
Konsantrasyona dayalı işler yapanlar icin en buyuk sorunlardan biri gurultudur. Diğer bir buyuk sorun ise ozellikle kalabalık ofis ortamlarında ya da dış mekanlarda iş yapanlar icin cevrede yaşanan hareketliliktir. Bazen birkac dakikalık konsantrasyon bozukluğu onemli işlerin yetişememesine, dolayısıyla vucuda yuklenen şiddetli strese sebep olabilir. Siz de bu durumlardan şikayetciyseniz, ruyalarınızın teknolojik urunuyle karşı karşıyasınız. Panasonic ’in Future Life Factory adlı konsept atolyesi tarafından geliştirilen “Wear Space” adlı cihaz, hem gurultuden hem de etraftaki dikkat dağıtıcı manzaradan soyutlanıp işinize odaklanmanızı mumkun hale getiriyor.
Wear Space adlı urunun seri uretime gecmesi icin 15.000.000 Japon Yeni bağış toplanması gerekiyor
Kickstarter benzeri bir site olan GreenFunding uzerinde oluşturulmuş bir bağış kampanyasıyla destekcilerini bekleyen Wear Space, kampanyanın bitimine 54 gun kala 8 milyon 214 bin Japon Yeni bağış toplamayı başardı. Bu proje 15.000.000 Japon Yeni (Yaklaşık 741 bin TL) toplandığı takdirde seri uretim aşamasına gececek ve iş hayatında daha fazla konsantrasyon isteyenler icin satın almaya hazır durumda olacak. Şu ana kadar 272 kişi bu projeye destek vermiş durumda.
Bu cihaz goruş alanınızı daraltarak calışmalarınıza odaklanmanızı kolaylaştırıyor
İnsan gozu, yapı itibarıyla oldukca geniş acılı bir goruş alanına sahip. Siz her ne kadar yuksek konsantrasyonla onunuzdeki işe odaklansanız da, gozunuzun geniş acılı gorme yeteneği etrafınızdaki gelişmelerden tam anlamıyla soyutlanmanızı imkansız kılar. Bu noktada Wear Space adlı urun, adeta bir “at gozluğu” vazifesi gorerek goruş alanınızı daraltıyor. Bu sayede sadece onunuzdeki işe odaklanarak calışma konsantrasyonunuzu arttırabiliyorsunuz.
Cihazın uzerindeki kulaklıklar aktif gurultu engelleme ozelliğine sahip
Konsantrasyon sorunu yaşayanlar icin en sinir bozucu etkenlerden biri de şuphesiz ki gurultudur. Ozellikle kalabalık calışma ortamlarında buyuk sorun haline gelen ortam gurultusu, bu kulaklığın uc seviyeli aktif gurultu engelleme ozelliği sayesinde ortadan kalkıyor.
Wear Space gurultuyu ortadan kaldırmakla kalmıyor, Bluetooth bağlantısıyla kulaklık olarak kullanılabiliyor
Ortam gurultusunu engelleyici kulaklıkların sadece gurultu engelleme ozelliği biraz rahatsız edici olabilir. Sessizlik icerisinde calışmak bazıları icin etkili olsa da, zihni dolu ve stresli kişiler icin beynin farklı duşuncelere dalma hissini tetikleyebilir. Bu noktada isteyenler cihazın Bluetooth bağlantısını kullanarak akıllı telefonu ya da bilgisayarı uzerinden muzik dinleyebiliyorlar. Tabii ki muzik dinlemenin dışında bu cihazı orta seviye bir studyo kulaklığı olarak da duşunebilirsiniz. Eğer video ya da ses kurgu işi yapıyorsanız ruyalarınızın urunu karşınızda duruyor olabilir.
Wear Space sizi havalı gosterebilir ve patronunuzu etkilemenizi sağlayabilir
Geleceğin teknolojik giyim trendleri nasıl olacak bilinmez ama, bu kulaklığı tasarlayan ekip şimdiden Red Dot Tasarım Odulleri ’nden odul almayı başarmış. Bu doğrultuda tasarım ustunluğunu kanıtlamış bir cihaz olan Wear Space sizin ofis ortamında cok havalı gorunmenizi sağlayabilir. Ayrıca sizi rahatsız eden ofis arkadaşlarınız varsa onlara “Başımdan defol” demenin en kolay yolu olarak da gorulebilir. Buna ek olarak bu cihaz, surekli konuşup etrafta gezinen bir calışan olmayıp işinize konsantre olduğunuzu acıkca vurgulayacağı icin patronunuzla aranızdaki ilişkileri de ust seviyeye taşıyabilir.
Wear Space USB uzerinden şarj oluyor ve 20 saate varan pil omru sunuyor
Uzun pil omruyle dikkat ceken bir cihaz olan Wear Space, calışma esnasında sık sık şarja takmanızı gerektirmeyecek kadar yuksek kapasiteli bir bataryayla geliyor. Cihazın dahili bataryası USB uzerinden şarj oluyor ve 20 saate varan kesintisiz kullanım suresi sağlıyor.
Bağış kampanyası başarıyla sonuclanırsa 250 dolar fiyatla satışa cıkacak Wear Space ’in satış fiyatının 250 dolar olacağı belirtiliyor. Bu ilginc giyilebilir cihaz ulkemizde satışa cıkar mı bilemiyoruz ama gercekten ilginc gorunuyor. Ne dersiniz, yakın gelecekte hepimiz at gozluklerimizi takıp calışmaya başlar mıyız acaba?