
Teknoloji geliştikce dunya değişiyor, dunya uzerindeki neredeyse tum akademik alanlar teknoloji sayesinde evrim geciriyor. Robotların, yapay zek sistemlerinin, sensorlerin ve nano teknolojinin hızla ilerlediği gunumuz dunyasında adeta geleceği yaşıyoruz. Tum bu gelişmeler sayesinde tıp alanında da onemli tedavi yontemlerinin onu acılmış oluyor. Bu listemizde, insanoğlunun daha uzun ve sorunsuz yaşaması adına geliştirilen inovatif tedavi yontemlerini bulacaksınız.
1. DNA ameliyatları
İnsanoğlunun onlarca yıldır gizemini cozmeye calıştığı DNA, 2017 yılında ortalığı birbirine katan bir haberle gundeme gelmişti. İnsan DNA ’sının tamamen cozulduğunu duyuran bilim insanları, bu gelişme sayesinde yepyeni ufuklara yelken acabileceklerdi. Gectiğimiz gunlerde yine gundeme damgasını vuran bir haberle, bu buluşun ne kadar harika sonuclar doğurabileceğine de şahit olmuştuk. Cin ’de doğan ilk genetiği değiştirilmiş cocuklar iceriğimize bu bağlantıdan ulaşarak bilgi edinebilirsiniz.
Sozun ozu, inovatif tedavi yontemleri arasında birinci sırada DNA ameliyatları bulunuyor. Bilim dunyasında Crispr adıyla bilinen yontem sayesinde insanların genetik kodlarında tıpkı bir bilgisayar yazılımındaki kodları kesip yazılımın icerisinden cıkarır gibi ceşitli ozelliklerin değiştirilmesi sağlanabiliyor. DNA ameliyatları sayesinde henuz embriyo aşamasında olan bebeklerin ceşitli hastalıklara karşı bağışıklıkla doğması sağlanabiliyor.
2. Biyonik organlar
Genellikle filmlerde, dizilerde, romanlarda ya da oyunlarda biyonik organ senaryolarıyla karşılaşmışızdır. Bu tarz eserlerin futurizm goruşune gore bir gun insanoğlu kopan ya da kullanılamaz hale gelen uzuvlarını sentetik olarak uretip sağlığına geri kavuşacaktır. Gorunen o ki bu futuristik bakış acısı gunumuz tıp dunyasında gercek oldu bile. Bilim insanları, uc boyutlu yazıcı teknolojisini kullanarak biyonik goz uretmeyi başardılar.
Camdan uretilmiş goz benzeri bir nesne uzerine ışık reseptorleri basılarak oluşturulan yapay goz, ışığı yuzde 25 verimlilikle elektriğe donuşturebiliyor. Bunun bir sonraki aşaması ise bu biyonik gozun daha konforlu ve fonksiyonel hale getirilmesi olacak. Kısacası insanlık, bundan en fazla 10-15 yıl sonra biyonik organlarla hayatını daha konforlu hale getirebilecek.
3. Sensorler ve implantlarla sağlık takibi
Guney Kore ’de yapılan calışmalar sonucunda, parmağın minik bir iğneyle delinmesi aracılığıyla yapılan şeker olcumleri tarihe karışabilir. Gelişmiş sensor teknolojileri sayesinde insanlar, gozlerine takacakları bir kontakt lens vasıtasıyla kan şekeri değerlerini canlı olarak kontrol edebiliyorlar. Transparan bir lens uzerinde bulunan glikoz sensorleri, insan gozyaşı icerisindeki şeker miktarını analiz ederek raporlama yapıyor. Bu sayede hastaların yaşam kalitesi artıyor, şeker olcumu icin vakit ayırmalarına ya da parmak uclarını delik deşik etmelerine gerek kalmıyor.
Bunun dışında deriye yapıştırılabilecek bircok tıbbi sensor uzerinde de calışmalar tum hızıyla devam ediyor. Kan kimyasının, tansiyonun, kalp atışının ve kandaki oksijen oranının olcumlenmesi icin artık bircok sensor teknolojisi tıp dunyasına adımını atmış durumda.
4. Yutulabilir mikro robotlar
İc hastalıkları alanında en buyuk sorunlardan biri teşhistir. Orneğin en basit ve en yaygın sorunlardan biri olan karın ağrısının bile onlarca farklı sebebi olabilir. Bu noktada bir suru tahlil yaptırmak hatta endoskopi olmak zorunda kalabilirsiniz. Şu an calışmaları devam etmekte olan ilginc bir proje, insanların yutabileceği kadar kucuk robotlarla hastalık teşhisi koymayı gerceğe donuşturuyor.
Bir kapsulun icinde bulunan mikro robotu yuttuğunuzda, mide asidiniz bu robotun kapsulunu eritiyor. Acığa cıkan robot ise teşhis ya da tedavi amacıyla yonlendirilebiliyor. Şimdilik cok erken aşamada olan bu mikro robotlar muhtemelen birkac yıl icerisinde geliştirilecek ve tıpta onemli bir yer edinecekler.
5. Posta pulundan kucuk olcum aracları
Tansiyon olcme ve kalp atışını takip etme işlemleri evlerimizin vazgecilmezleri haline gelen tansiyon cihazlarıyla rahatca yapılabiliyor. Ancak işin icine bir tansiyon hastalığı girdiğinde tansiyon cihazıyla haşır neşir olmak epey can sıkıcı olabiliyor. Bunun yanı sıra tansiyon cihazları size tansiyonunuzun yuksek ya da duşuk olduğunu soylediğinde psikolojik etkiyle daha da kotu olabiliyorsunuz.
