Yanlış hatırlamıyorsam iki gun icinde bitirmiştim Prince of Persia: Sands of Time’ı. O ardı arkası kesilmeyen kum zebanilerinden illallah gelmeseydi daha kısa surede de bitebilirdi gerci. Buna rağmen oyun bittiğinde elinden oyuncağı alınmış yaramaz bir velet gibi kalakalmıştım ortada. Neyse ki sırada oynanmayı bekleyen daha bircok şaheser vardı ve ben de boylece bunalım aşamasını cabucak atlatmış oldum. Hem nasıl olsa boyle bir oyunun devamı mutlaka olurdu, farkındaydım. Beklediğim gibi de oldu ve Ubisoft bir bomba daha patlattı. Prince of Persia: Warrior Within duştu piyasaya ve ortalık bir kez daha inledi. Derken Prince of Persia: The Two Thrones ve parantez dışı bir Prince of Persia daha... 2008’de piyasaya cıkan bu son Prince of Persia, Ubisoft’un radikal bir hatası olmaktan oteye gidemedi; hatta sırf bu oyun yuzunden bir tek dayak yemediği kaldı bu firmanın. Ne yalan soyleyeyim, ben o yeni prensi de sevmiştim, yeni Prince of Persia’yı da... Hatta bana kalırsa kusur oyunda değildi, oyunun Prince of Persia serisinin devamı olmasındaydı. Oyle ya da boyle, Prince’i derleyip toparlamak zorundaydı Ubisoft ve bunun sonucu olarak yeni bir Prince of Persia oyununun haberi patlak verdi. Bununla da kalmayıp Prince of Persia: The Sands of Time etiketiyle bir de film haberi aldık ki cifte lezzet diye buna denir. Yeri gelmişken soyleyeyim: Prince of Persia serisinin bu yeni halkası ile bahsi gecen film arasında hicbir bağlantı olmayacak. Yani bu film elbette ki bir “film oyunu” olacak ama -adından da anlaşılacağı uzere- filmin konusu, ilk oyunun konusunu işleyecek. Sahi, o kadar gevezelik ettim ama yeni Prince of Persia oyununun isminden bahsetmedim değil mi? Evet... Karşınızda Prince of Persia: The Forgotten Sands! “Kum” deyip gecmeyin... Bazı oyun serilerinin bilindik bir adeti vardır. Oyunun hikayesi seri boyunca akar gider ve bir yerden sonra bir de bakmışsınız ki hikayenin devamı yerine geride kalmış, “unutulmuş” başka bir hikayenin icindesiniz. İşte The Forgotten Sands, Prince of Persia hikayesinin unutulmuş bir mazisine donuş yaparak Sands of Time ve Warrior Within arasındaki yedi yıllık surecte Prince’in başından gecenleri konu alıyor. Prince, kardeşi Malik’in (Demek ki Prince’in ailesinde isim sahibi olanlar da varmış.) ulkesini ziyaret etmeye karar veriyor ama oraya vardığı zaman şehri kuşatılmış halde buluyor. Malik, duşmanlarına karşı kullanmak icin kadim bir kum efsanesini piyasaya cıkarmak istediğindeyse olanlar oluyor. Şehirde yaşayanlar taştan heykellere donuşuyor, ortaya cıkan kadim guc kontrolden cıkıyor ve pirinci taşlardan ayıklama işi de her zaman olduğu gibi Prince’e duşuyor. Hikayemiz bu şekilde, yani klasik bir Prince of Persia hikayesi. Ancak oyle gorunuyor ki bu yeni oyunun aksiyon tarafı hic olmadığı kadar lezzetli olacak. Prince, bizi yine akrobasi ve kılıc kullanımındaki yetenekleriyle zevke boğacak. Dovuşler son Prince of Persia’daki gibi teke tek olmayacak ki son Prince of Persia’nın belki de en cok şikayet alan tarafı buydu; hatta teke tek dovuşler bir yana dursun, 50 kum zebanisini bir arada gorebileceksiniz. Bunu da Ubisoft’un son Prince of Persia’daki teke tek dovuşlere