Kuresel siber saldırı orgutu Anonymous’un da desteğini alarak eylemlerine hız veren Redhack (Kızıl Hackerlar), terorist ilan edilmelerini "devletin imajını hacklemelerine" bağlıyor. Halkın tepki gosterdiği olaylara gore saldırılarına devam edeceklerini soyleyen Redhack, Twitter hesapları uzerinden sorularımızı yanıtladı.

Son gunlerde Turkiye Futbol Federasyonu, OSYM’nin yanı sıra Emniyet Genel Mudurluğu ve Milli İstihbarat Teşkilatı’nı kuresel siber saldırı orgutu Anonymous’un da desteğini alarak ‘hack’leyen ve yayınladığı belgelerle eylemlerine hız veren Redhack (Kızıl Hackerlar), saldırılarına devam edeceğini vurguluyor. CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutca’nın Başbakan Erdoğan’a, "Neden ‘bolucu silahlı teror orgutu’ kapsamında değerlendirilmektedir" diye sormasıyla meclis gundemine de taşınan Kızıl Hackerlar, bu sorunun cevabını, "Devletin imajını hackledik" diyerek veriyor. Twitter, Facebook ve Google saldırılarını ise ustlenmeyen Kızıl Hackerlar, bunu ‘hackerların bir uyarısı’ olarak değerlendiriyor. Twitter hesapları uzerinden sorularımızı yanıtlayan Redhack, Anonymous ile bağlantılarını, bundan sonraki eylemlerini, yayımlayacakları belgeleri ve ‘hucreler’le genişleme planlarını anlattı.

-Anonymous ile aranızda nasıl bir bağlantı var?

- Anonymous ile 2005’lere chan4’e kadar dayanan eski bir ilişkimiz var. Ama bu ilişki daha cok forum ve teknik bilgi bağlamındaydı. Grupla 2011 yılında Turkiye’de gundeme gelen ve kamuoyunun "aile paketi" diye bildiği "internet sansuru" protestolarında beraber calıştık. "Operasyon Turkiye" ismi verilen ve Turkiye’deki sansuru protesto etme amacıyla başta BTK olmak uzere devlet sitelerine duzenlenen DDOS turu ataklarda yardımcı olduk. Ayrıca o donemde bircok siteye deface turu (sitelerin ana sayfasına resim ve yazı bırakma) şeklinde hack pratikleri sergileyerek, onların eylemine destek olduk. Yine o donemde Adnan Oktar’a ait 1000 siteyi hackleyerek ana sayfalarına yazılar yazdık. Anonymous, uluslararası hacking platformlarında bizlerin ismini duyduğundan ve manifestomuzu bildiğinden kaynaşmamız zor olmadı.

-Size destek olmaları icin talepte mi bulundunuz? Saldırı yapılacak siteleri siz mi belirlediniz?

- Hayır biz talepte bulunmadık, bizleri uzun suredir birebir takip ettikleri icin kendileri bunu istedi. Terorist ilan edildiğimizi duyar duymaz, video yayınlayıp yanımızda olduklarını soylediler. Hedefleri de kendileri seciyor. Ulkemizdeki gundeme -ne yazık ki- ulkede yaşayanlardan daha fazla vakıflar.

-RedHack Savcılık tarafından resmen terorist ilan edildi. "Terorist" olarak anılmak sizi rahatsız etmedi mi?

- Bizler MGK gundemine alınmışız. Bu derece ciddi bir sorun gormelerinin nedeni sadece hack yapmamız mı? Hic sanmıyoruz. Asıl olay onların sistemlerini hacklemekten cok, aynı zamanda "devlet imajını" hacklememizdi. Cunku ‘hic yıkılmayacak’ bir guc ve ‘dokunduğunda yanacağın’ bir iktidar algısı vardı ve biz bunu hackledik. Onların ‘dokunulabilir’ olduğunu gosterdik. Başardık. Acıkcası mouse ve klavyelerimizden başka kaybedecek birşeyimiz yok. Yarın klavyelerimizi silah kabul edip ateş ederlerse veya evlerimizi bombalarlarsa şaşırmayız Bilinmeli ki biz sadece bir avuc durust insanız fakat buna rağmen "Boyle bir dunyada zenginlerin koyunu sistemin uşağı olmaktansa, terorist olarak anılmak, zulme uğramak, bizler icin onurdur."

