Hikikomori veya NEET veya ikisinin birleşimi olan HikiNEET, Japonca’da eve kapanıp dışarı uzun zaman adımını atmayan, asosyal ve toplum korkusu olan kişileri tanımlamak icin kullanılan bir kelimedir. Gunumuzde bir hastalık olarak değerlendirilmeye başlanmıştır cunku Japonya’da 15 ile 34 yaşları arasında yaklaşık 700,000 genc bu şekilde sırra kadem basmıştır. Japonya’nın nufusunun 127 milyon olduğunu duşunursek 1 milyona bile varamamış bu sayı az gelebilir ancak onlarda genc nufus sıkıntısı ve doğum oranı duşuşu olduğunu duşunursek bunun ne kadar az isteneceğini anlayabiliriz.
İşin tuhafı bu NEET‘leri ana karakter olarak alan bir cok anime yapmaları. Ve nedense ne bela geliyorsa bunların başına geliyor. Artık bu soruna dikkat cekmek amacıyla mı yapıyorlar yoksa ozendirmek amacıyla mı onu bilemeyeceğim ancak ikincisi olduğunu pek sanmıyorum, bu durumdan hicbir Japon’un hoşnut olmayacağı kesin, vatansever falan olsun ya da olmasın… Ancak gercek hayatta daha cok aptal kişiler olarak değerlendirilen bu tiplerin animelerde daha cok zeki kesim icinde yer aldığını goruruz.
Peki bu elemanlar boyle eve kapanıp ne yapıyor derseniz, tahmin edebileceğiniz şeyler. Sabahtan akşama kadar oyun oynayıp anime izlemekle geciyor gunleri. Ayrıca bir coğunun 3 monitoru vardır. Otaku dediğimiz şahıslar bunların dışarı da cıkan versiyonları, tek farkları bu ve onların da pek sevildiği soylenemez. Bazı animelerde otakuların dupeduz başka karakterler tarafından aşağılandığını gorebilirsiniz. Ben onaylıyor muyum? Hayır, bana gore de bu bir tur hastalık, cunku zamanı daha faydalı şeylere harcamak gerekir bence. Sadece anime izleyip oyun oynamak insanlığa tek adım bile ileri attırmaz.
NEET‘in acılımını merak ederseniz, pek hoş bir şeyle karşılaşmazsınız. “Not in Education, Employment and Training” yani “Eğitimsiz, İşsiz ve Antrenmansız” Daha da Turkce mealini isterseniz toplumun cop kesimi de denebilir. Hicbir işin ucundan tutmayan, hayatları boyuna para ve zaman israf ederek gecen tipleri kim sever ki? Umarım aranızda boyleleri yoktur.
Hikikomorilerin bir diğer ozelliği de hepsinin bilgisayarlarla aralarının cok iyi olmasıdır. Eh, bu da tuhaf değil hani, başında saatler geciriyorsun bir zahmet iyi olsun aran, hackerlık falan bulunur coğunda. Elbette hepsi “antrenmansız” kısmına uymuyor. Mesela Re:Zero‘da Subaru, boş vaktinde tahta kılıc sallamaktan 70 kg kavrama gucune sahip olduğunu soylemişti. Veya Guilty Crown ya da Trickster: Edogawa Shounen bilmemne animesindeki birbirine aşırı benzeyen kızlar genelde her işlerini ayakta goruyorlar.
Hikikomorilerle ilgili bu kadar bilgiyi verdikten sonra, tanınan veya tanınmayan bazı NEET karakterlerimize gecelim.
Shiro ve Sora – No Game No Life

En cok bilinen NEET karakterlerdir ve bu işin artık profesyoneli olmuşturlar. Ozelikle ilk bolum Sora’nın once iki fareyi iki farklı eliyle kullanarak aynı oyundaki iki karakteri kontrol etmesini, daha sonra ise ayakların da katarak bunu dorde cıkarmasını gordukten sonra bunlardan umidimi kesmiştim, hayatta iflah olmaz bunlar. Her ikisi de her tulu oyunu kazanacak kadar zekidir, asla ayrılmazlar ve birlikte biriyle savaştıklarında onların karşısında kimse rakip olarak tutunamaz. Kendi aralarındaki bu gruplarına “Boşluk” ismini vermişlerdir ve sloganları da “Boşluk asla kaybetmez”dir. Animede de pek cok kez bunun doğruluğu ispatlanıyor zaten. Şu animeyi izleyip de birazcık olsun NEET’liğe ozenmeyen yoktur bence.
Dipnot: Birbirlerine karşı oynarlarsa ne olur diye merak ediyorsanız, hicbir şey olmaz. Animede bir kere saatlerce oynamış ve kimse yenemediği icin oyunu bitirmek zorunda kalmışlardı.
Yuuta Gamon – Occultic Nine

