NOT: Novel'den daha iyi haberdar olmak icin Discord'dan beni ekleyebilirsiniz. Discord ID'm: Garp#2280

Golden Age - Bolum Bilgileri
Arc / 1-10: Keşif ve Oncesi
Bolum: 1
Bolum Adı: Savaşa Doğru
Kara Askanya'da guzel bir gece. Aylardan sonbahar, yapraklar bir bir duşuyor. Duşen her yaprak ağacın bir emeği. Kara Askanya'nın hukumdarı Akaba Han cam kenarında ağacı seyrediyordu. Bir sure ağaca bakakaldı. Aklına birden bire krallıkların yukseldiği gibi duşebileceği fikri gelmişti. Babasından bu yana krallık en iyi zamanlarını geciriyordu. Askeri guc bakımından asla babasına erişemesede, diğer konularda babasının ilerisinde bir guce sahipti.
Akaba Han, babası hukumdar iken henuz doğmamıştı. Babasının kudretini ancak hikayelerden biliyordu. Hikayeleri bizzat annesi Caltuk Hatunanlatıyordu. Akaba Han bu kahramanlık hikayeleri ile buyudu.
Ağactaki son yaprakta nihayet yere ulaştı. Akaba Han hala daha derin derin duşunuyordu, taki kale muhafızlarından birinin kapıyı calmasına kadar. Akaba Han ses ile dalgınlığını unuttu ve irkildi. Oksurdu ve ciddi bir şekilde,
- Akaba Han: Gel. dedi.
Muhafız kapıyı hızlı ve endişeli bir şekilde actı. İceri gelen kale muhafızı Zalim'di. Genelde soğun kanlı ve cesur olan Zalim endişe icindeydi.
- Akaba Han: Ne oldu Zalim?
- Zalim: Efendim... Golge Orduları harakete gecti.
- Akaba Han: Ne olmuş yani? Bir birlik yolla ve işlerini bitir.
Zalim bir sure duşundu. Golge Orduları her zamankinden buyuktu ve orduyu komuta eden kişi Hudaveni'ydi. Zalim kısa duşunsecinden sonra Akaba Han'a,
- Zalim: Efendim. Golge Orduları'nı yollayan kişi Hudaveni.
Bu sozler Akaba Han'ın keyfini kacırdı. Krallıkta kimsenin Hudaveni ismini ağzına almasını ve cocuklarına bu ismi koymasını istemiyordu. Eğer bu kuralı ciğneyen olursa ağır cezalar veriyordu. Zalim kendini tutamadı,
- Zalim: Efendim bir şey yapacak mıyız?
- Akaba Han: Zalim.
- Zalim: Evet, efendim.
- Akaba Han: Orduyu topla ve en iyi 3 adamını yanıma yolla.
- Zalim: Emredersiniz.
Zalim hızlı bir şekilde odadan cıktı. Akaba Han ne yapacağını duşunuyordu. Hudaveni'nin planını tahmin edebiliyordu. Akaba Han savaşa hazırlanmak icin silah odasına gitti. Golge Orduları normal bir birlik ile kolayca yok edilebilirdi fakat Akaba Han'ın endişesi o değildi. Golge Orduları'nın arkasına gizlenmiş olan diğer ordular. Akaba Han'ın emrettiği 3 asker gelmişti. Akaba Han askerlere Kutsanmış Silahlar'ı teker teker verdi. Kutsanmış Silahlar kolay kolay verilmezdi fakat Zalim'in goruş yeteneği sayesinde en iyi ve guvenilir muhafızları buldu.
Kutsanmış Silahlar sadece kralın kanı ile aktif hale getirilebilirdi. Eğer kralın kanı silahlara temas etmezse normal bir silahtan farksızdı. Kutsanmış Silahlar krala hicbir şekilde zarar veremezdi. Taştan bir duvarı ikeye bolebilecek bir kılıc kral uzerinde tuy kadar yumuşak bir yastık darbesi veriyordu. Bu yuzden muhafızlar Kutsanmış Silahları kullanırdı.
Zalim savaşa girmeden once yeteneği olan Gorme ile duşmanı gozden geciriyordu. Zalim, Golge Orduları'nı gozden gecirdi ve Hudaveni'nin orada olmadığını fark etti. Emin olamadı ve bir daha baktı. Akaba Han, Zalim'in gozlem yaptığını fark etti ve atından inerek yanına gitti. Zalim gozlem yeteneğini kullanırken dış dunya ile bağlantısı kesilirdi. Ne konuşabilirdi, ne gorebilirdi, ne de duyabilirdi. Gozlemi tamamlandığı zaman geri dondu. Akaba Han'ın yanında olduğunu gorunce biraz şaşırdı. Zalim, Akaba Han'a,
- Zalim: Efendim, Hudaveni ordunun başında değil.
- Akaba Han: Ne dedin sen?
- Zalim: Efendim gozlem yeteneğim ile baktım ve Hudaveni orada değil. Bizi kandırmış olabilir mi?
- Akaba Han: Anlaşıldı. Sen burada ordunun başında kal. Ne pahasına olursa olsun bu savaşı kazan.
- Zalim: Peki siz efendim?
- Akaba Han: Ben Kara Askanya'ya geri donuyorum. Muhafızlar seninle beraber kalsın.
- Zalim: Emredersiniz efendim.