Eylemler halka paralel gelişiyor

-Son donemde eylemleriniz artmaya başladı. Neden eylemlerinizi artırdınız?

- Farkındaysanız biz eylemlerimizi artırmadan, onlar halka saldırıları artırdı. THY grevleri ve işten atılmalardan, ogretmen atamalarının yapılmamasına, universite ogrencilerinin mağdur edilmesinden KPSS ve OSYM’deki yolsuzluklara, polislerin halka yonelik şiddetinden, futbol seyircisinin bile terorize edilmesine, parasız eğitim isteyenlerin hapislerde curutulmesinden, muhalif kurumların basılmasına, Uludere’nin hasır altı edilmesinden, Suriye ile savaş cığırtkanlıklarına, kadın cinayetlerinden, HES’ler ile doğanın tahrip edilmesine, basının sansurlenmesinden, internetten fikir paylaştı diye gozaltı furyasına kadar hızlı bir gundem ve bu gundeme paralel halka yonelik saldırılar goruyoruz. İşte bizim eylemlerimiz de buna paralel gelişiyor. Bu donemde cok arttı cunku halka yonelik saldırılar da cok arttı. Gundem takip edilirse, halkın neye tepki verdiği gorulurse sıradakinin ne olacağını anlayabilirsiniz.

Elimizdeki dosyaların coğunu yayınlamadık

-Ele gecirdiğiniz bilgilerin bir kısmını yayınlıyorsunuz. Yayınlamadığınız bilgileri paylaştığınız yerler var mı?

- Evet gecen gunlerde 200 bin ihbarlı ve 20 bin sayfalı 75 MB bir text dosyası yayınladık. Elimizde tonlarca dosya var ve coğunu yayımlamadık. Hazmederek ve secerek yayınlıyoruz. Bazı stratejik kararlarımız var ve ona uygun davranmaya calışıyoruz. Yayınladığımız belgeleri onceden sitemizde yayınlıyorduk ama 15’e yakın sitemiz mahkeme kararıyla kapatıldığı icin, bu aralar belgeleri dosya yukleme sitelerine yukluyoruz. Ayrıca, Dışişleri’nden ele gecirdiğimiz ve yayımlamadığımız 65 GB’lik dosya bomba niteliginde bir dosyadır.

Hucrelerle buyuyecek

-Orgut yapınız nasıl? Aranızda hiyerarşi var mı? Kararlarınızı nasıl veriyorsunuz?

- Şu anki orgut yapımız tamamen "grup" tarzıdır. Yani işbirliği ve gorevlendirmelerle yuruyor. Fakat bu değişecek. Yakında bir manifesto yayınlayacağız ve bu yayınlayacağımız manifestoyu kabul eden herkes bu kurallar ekseninde RedHack adıyla hack yapabilecek. Hatta kendi RedHack hucresini kurabilecek. Bunun denemelerine başladık. Kısa sure once TFF, "RedHack - Metin Lokumcu Hucresi" adıyla cokertildi. Şu an test aşamasında ama manifestomuzla beraber tamamen donuşecek. Bizler ise hack’e devam ederken kurulan hucrelerdeki koordinasyonu sağlayarak, cıkabilecek aksilikleri duzelteceğiz. Yakında RedHack’i cok buyuk ve nitelikli bir hacker orgutune donuşturmeyi duşunuyoruz. Ayrıca ‘RedHack Grafik’ veya ‘RedHack Muzik" gibi hucreler de kurulabilecek ve bu hucrelerin amacı kendi niteliklerine gore calışmalar yapmak olacak.

7 kişi ilk mahkemedebırakılmazsa buyuk eylemler yapacağız

-Ankara Emniyet Mudurluğu’ne yaptığınız saldırının ardından tutuklanan 7 kişi sizin uyeniz miydi? Masum olduklarını Youtube’daki videoda belirtiyorsunuz. Sizden değillerse bile onlara destek olmak icin bir şey yapacak mısınız?

