Gülden Çoktan - Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi’nde gerçekleşen “Su Verimliliği Seferberliği” adlı bilgilendirme toplantısında konuştu. Bakan Yumaklı, dünyada kuraklığın deprem ve sel gibi bir afet niteliğinde olduğunu söyledi. Ülkemizde son on yılda kurak yılların yaşandığını, bunun yanı sıra kuraklığın şiddetinde ve sürelerininde de uzamaya başladığını belirten Yumaklı, “Önümüzdeki 26 yıl içinde sıcaklıklarda artış, yağışlarda ve toplam kar örtüsünde azalış bekleniyor. Ekim ayında sona eren 2023 su yılında, yağışlar uzun yıllar ortalamasına göre yüzde altı düştü. En fazla azalma yüzde 25 ile Marmara bölgesinde kaydedildi. Yağışlar, Hatay’da yüzde 55’e, Edirne ve Tekirdağ çevrelerinde yüzde 40’a varan azalmalar gösterdi” dedi.

Kuraklık kapıda

Ülkenin su potansiyeli dikkate alınarak yapılan hesaplamalarda, kişi başına düşen yıllık su miktarının bin 313 metreküp olduğunu söyleyen Yumaklı şöyle devam etti: “Kullandığımız değil, kullanabileceğimiz kişi başı azami miktardan bahsediyorum. Bu değer, uluslararası göstergelere göre ülkemizin su stresi altında olduğu anlamına geliyor. Bu gidişle, 2030 yılında, yani sadece altı yıl sonra bu oran bin metreküp altına düşecek ve ülkemiz su kıtlığı çeken ülkeler sınıfına girecek. Yine altı yıl sonra nüfusumuzun yarısı, sulu tarım alanlarının ise yaklaşık yüzde 80’i su yetersizliği tehlikesiyle karşı karşıya kalacak.”

Su zirvesi düzenlenecek

2030 yılında ülke nüfusunun yüzde 10 artması ve su kaynaklarının ise yüzde 20 azalmasının öngörüldüğünü söyleyen Yumaklı, “Geleceğimiz için, toplumsal mutabakatla, bu tehditleri krize dönüşmeden yönetebiliriz. Bu hepimiz için tarihi bir sorumluluktur” dedi.

Belediyelerin, su kayıplarını azaltmaları; gri su, yağmur suyu, arıtılmış atık su gibi alternatif su kaynaklarını kullanmaları gerektiğini söyleyen Yumaklı sözlerini şöyle sürdürdü: “Çiftçilerimizin ürünlerini modern sulama sistemleriyle, buharlaşmanın az olduğu saatlerde sulamalarını, sanayicilerimizin su verimli teknik ve teknolojilerini kullanmalarını ve vatandaşlarımızın ise günlük su kullanım alışkanlıklarında daha hassas olmalarını bekliyoruz. Su konusunda tüm paydaşlarımızla konuyu her boyutu ile değerlendireceğimiz bir Su Zirvesi düzenleyeceğiz. Üniversitelerde gençlerimizle buluşarak, geleceğin yöneticilerini şimdiden sürece dahil edeceğiz. Sivil toplum kuruluşlarımız ile buluşarak aktif rol almalarını sağlayacağız. Artık harekete geçmenin zamanıdır. Risk afete dönüşmeden hep birlikte yönetelim. Bu seferberlikte ‘Bir damla da sen ol’ diyoruz. Herkesi su kaynaklarımız için ortak kaygıda ve katkıda buluşmaya; suyumuz ve geleceğimiz için el ele vermeye davet ediyorum.”



Milliyet su sorununu dünkü manşetine taşımıştı.

Tekirdağ kış ortasında susuz kalabilir

Tekirdağ’da son günlerde etkili olan yağışlar, barajlara fayda etmedi. Barajlardaki su sevyesi yüzde 8’e düşerken Süleymanpaşa ilçesinin içme suyu ihtiyacını karşılayan Naip Barajı’nın dibindeki ağaç ve çalılıklar ortaya çıktı.Kentte yer altı sularında da azalmaların yaşandığı ifade edildi. Yağmur ve kar yağışının olmaması durumunda kışın ortasında Tekirdağ’da büyük bir su sorunu ortaya çıkabileceğinden endişe ediliyor. ? İHA