''Şifalı'' taşların hastalıkların tedavisinde kullanımı gun gectikce yaygınlaşmaktadır. Her gecen gun daha fazla kişi modern bilimin sunduğu tedavi yontemlerini farklı gerekcelerle terk ediyor ve alternatif tıpa yoneliyor. Ancak, coğu bilim insanı tarafından sozdebilim unsurları olarak gorulen doğal taşlar sanıldığı gibi şifalı değildir. Dolayısıyla, yalnız başlarına bir tedavi yontemi oluşturamazlar.
İddianın Kokeni
Doğal taşların tedavi amacıyla kullanımı Sumerlere kadar uzanmaktadır. Antik Mısırlılar da bu taşları sağlık ve korunma amaclarıyla kullanmıştır. Antik Yunanlılar, doğal taşları sarhoşluğu onlemekten savaşlarda korunmaya kadar bircok alanda kullanmışlardır. Ancak, doğal taşların gunumuzdeki kullanımları coğunlukla, Cin ve Hindistan başta olmak uzere, ceşitli Asya kulturlerinden kaynak almaktadır.
Bilgiler
Her biri farklı birer tedavi vadeden doğal taşlar, coğunlukla masaj salonlarında ve doğal taş tedavisine yonelik kurulmuş merkezlerde kullanılmaktadır. Tedavi seansları, taşların belirli cakra bolgelerine yerleştirilmesiyle sağlanan enerji akışı sayesinde gercekleşmektedir. Taşların daha yaygın bir kullanımı ise kolye, bileklik ve kupe gibi aksesuarlar bicimindedir.

Bu taşların hastalıkları tedavi edebildiğine dair hicbir bilimsel kanıt yoktur; cunku taşların duzeltmeyi vadettiği enerji akışından kaynaklanan bir hastalığa henuz rastlanmadı.
Doğal taşların hastalar uzerinde bazı etkilere sahip olmasının nedeninin Plasebo etkisi olabileceği duşunulmektedir. Londra Universitesi Anomalist Psikoloji Araştırma Birimi'nin başkanı Christopher French'in yuruttuğu araştırma ortaya şu sonucu cıkarmıştır: 80 katılımcıdan bazılarına gercek kuvars kristalleri verildi, bazılarından da gercek olduğunu duşundukleri sahte bir kuvars kristalini avuclarında tutarak beş dakika meditasyon yapmaları istendi. Katılımcıların bazılarına da meditasyondan once, meditasyon esnasında kristalden vucutlarına yayılan bir sıcaklık hissedip hissetmediklerine dikkat etmeleri soylendi. Meditasyonun sonunda sorulan sorulara sahte kristalleri tutanlarla gercek kristalleri tutanların aynı cevapları verdikleri goruldu. Olası etkilere dikkat etmeleri onceden soylenen kişiler ise soylenmeyen kişilere kıyasla daha guclu etkiler hissettiklerini soylediler.
Bu deneye dayanarak Christopher French ve ekibi doğal taş tedavisinin Plasebo etkisinden oteye gecemediğini belirtmişlerdir. Plasebo etkisinin (telkine dayalı) hastalar uzerindeki olumlu etkileri bilindiğinden, bazı doktorlar birincil tedavi olmamak koşuluyla hastalara doğal taş tedavisinin uygulanabileceğini soylemektedir. Doğal taşların onlara iyi geldiğini duşunen hastaların stres duzeylerinde azalma gorulebilmektedir. Anlaşılacağı uzere, hastaların stres duzeylerindeki olumlu seyir taşların fazileti değildir; psikolojik bir etkiden ibarettir. Dolayısıyla, tedavi garantisi veren doğal taş tedavilerinin ve aksesuarların birer urun pazarlama stratejisinden ibaret olduğunu unutmamak gerekmektedir.
EvrimAgaci
İddianın Kokeni
Doğal taşların tedavi amacıyla kullanımı Sumerlere kadar uzanmaktadır. Antik Mısırlılar da bu taşları sağlık ve korunma amaclarıyla kullanmıştır. Antik Yunanlılar, doğal taşları sarhoşluğu onlemekten savaşlarda korunmaya kadar bircok alanda kullanmışlardır. Ancak, doğal taşların gunumuzdeki kullanımları coğunlukla, Cin ve Hindistan başta olmak uzere, ceşitli Asya kulturlerinden kaynak almaktadır.
Bilgiler
Her biri farklı birer tedavi vadeden doğal taşlar, coğunlukla masaj salonlarında ve doğal taş tedavisine yonelik kurulmuş merkezlerde kullanılmaktadır. Tedavi seansları, taşların belirli cakra bolgelerine yerleştirilmesiyle sağlanan enerji akışı sayesinde gercekleşmektedir. Taşların daha yaygın bir kullanımı ise kolye, bileklik ve kupe gibi aksesuarlar bicimindedir.

Bu taşların hastalıkları tedavi edebildiğine dair hicbir bilimsel kanıt yoktur; cunku taşların duzeltmeyi vadettiği enerji akışından kaynaklanan bir hastalığa henuz rastlanmadı.
Doğal taşların hastalar uzerinde bazı etkilere sahip olmasının nedeninin Plasebo etkisi olabileceği duşunulmektedir. Londra Universitesi Anomalist Psikoloji Araştırma Birimi'nin başkanı Christopher French'in yuruttuğu araştırma ortaya şu sonucu cıkarmıştır: 80 katılımcıdan bazılarına gercek kuvars kristalleri verildi, bazılarından da gercek olduğunu duşundukleri sahte bir kuvars kristalini avuclarında tutarak beş dakika meditasyon yapmaları istendi. Katılımcıların bazılarına da meditasyondan once, meditasyon esnasında kristalden vucutlarına yayılan bir sıcaklık hissedip hissetmediklerine dikkat etmeleri soylendi. Meditasyonun sonunda sorulan sorulara sahte kristalleri tutanlarla gercek kristalleri tutanların aynı cevapları verdikleri goruldu. Olası etkilere dikkat etmeleri onceden soylenen kişiler ise soylenmeyen kişilere kıyasla daha guclu etkiler hissettiklerini soylediler.
Bu deneye dayanarak Christopher French ve ekibi doğal taş tedavisinin Plasebo etkisinden oteye gecemediğini belirtmişlerdir. Plasebo etkisinin (telkine dayalı) hastalar uzerindeki olumlu etkileri bilindiğinden, bazı doktorlar birincil tedavi olmamak koşuluyla hastalara doğal taş tedavisinin uygulanabileceğini soylemektedir. Doğal taşların onlara iyi geldiğini duşunen hastaların stres duzeylerinde azalma gorulebilmektedir. Anlaşılacağı uzere, hastaların stres duzeylerindeki olumlu seyir taşların fazileti değildir; psikolojik bir etkiden ibarettir. Dolayısıyla, tedavi garantisi veren doğal taş tedavilerinin ve aksesuarların birer urun pazarlama stratejisinden ibaret olduğunu unutmamak gerekmektedir.
EvrimAgaci
__________________