yapılan eleştirilere karşı bir yanıtı olarak duşunebilirsiniz. İşin ilginc tarafı, bu derece kalabalık bir kum ordusuna karşı kendimizi savunamayacak olmamız. Evet, oyunda savunma adına bir şey olmayacak. Karşı saldırılardan kurtulmak icin sağa - sola yuvarlanmak zorunda kalacağız. Tabii ki yine Prince’in kılıcıyla akrobasi yeteneğinin birleşiminden oluşan uzun kombo zincirleri de olmazsa olmazlar arasında yerini alacak. Butun bunlara "Razia" adında bir cin de destek verecek ve boylelikle hangi hareketi nasıl yapacağımız konusunda şaşırıp oturacağız. Cin dedim de... Umarım Prince’in eline bir de sihirli lamba tutuşturup olayın tadını kacırmazlar. Ateş, su, toprak, hava, tahta ! Bildiğiniz gibi doğanın dort temel elementleri bunlar. (Beşinciyi saymayın zira calıntı bir espri oluyor kendisi.) Bu elementlerin The Forgotten Sands’le bağlantısıysa Prince’in bunları kendi avantajları icin kullanacak olması. Peki nasıl olacak bu iş? Prince, bir şelale misali duvardan akan suyu katılaştırarak (Hayır, “dondurarak” değil...) bu platformu “duvarda koşma” amaclı kullanabilecek. Tabii ki bunun icin belirli bir zaman sınırlaması olacak; hatta kimi heykellerin ağzından fışkıran suyu dondurarak (Evet, bu sefer dondurarak.) slalom yapmak icin kendine fırsat yaratmış olacak. Eh, karşılaşacağımız platform bulmacalarının ne capta olacağı anlaşılıyordur herhalde. Diğer elementlerin oyunda nasıl yer alacağıysa şu an belli değil ama ilerleyen gunlerde bu konuya da acıklık getirileceğine eminim. Prince’in kum fantezisinin sınırları icinde kalan butun oyunlarda ortak bir yon vardı hatırlarsanız. Alelade bir kılıcla maceraya başlayıp sonunda kallavi bir kılıca kavuşurduk. (Bir tahta parcasıyla kargaları patakladığımı hatırlıyorum da...) The Forgotten Sands’de boyle bir olay olmayacak ki bu fikir bana hic de hoş gorunmedi diyebilirim. Bunun yerine topladığımız tecrube puanlarını kılıcımızın guclenmesi icin harcayacağız. Yetenek puanlarını sadece kılıcımıza değil, diğer yeteneklerimize de harcayabileceğiz. Mesela, “Shield” adında bir yeteneğimiz olacak ve etrafımızı saran kum zebanilerini bu yeteneği kullanarak yere serebileceğiz. Yeterli tecrube puanıyla bu yetenek “Tornado” halini alacak ve kum zebanilerini boylece cil yavruları gibi etrafa savuracağız. Toparlayacak olursak, The Forgotten Sands’le ilgili olan biten şimdilik bu kadar. (Ne guzel toparladık.) Oyunun hemen hemen tum platformlar icin aynı anda piyasada olacağını da belirteyim. Ha, grafikler konusunda da endişeniz olmasın; cunku Ubisoft’un odullu grafik motoru Anvil Engine gorev başında. Artık yapacak tek şey kalıyor, Mayıs ayına kadar beklemek... Ustelik hem The Forgotten Sands’e, hem de Prince of Persia: The Sands of Time filmine aynı anda kavuşmuş olacağız Mayıs’ta. Beklemeye değer mi? Bence değer... Son Prince of Persia ile bir grup Prince hayranını kusturen Ubisoft, tanıdığımız ve sevdiğimiz Prince’i unutulmuş bir hikayeyle birlikte tekrar aramıza getiriyor. Anvil Engine desteğiyle muhtemelen bir şaheser olarak karşımıza cıkacak olan Prince of Persia: The Forgotten Sands icin gozunuz yollarda olsun. 50 Mesaj Olmadığı İcin Resimleri Eklemedim.. __________________