Yapay zeka kavramı son donemde iyice hayatımıza girdi; aynı 4.000 yıl once olduğu gibi...

Guney Asya'daki en eski kent uygarlı olduğu kabul edilen Indus Vadisi Uygarlığı ile ilgili yapılan araştırmalar sonucunda arkeologlar 1500'den fazla kalıntı buldular. Bulununan kalıntıların pek coğunun uzerinde sembollerle işlenmiş bir ceşit yazıt yer alıyordu. Bu yazıtlar ilk olarak 1877'de Alexander Cunningham tarafından ciddi bicimde ele alındı ve yıllardır gizemleri cozulmeye calışılıyor. Araştırmacıların coğu sonunda bunların dini veya politik sembollerden ibaret olduğu ve konuşulan bir dilin yazılı karşılığı olmadığında hem fikir oldular.

İO 2600 ve 1900 yılları arasına ait olduğuna inanılan yazıtlar gectiğimiz gunlerde uzmanlık alanı makinelerin oğrenmesi (machine learning) ve yapay zeka olan Rajesh Rao adlı bir bilim adamı tarafından tekrar incelendi. Rao, sembolleri gelişmiş bir yontem ile gunumuzde varlığı bilinen ve her biri konuşulamayan birer dil kabul edilen dort ornekle karşılaştırdı. Bunlar insan DNA'sı, Fortran, bakteri protein sıralanımı ve yapay zekaydı.


Ortaya cıkan sonuclar, Indus yazıtlarının kendi icerisinde bir sıralaması ve dil bilgisi olduğu ortaya koyuyor. Her ne kadar karşılıkları tercume edilememiş olsa da, Rao Indus yazıtlarının gunumuzdeki yapay zekayı oluşturan mantığa son derece yakın olduğunu keşfetti.


Rao'nun araştırmaları pek cok araştırmacı tarafından heyecan verici olarak karşılansa da, bilim adamları henuz elimizde Indus dilini cozmek icin yeterli veri olmadığı konusunda birleşiyorlar.

KAYNAK: hurriyet.com.tr
__________________