O kadar NEET tanımına uymadığı halde kendini “NEET’lerin Tanrısı” olarak isimlendiren eleman. Evden sıklıkla dışarı cıkıyor ve oyle asosyal bir tip de değil o yuzden kendine oyle demesinin amacı ne tam olarak bilmiyorum hala. Ama yine de icine kapanık bir insan sayılabilir ve anormal olaylar olmadan once de dışarı cıktığında tek gittiği yer bir travestinin barıydı, orası evi gibi sayılabilir sanırım. Ayrıca kendine ait bir blogu var ve tek hayali de orayı populer yapıp siteye reklam alarak koşeyi donmek. Bu konuda alttaki elemana benziyor biraz.
Kisaragi Shintaro – Mekakucity Actors

İşte NEET’liğin ozunu en cok yakalamış karakter budur bence! 2 yıl boyunca dışarı tek adım atmamış, “Yemek yemeden veya su icmeden yaşayabilirim ama BİLGİSAYARIM OLMADAN YAŞAYAMAM!” diyen, gun boyu bilgisayarın başında oturduktan sonra yatmak icin yatağına gidecek takati nasıl bulduğuna şaşırdığım şahıs. Bunun tek hayali ise bilgisayarda bir şarkı yapıp, Nico Nico Douga’ya atıp, şarkı trendlerde 1. sıraya oturduğunda koşeyi donmek! Aleyna Tilki bile başardı bu dediğini ama bu elemanın hala bir şey becerdiği yok maalesef.
Ryuunosuke Akasaka – Sakurasou no Pet na Kanojo

Meşhur “Aşk basitce insanların sinir sisteminde meydana gelen elektriksel bir hatadır.” sozunu soyleyip aşkın dibine vuran eleman. Bu konuda beni sinir etse de o da NEET’lik konusunda en ustlerde yer alabilir bence. Sonucta herkes kendi evinde NEET olabilir ama bunu okul yurdunda surdurmek ve yurtta kaldığı halde okula adımını atmamak ayrı bir başarı. Gerci okula adımını atmıştı ama dersi dinlemeyip bilgisayarını kullandığını saymazsak tabii. Şu tiplere nasıl izin veriyorlar anlamıyorum gitti valla, bizde olsa direk disiplinlik olurduk diyeceğim ama tabi bu da bir anime sonucta, muhtemelen Japonya’da da boyle bir şey yapmak yasaktır. Sacları yuzunden bu arkadaşı da kız sanıyordum animeyi izleyene kadar, keşke de oyle olsaymış, animede hizmetci kostumu cumle kızlardan daha cok yakışmıştı ustune. Bu arkadaşımız bilgisayarlar konusunda tam bir dahidir ve kendi yaptığı programı tarafından kıskanılmanın karizmasına sahiptir.
Dipnot: Dediğine gore domates cok faydalı bir yiyecekmiş, kesin bilgi yayalım lutfen. Kendisi dersin ortasında bile yiyor yani, bir hikmeti vardır herhalde. O değil de suyu da mı akmıyor bu domatesin?
Sagiri İzumi – Eromanga Sensei
Loli severlerin favorilerinde olan arkadaş. Kendisi 12 yaşında ve kimliği kimse tarafından bilinmeyen ama internette oldukca populer bir mangaka. Fazlaca utangac, coğu sahnesinde şirin, NEET’liğinden cok loliliğini insanın suratına suratına vuran bir tip. Animesini izlemediğim icin hakkında uzun uzadıya bir şeyler yazamayacağım maalesef. Bildiğim kadarıyla abisine kotu davranıyormuş, cok ayıp.
Sakamoto Ryota – Btooom!

Animesini cok sevmediğim ve yarıda bıraktığım bir karakter. Btooom! isimli dunyaca unlu oyunda yıllanmış ve oldukca başarılı ama gercek hayatta bir işin ucundan tutmayan bir tip. Gercek NEET tipini en iyi taşıyan karakter bana gore. Annesinin surekli kendisine iş bulmak ve gercek hayatta bir şeyler elde etmesine yardımcı olmak icin yaptıklarına surekli bağırıp cağırma ve agresif hareketler sergilemeyle karşılık veren nefretlik bir tip. Annesi sonunda onu basbayağı satmak zorunda kalıyor ve bence en doğrusunu da yapıyor.
__________________