Milli Eğitim Bakanlığı'nın 24 Kasım Öğretmenler Günü programları çerçevesinde 81 ilden Ankara'ya davet edilen öğrenmenler ve şehit öğretmen yakınları ile Mogan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Oteli'nde bir araya geldi. Burada konuşan Bakan Tekin, Türkiye'yi 2053 ve 2071 hedeflerine taşıyacak öncü, iyilik odaklı, hak ve hakikat aşığı bir nesil yetiştirmenin en temel hedefleri olduğunu belirterek, "Ahlaki; insani, milli, manevi ve kültürel değerleri kazanan, kendi kültürünü özümsemiş, güzel bakan, güzel düşünen, güzel eyleyen nesil şu an sizlerin elinde büyüyor. İçinde bulunduğumuz çağın gereklerine uygun bilgi, beceri, tutum ve davranışları da kazanacak olan bu nesil için okul öncesinden 12’nci sınıfa kadar tüm kademelerde siz kıymetli öğretmenlerimiz gecesini gündüzüne katarak büyük emek harcıyor, bunu farkındayız. Eğitim ve öğretimimizin özünü oluşturacak aklıselim, kalbiselim ve zevkiselim sahibi, milli şuura sahip nesiller yetiştirmek, bu doğrultuda eğitim politikaları geliştirmek için sizinle iş birliği halindeyiz" dedi.

‘TOPLUMUN TAMAMININ SORUMLULUKLARINI BAKANLIĞA YÜKLEMEK DOĞRU DEĞİL’

Öğretmenliğin kariyer mesleği olarak daima gelişmeye ve yenilenmeye açık olduğunu ifade eden Bakan Tekin, "Bu bağlamda sizlerin ilgi ve ihtiyaçlarını dikkate alıyoruz. Sizleri desteklemek için eğitim faaliyetlerine hızla ve yüksek verimle devam edeceğiz. Öğretmenin hak ettiği itibarı toplum nezdinde sağlamak önemli çıkış noktalarımızdan biri. Biz ‘önce öğretmen’ diyoruz. Öğretmenin yüceldiği bir eğitim ortamı daima gelişecektir" diye konuştu.



Eğitim konusundaki fikir ayrılıklarının; eleştiri ve önerilerin avantaj olarak görülmesi gerektiğini ifade eden Tekin, "Fikir, öneri ve eleştirilerini sıralayan herkese kendi sorumluluklarını hatırlatmak zorundayız. Sokaktaki esnaftan, yerel yöneticilere, sivil toplum örgütlerinden kamu kurumlarına bu konuda fikri olan herkesin sorumlulukları olduğunu açık bir biçimde belirtmek durumundayız. Toplumun tamamının sorumluluklarını Bakanlığa, okullara ve öğretmenlere yüklemek, bu konuda yapılması gereken her şeyi bizlerden beklemek doğru değil. Eğitim ile ilgili hayallerimizi gerçekleştirmek, idealize ettiğimiz yapıya kavuşabilmek için hepimiz sorumluluklarımızı yerine getirmek zorundayız. Tam anlamıyla bir seferberlik şuuruyla hareket etmek durumundayız" ifadelerini kullandı.

‘FARKLILIKLARIMIZI İTİP İŞİMİZE ODAKLANMAK DURUMUNDAYIZ’

Öğretmenler arasında birlik, beraberlik ruhunun canlı tutulması gerektiğini bildiren Tekin, "Bakanlıktan en ücra köşedeki köy okulumuzun öğretmenine kadar hepimiz mesleki anlamda birbirimize tutkun, hukukunu koruyan, eksiklerini gideren, destek olan bir çalışma ekibi olmak zorundayız. Siyasi görüş, sendikal aidiyet, etnik ya da dini mensubiyet, ekonomik ya da toplumsal farklılıklarımız hepsini bir kenara itip işimize odaklanmak durumundayız. Bu ruhu bozacak dedikodu, yalan haber, fitne fesat unsuru hepsini bir kenara bırakıp, hiçbirine itibar etmeksizin aşkla şevkle mesleğimizi icra etmek durumundayız. İnternet siteleri, sosyal medya hesapları, popülizm peşinde koşan siyasetçiler ve benzeri hepsini emeğimizi, çabalarımızı sabote etmeye çalışan art niyetli girişimler olarak görmek ve itibar etmemek zorundayız. Ben ülkemizi bugünlere taşıyan rehberliğiniz, müreffeh bir gelecek için gösterdiğiniz çabanız, çocuklarımızı ve milletimizi büyüten ve geliştiren yılmaz azminiz, yurdumuzu sevgiyle sarıp sarmalayan şefkat dolu kalbiniz için teşekkür ediyorum" dedi.

Konuşmanın ardından öğretmenlere hediye takdim edildi. Çanakkale Şehit ve Gazi Aileleri Derneği Başkanı, aynı zamanda Şehit Öğretmen Engin Eker’in ağabeyi Nail Eker ve eşi Meryem Eker ise Bakan Tekin’e Ayetel Kursi ve Çanakkale Kahraman Şehitleri Albümü hediye etti.