Akaba Han atına atladı ve olabildiğince hızlı bir şekilde Kara Askanya'ya ilerledi. Bu sırada Sessiz Tepeler'de Golge Orduları ilerleyemiyordu. Kayalar onlerini kesmişti. Golge Orduları ilerleyebilmek icin kayaları yok etmeyi planlıyordu. Ordu icerisindeki bazı kimseler kayalara vurduğu gibi kayalar canlandı. Bunlar Sessiz Tepeler'in sahipleri ve koruyucuları Tepe Devleri'ydi. Tepe Devleri kolay kolay uyanmaz ve kızmazdı fakat sese karşı cok titizlerdi.
Kara Askanya ordusu canlanan kayaları şaşkınlıkla izliyordu. Tepe Devleri ile Golge Orduları arasındaki cetin savaş başladı. Golge Orduları kılıc ve ok ile saldırıyordu fakat nafile. Tepe Devleri'nin taştan derisi zarar gormuyordu. Golge Orduları'nın ezici birliği Tepe Devleri ile mucadeleye başladı ve cok gecmeden Tepe Devleri un ufak oldu. Savaş sonu Golge Orduları zayıflamıştı, toparlanmaları gerekiyordu.
Kara Askanya ordusu fırsat bilip saldırdılar. Buyuk bir zafer elde ettiler. Golge Orduları arkalarına bakmadan kacıyordu, bu sırada Tepe Devleri yavaş yavaş iyileşiyordu. Zalim'i derin bir duşunce almıştı. Akaba Han'ın neden bu bolgeyi sectiğini duşunuyordu ki 3 yıl once yapılan anlaşmaları hatırladı. Narsia'da bulunan tum bolgelerin liderleri ile yapılan anlaşma. Eğer şartlarına uyarsak savaşta bize katılacaklarına ve yardım edeceklerine yemin ettikleri anlaşma.
Kara Askanya ordusu fırsat bilip saldırdılar. Buyuk bir zafer elde ettiler. Golge Orduları arkalarına bakmadan kacıyordu, bu sırada Tepe Devleri yavaş yavaş iyileşiyordu. Zalim'i derin bir duşunce almıştı. Akaba Han'ın neden bu bolgeyi sectiğini duşunuyordu ki 3 yıl once yapılan anlaşmaları hatırladı. Narsia'da bulunan tum bolgelerin liderleri ile yapılan anlaşma. Eğer şartlarına uyarsak savaşta bize katılacaklarına ve yardım edeceklerine yemin ettikleri anlaşma.
Zalim bu anı fırsat bilip Kara Askanya ordusuna şu sozleri soyledi,
- Zalim: Askerler! Az once cetin bir savaşı kazandık. Kazandığımız bu savaşı sakın unutmayın, unutmayın cunku bu savaşı hukumdarımız Akaba Han tertipledi. Golge Orduları'na karşı yardım almadan savaşsaydık belki coğumuz hayatta olmayacaktı. Tanrı'ya dua edin ki şu an coğumuz hayattayız. Oncelikle Tanrı'ya daha sonra Akaba Han'a dua edin. Akaba Han'ın birkac yıl onceden planladığı bir savaştı. 3 yıl once bu ve buna benzer savaşların olabileceğini gorduğu icin Narsia'da bulunana bolgeler ile anlaşma yaptı." Zalim biraz sustuktan sonra sozune kaldığı yerden, - Zalim: Ey Kara Askanya'nın evlatları, Akaba Han'ın aldığı zor kararlar şimdi etkisini gosteriyor. Zamanında aldığı kararlar ile bizi şimdi kurtarıyor. Tanrı şaidim olsunki ben Akaba Han'ı olume kadar izleyeceğim. Peki ya siz? Sizler izleyecek misiniz?
Zalim'in sozleri ile Kara Askanya ordusu "Tanrı şahidim olsun ki takip edeceğim." sozu ile Sessiz Tepeleri calkaladı. Bu sozu soyleyen olduğu kadar soylemeyen bir, iki kişi vardı. Bunlar hainlerdi, fırsat kolluyorlardı. Peki ne icin kolluyorlardı?(duzenlendi)
Bu sırada Zalim orduyu Kara Askanya'ya olabildiğince hızlı goturmek icin hazırlık yapıyordu, hazırlıklar tamamlanır tamamlanmaz yol alacaklardı. Akaba Han hızlı bir şekilde Kara Askanya'ya vardı. Kara Askanya duşmuştu. Kale Muhafızları ağır şekilde yaralanmıştı. Kara Askanya sakinlerinin evleri yağmalanıyordu. Akaba Han şehre girer girmez tum halk ona doğru baktı, yuzlerine gulumseme geldi.
Akaba Han kılıcını cekti ve şu sozleri soyledi, (FISILTI İLE) ~ Akaba Han: Ey Yuce Babamız duy sesimi. Şu krallığa musallat olmuş kotuluğu temizlememe yardım et. Bu cetin savaştan galip gelmemi sağla. Akaba Han, şehirde bulunan tum Golem'leri duşmanın uzerine yolladı. Duşman bozguna uğradı, ne olduğunu şaşırdı. Akaba Han hızlı bir şekilde kaledeki taht odasına cıktı.
Holkes baygın bir şekilde yatıyordu. Akaba Han uzaktan, Hudaveni'yi gordu, kacıyordu. Akaba Han ona yetişebilmek icin kara buyu kullandı. Kara buyu yasaklanmış bir buyuydu fakat yapacak bir şey yoktu. Akaba Han, Hudaveni'ye yetişti. Hudaveni hızlı bir şekilde kacıyordu. Buzul Bolge'ye doğru yol alıyordu. Bu bolge bu krallıktaki en tehlikeli bolge idi. Buzların icerisinde ne olduğu bilinmiyordu.
Hudaveni bu bilinmeze doğru kacarken Akaba Han onu takip ediyordu...
__________________