Dunyanın en unlu teorik fizikcisi, NASA’nın 50. yıl donumunde evrende yalnız olmayabileceğimizi fakat hayatın karbon temelli olmak zorunda olmadığını soyledi.

Cambridge Universitesi’nde Newton’un varisi Lucasian Profesoru Stephen Hawking, NASA’nın 50. yıl donumu etkinliğinde “Yalnız mıyız?” sorusunu cevapladı. Cevabı kısa ve basitti: Muhtemelen değil.
Hawking, uc olasılıktan bahsetti. Bunlardan ilki, tum evrende hatta kendisine ait teoriler doğruysa paralel evrenlerde yalnız olduğumuz. İkinci olasılıksa, oralarda bir yerlerde uzaya sinyaller gonderen ancak nukleer oyuncaklarla oynayan birilerinin olduğu.
Sadece zekasıyla değil espri anlayışıyla da unlenen fizikci Hawking en son seceneğin daha uygun olacağını duşunuyor. “İlkeli yaygın ancak zeki hayat nadir” diyen fizikci, " Dunyada henuz oluşmadığını” da eklemeyi unutmadı.
Uzaylı kacırmalarını “garabet” olarak niteleyen Hawking, yine de bir uzaylıya rastlanırsa dikkatli olunmasını oneriyor. Nedeni de uzaylıların muhtemelen bizim DNA’mıza sahip olmayacakları. Hawking, “Bir uzaylıyla tanışırsanız dikkat edin. Direnciniz olmadığı bir hastalık kapabilirsiniz” diye uyarıyor.
Karbona alternatif cok
Diğer onde gelen astro-biyologları da biz insanların karbon ve dunya-benzer şartlarla kor olduğumuz uyarısında bulunuyor. Diğer bir ifadeyle aradığımız bizim “yumuşak karnımızda” olmayabilir. Ne de olsa, dunyada bile, bir turun “yumuşak karnı” diğer bir turun kabusu olabilir. Her durumda, dunya dışı bir hayatla karşılaşma durumumuzda bunun karbon temelli olmama olasılığı bir hayli yuksek.
Alternatif biyo-kimyagerler, hayatı oluşturabilecek başka elementler ve bileşikler olabileceğini one suruyor. Karbon dunya şartlarında calıştığı icin tum evrende de aynı şeyi bekliyoruz. Gercekte aynı şeyi sağlayabilecek bircok element olabilir. Hatta dunyadaki hayat icin oldurucu olan arsenik bile uygun koşullarda hayatını temelini oluşturabilir. Dunyada bile bazı yosun turleri arseniği kullanarak arsenik-şeker ve arsenik-betain gibi kompleks molekuller uretebiliyor. Arseniği kullanarak enerji ureten ve buyumesini idame ettiren bircok kucuk canlı bulunuyor. Klor ve sulfur de karbon yerine gecebilecek diğer elementlerden. Sulfur karbon gibi uzun-zincir bileşikler oluşturabiliyor. Bazı dunya dışı bakterilerin oksijen yerine sulfur kullandığı keşfedilmişti.
Nitrojen ve fosfor da potansiyel olarak biyokimyasal molekuller oluşturabilme yetisine sahip. Kendi başına uzun-zincirler oluşturabilen fosfor, makro-molekuler seviyelere erişebiliyor. Uzerine nitrojen eklendiğinde halkalar dahil cok ceşitli molekuller meydana getirebiliyor.
Farklı şartlar farklı hayatlar
Peki ya su? Su hayat icin elzem değil midir? Zorunlu olarak değil. Orneğin amonyak suyun bircok ozelliğine sahip. Amonyak ya da amonyak-su karışımı normal sudan cok daha duşuk sıcaklıklarda sıvı ozelliğini koruyabiliyor. Bu tur biyokimyalar, klasik su temelli “yaşanabilir bolge”lerin dışında da var olabilir. Bunlardan biri de guneş sistemimizde yer alan Saturn’un aylarından Titan.
Hidrojen florit metanol, hidrojen sulfit ve hidrojen klorit, alternatif biyokimyayı destekleyebilecek uygun teorik elementler olarak oneriliyor. Dunya dışı olduğunda tum bu elementlerin kendilerine gore eksileri ve artıları bulunuyor. Burada dikkate alınması gereken, farklı şartları farklı reaksiyonlar doğurabileceği. Bazı dış gezegen şartları icin karbon ve su, en son duşunulmesi gereken şeyler.

Kaynak
__________________