- Hicbiri bizim uyemiz değildi. Birkacı sadece IRC kanalı vasıtasıyla bizimle sohbet eden, Facebook gibi platformlarda haberlerimizi paylaşan kişilerdi. Bilgisayarı bile olmayan insanları RedHack’li diye tutuklarken, Playstation’un oyun CD’lerini delil olarak kabul etmişler. Aslında asıl amacları goz korkutmak, ‘devam ederseniz bunlar olacak’ demekti. Ama tutmadı. Eylemler gozle gorulur bir şekilde artış yaptı, hatta tavan yaptı diyebiliriz. Cunku iktidarın bu pratiği bizi sinirlendirdi. Daha cok eyleme giriştik ve once ozel savcılık, ardından terorle mucadele son olarak da Interpol’un listesine girdik. Bugunlerde de MGK gundemindeyiz. Yaptığımız tum eylemlerde bu arkadaşlardan bahsediyoruz. İlk mahkemede bırakılmazlarsa cok daha buyuk eylemlere girişeceğimizi şimdiden soyleyebiliriz.

Kotu niyetli değildik

-Turkiye’de diplomatik misyonlarda calışan personelin kimlik kartlarını Dropbox’da paylaştınız. Dropbox’ın yasaklanması da gundeme geldi. Bu eylem cok eleştiri aldı. Acık hedef haline getirmeniz yanlış değil miydi?

- ‘Elimizde belgeler var’ dediğimizde Dışişleri Bakan Yardımcısı Naci Koru, ‘ellerinde birşey yok’ gibi bir acıklama yaptı, geciştirmeye calıştı. Biz de elimizdekilerin icinde "en değersiz" olanlarını DropBox kanalıyla sunduk. Yayınladıklarımız ulkemize gelen yabancı ulkelerin temsilciliklerinde calışanlar veya o ulkeler adına gorevde bulunanlardı. Neden once bunları yayınladık? Cunku gazetelerde ‘Turkiye gizli servis cenneti oldu’ haberlerini okuduk. Madem Turkiye Cumhuriyeti Devleti buna karşı birşey yapmıyor ve ulkesini gizli servis cennetine ceviriyor, o halde onları biz gondeririz dedik. ABD Ankara Buyukelciliği’nin acıklama yaparak bizi kınaması, amacımıza kısmen de eriştiğimizi gosterir. Daha sonra bu calışanların kaygılı oldukları ifade edildi. Neden kaygı duyuyorlar ki? Hangi ulkenin mensubu olduğunu saklıyorlarsa, olayın icinde başka birşey var demektir. O yuzden yayınladığımız icin pişman değiliz. Yabancı istihbarat ajanlarını korkuttuysak ne mutlu bize. Ayrıca ABD’nin bizi kınaması da, en mutlu olduğumuz anlardandı. Teşekkur ediyoruz, bizi hergun kınarlarsa seviniriz Ve son olarak yayınladığımız belgelerde bu calışanların cocuklarını sansurleyerek yayınladık. Kotu niyetli olsaydık bunu yapmazdık.

12 kişilik cekirdek grup

Redhack sosyalizme inanan, bilişim ve teknoloji alanında işcilerden oluşuyor. 1997 yılında kurulan grup, şu an icin cekirdek grup olarak 12 kişiden oluşuyor. Fakat teknik cevre ve "kendiliğinden" orgutlenen hucrelerle beraber 100 kişilik bir ekibe ulaştıkları ifade ediliyor. Grup, uyeleri birbirlerinin ne yaptığını, adını, cinsiyetini, yaşını, medeni halini bilmediğini belirtiyor. Grubun icinde kadınlar da yer alıyor.

Gunduz calışıp gece hackliyorlar

-Gunduz normal işlerinizde calışıp, akşamları da hack mi yapıyorsunuz? Nasıl para kazanıyorsunuz?

- Gunduz calışıyor, gece halk icin calışıyoruz. Bazı arkadaşlarımız da tam tersi. Cok calışıp, emeğimizi yok pahasına satıp, somurulerek ama buna karşı direnerek yaşamaya calışıyoruz. Gunduzleri bazen universitede bir eylemdeyken, gece bilgisayar başında eylemde olabiliyoruz. Biz sadece sanalda yaşamıyoruz, sanal icinde yaşamıyoruz. Burası bir arac ve bu aracı biz iyi kullanıyoruz. Ve bu konuda son olarak yeteneklerimizi kesinlikle kişisel cıkarlar ve bireysel kalkınma icin kullanmıyoruz. Bu tur bir hareket davamıza ve halkımıza ihanettir bizim icin. Milyon dolarlık sistemlerle uğraşıyoruz fakat bazen gorev başında yiyecek ekmeğimiz, icecek kahvemiz bile olmuyor. Bundan utanmıyoruz aksine onur duyuyoruz.

Lutfen daha once paylaşıldı demeyin moderatorler işini yapıyor

Kaynak

__________________