

İnsan bedeni, yeryuzundeki en karmaşık makinadır. Hayatımız boyunca bu bedenle gorur, işitir, nefes alır, yurur, koşar ve zevk alırız. Bedenimiz kemikleri, kasları, damarları, ic organları ile mukemmel bir duzen ve tasarıma sahiptir. Bu tasarımın detayına inildiğinde ise daha da şaşırtıcı gerceklerle karşılaşılır. Birbirinden farklı gibi gorunen vucut parcalarının tamamı aynı malzemelerden oluşmaktadır. Hucrelerden…
Vucudumuzdaki herşey milimetrenin binde biri buyukluğundeki hucrelerden oluşur. Bu hucrelerin kimi biraraya gelerek kemikleri, kimi sinirleri, kimi karaciğeri, kimi midemizin ic yapısını, kimi derimizi, kimi ise gozumuzun kornea tabakasını oluşturur. Hucreler vucudun hangi parcasını oluşturuyorlarsa bu bolgede ihtiyac duyulan boyuta ve şekle sahip olurlar.
Bu kadar farklı gorevler ustlenmiş olan hucreler nasıl ve ne zaman meydana gelmişlerdir?
İşte bu soruya verilecek cevap, bizi her anı mucizelerle dolu olan bir olaya goturecektir. Bugun sizin bedeninizi oluşturan yaklaşık 100 trilyon hucrenin tamamı, tek bir hucreden coğalarak meydana gelmişlerdir. Şu an sahip olduğunuz hucrelerle aynı yapıya sahip olan bu tek hucre de, annenizin yumurta hucresi ile babanızın sperm hucresinin birleşimiyle ortaya cıkmıştır.
Allah, Kuran'da insanlara, kimi zaman goklerdeki ve yerdeki, kimi zaman da canlılardaki yaratılış mucizelerini, Kendi varlığının delilleri olarak ornek gosterir. Bu delillerin en onemlilerinden biri de, sozunu ettiğimiz konu, bir diğer ifadeyle insanın kendi yaratılışındaki mucizelerdir.
Bircok ayette insanın, ibret almak icin, bizzat kendi yaratılışına donup bakması oğutlenir. İnsanın nasıl var olduğu, var olurken hangi aşamalardan gectiği detaylı olarak tarif edilir. Vakıa Suresi'ndeki ayetlerde, insanın yaratılışı şoyle anlatılmaktadır:
Sizleri Biz yarattık, yine de tasdik etmeyecek misiniz? Şimdi (rahimlere) dokmekte olduğunuz meniyi gordunuz mu? Onu sizler mi yaratıyorsunuz, yoksa yaratıcı Biz miyiz? (Vakıa Suresi, 57-59)
İnsan bedenini oluşturan 60-70 kiloluk et ve kemik kutlesinin ozu başlangıcta bir damla suda toplanmıştır. Akıl sahibi, duyan, goren, işiten ve vucut yapısı olarak oldukca karmaşık bir yapıda olan insanın bir damla sudan meydana gelmesi şuphesiz ki olağanustu bir gelişimin sonucudur. Bu gelişim ise, elbette başıboş bir surecin, rastgele oluşan tesaduflerin değil, ancak bilincli bir Yaratılışın sonucunda gercekleşmektedir.


Bu sitede yeryuzunde her insan ile birlikte hic durmaksızın yaşanan "insanın yaratılış mucizesi"nin detayları anlatılmaktadır. Şunu belirtmek gerekir ki, bu sitede anlatılan olaylar, insanın yaratılışındaki detayların yalnızca bir bolumudur. Oyleki burada anlatıldığı kadarı bile, insana, Yaratıcısı'nın sonsuz kudretini, tum evreni sarıp kuşatan sınırsız ilmini ve aklını bir kez daha gostermektedir. Ve Yuce Allah'ın, "yaratıcıların en guzeli" olduğunu tum insanlara tekrar hatırlatmaktadır:
Andolsun, Biz insanı, suzme bir camurdan yarattık. Sonra onu bir su damlası olarak savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik. Sonra o su damlasını bir alak (hucre topluluğu) bir ciğnem et parcası olarak yarattık; daha sonra o ciğnem et parcasını kemik olarak yarattık; boylece kemiklere de et giydirdik; sonra bir başka yaratışla onu inşa ettik. Yaratıcıların en guzeli olan Allah, ne yucedir. (Muminun Suresi, 12-14)