ODTU'lu araştırmacılar vucut hareketlerinden elektrik uretti.

ABD'de patentle korumaya alınan yontemde, duşuk frekanslı sarsıntılar once yuksek frekansa, sonra da elektrik enerjisine cevriliyor.

Turk araştırmacıların geliştirdiği sistem, dunyadaki orneklerinden duşuk frekanslarda bile yuksek enerji elde etme ozelliğiyle one cıkıyor.

ODTU Elektrik-Elektronik Muhendisliği Bolumu Oğretim Uyesi Yrd. Doc. Dr. Haluk Kulah, son donemlerde populer olan mikroelektromekanik sistemler (MEMS) ile nem, sıcaklık, basınc ve sarsıntıyı enerjiye ceviren yuksek performanslı algılayıcıların cok duşuk maliyetlerle uretilebildiğini belirtti.

MEMS'in yanısıra gelişen kablosuz iletişim teknolojisinin de cevresel gozlem gibi pek cok askeri ve sivil uygulamada yeni kullanım alanları yarattığını anlatan Kulah, bu teknolojiyle gunluk hayatta kullanılan cep telefonu, avuc ici bilgisayar, muzik calar gibi elektronik cihazların da artık daha kucuk boyutlarda uretilebildiğini ve daha az enerjiye ihtiyac duyduğunu ifade etti.

Isı, ışık, akustik gibi alternatif enerji kaynakları arasındaki sarsıntının her ortamda bulunabilir olmasının ayrı bir onemi olduğunu vurgulayan Kulah, cevresel sarsıntıya, kalabalık bir yol kenarında bulunan pencere sarsıntıları, insan vucudunun hareketiyle oluşan sarsıntılar ya da otomobilin yuzeyindeki sarsıntıları ornek gosterdi.

Bugune kadar sarsıntıdan mikrocip seviyesinde enerji uretmek uzere ceşitli araştırma gruplarının bir takım cevirim yontemleri sunduğunu anımsatan Kulah, ODTU MEMS Merkezi'nde geliştirdikleri projeleriyle ilgili şu bilgileri verdi:

“TUBİTAK destekli araştırma projemizde MEMS teknolojisi kullanarak cevresel titreşimlerden yani hareket enerjisinden elektriksel enerji uretebilen yapılar geliştirdik.

Bu yapılar rezonans bir kol, bu kol uzerindeki metal sarımlar ve sabit bir mıknatıstan oluşuyor. Rezonans kol ve uzerindeki metal sarımlar, cevresel titreşimlerle, sabit mıknatısa gore hareket ederek elektriksel enerji uretiyor. Uretilen enerji, bu kollardan birden fazla yapılarak, seri olarak bağlanmasıyla artırılabiliyor.”

Kulah, geliştirdikleri sistemde duşuk frekanslı sarsıntıların yuksek frekanslı sarsıntılara, daha sonra da elektrik enerjisine cevrildiğini belirtti.

“ELEKTRİĞİ DEPOLAYABİLİYOR”

Uretilen enerjinin daha sonra kullanılmak uzere depolanabileceğini aktaran Kulah, ayrıca 8x9.5x0.5 mm boyutları ve 200 mg ağırlığı ile kolay tanışabildiğini belirten Kulah, sistemin ozellikle mikro algılayıcılar, kablosuz iletişim ve askeri uygulamalarda kullanılabileceğini belirterek, şoyle devam etti:

“Gelecekte ortam sıcaklığını, bu ortamda biyolojik bir silahın bulunup bulunmadığını ya da bir bolgede hareketin bulunup bulunmadığını olcen minik toz şeklinde mikrocipler olacak. Boyle bir sistemde pil kullanılamayacak. Ortamın hareketinden enerjiyi depolayacak, gunde bir defa bilgiyi ilgili birime iletebilecek sistemler gerekecek.

Bu teknoloji gunluk hayatta da cep telefonu, MP3ve IPhone ve giyilebilen bilgisayar gibi elektronik cihazlara da enerji sağlayacak. Sistem, mikro boyutlarda olduğundan gorunmezlik teknolojilerinde de kullanılabilecek. Ozellikle savunma sanayinde de cok populer kullanımları soz konusu olabilecek. Orneğin bir askerin kol saatinde kimyasal ve biyolojik sensorlere enerji sağlayabilecek.”

Kulah, yaptıkları calışmanın dunyada pek cok araştırma kuruluşunun geliştirdiği sistemlerden farkını ise “Dunyada cok duşuk frekanslarda kullanılabilir seviyede enerji uretebilen sistemler bildiğimiz kadarıyla bulunmuyor. Bizim calışmamız diğer calışmalardan el ve kol gibi cok duşuk frekanslı bir sarsıntıdan bile bir mikrocipi calıştırabilecek yeterli enerji uretmesiyle ayrılıyor” sozleriyle ozetledi.

veteknoloji

__________________