Bilim insanlarının yaptığı calışmalar doğrultusunda uretilen yeni nesil olcum aracları, puldan kucuk boyutları ve incecik yapılarıyla hayatınızı kolaylaştıracak. Yaydığı ultrasonik dalgalar aracılığıyla bilgi toplayan bu ilginc olcum aracları, bilgisayarlara raporlama yaparak tansiyon ve kalp atışı olcumlerini en zahmetsiz hale getiriyor.
6. Elektrikle beyin terapisi
Beyin her ne kadar organik bir yapı olsa da icerisinde yoğun bir elektrik trafiği vardır. Sinir sistemimizle beyin arasındaki iletişim kucuk elektrik akımlarıyla gercekleşir. Bu doğrultuda beyin merkezli rahatsızlıkların tedavisinin de elektrikle yapılabileceği uzun yıllardır duşunulmektedir. 2015 yılından bu yana duşunce olmaktan cıkıp fiziki calışmalar haline getirilen “elektrikle beyin terapisi” kavramı, ilerleyen zaman icerisinde bircok hastalığın tedavisinde onemli rol oynayacak.
Halen net tedavileri bulunamayan obsesif kompulsif bozukluk, Parkinson hastalığı ve Alzheimer gibi sorunların cozumu muhtemelen elektrikle beyin terapisi aracılığıyla bulunacak. Bu tedavi, tıpkı kalbi duran hastalara yapılan kalp masajı gibi, beyinde fonksiyon bozuklukları olan kıvrımların elektrik şokuyla canlandırılması şeklinde tanımlanabilir.
7. Sanal gerceklik teknolojisiyle tedavi ve rehabilitasyon
Fizik tedavi sureclerinin ne kadar zorlu olduğunu ancak yaşayanlar bilir. Kendinize ya da bir yakınınıza fizik tedavi sureci başlaması gerektiğinde en onemli sorun masraflar olur, bunun ardındansa ulaşım sorunu gelir. Ozellikle zor yuruyen hastalar icin fizik tedavi merkezlerine gitmek tam bir işkencedir. Bunun dışında rehabilitasyon ihtiyacı olan bireyler icin de aynı şartlar gecerlidir.
Bu noktada imdadımıza sanal gerceklik teknolojisi yetişecek gibi gorunuyor. Doktorların canlı yayında goruşme acıp sanal gerceklik gozluğuyle sizi yonlendirdiği bir tedavi sureci hem daha zahmetsiz, hem daha keyifli hem de daha masrafsız olacaktır. Ozellikle tıbbi ortam ya da egzersiz aleti gereksinimi olmayan tedavi surecleri icin sanal gerceklik teknolojisinin harika bir cozum olacağına eminiz.
8. 3D yazıcılarla protez uretimi
Uc boyutlu yazıcılar piyasaya cıktığından beri dunya eskisi gibi değil. Artık bilgisayar ortamında tasarladığınız bir projeyi 3D yazıcı aracılığıyla fiziksel boyuta taşıyabiliyorsunuz. Henuz emekleme aşamasında olsa da bu teknoloji endustriyel ve tıbbi alanda cok buyuk rol oynamaya başladı bile. Gerek el, kol, ayak ve bacak gibi protez ihtiyacı duyulabilecek uzuvlar, gerekse heykeltıraşlıktan farksız olan diş protezleri icin 3D yazıcı teknolojisi inanılmaz kolaylık sağlıyor.
İşin daha da garip yanı, futuristler yakın gelecekte tıpkı Westworld dizisinde olduğu gibi etin ve kemiğin de 3D yazıcılarla basılabileceğini duşunuyor. Bakalım bu teknolojinin asıl nimetlerini gormeye omrumuz yetecek mi.
9. Yapay zek ile kanser teşhisi
Kanser teşhisi bir insanın başına gelebilecek en kotu olaylardan biridir. Teşhis edilen kanserden daha kotusu ise teşhisinde gec kalınan kanserdir. Cağımızın vebası olarak nitelendirilen kanser hastalıkları, maalesef gunden gune yaygınlaşmaktadır. Bu hastalıkların tedavisi icin erken teşhis buyuk onem taşır.
Normal şartlar altında kanser şuphesiyle incelenen bir hastaya biyopsi yapılması, yani kanserli olduğundan şuphe edilen uzuvdan parca alınması gerekir. Bu surecin ne kadar zorlu olduğunu tahmin etmek hic de zor değildir. Gelişen yapay zek teknolojisi sayesinde kanser teşhisinin cok daha kolay, cok daha hızlı ve cok daha isabetli yapılmaya başlandığı biliniyor. İnovatif ve futuristik tıp metotları arasında yapay zekÂyla kanser teşhisi en onemli başlıklar arasında yer alıyor.
10. Robotlarla rehabilitasyon ve tıbbi destek
Uzaktan yonetilen ya da yapay zekÂsı aracılığıyla kendi kendine hareket edebilen robotlar kucuklu buyuklu ornekleriyle karşımızdalar. Genellikle askeri ortamda ya da havalimanları gibi yardıma cokca ihtiyac duyulan yerlerde kullanımları daha cok konuşuluyor olsa da, robotlar tıp icin buyuk onem taşıyor. Fotoğraftaki ornekten anlaşılabileceği robotlar, yerinden hareket etmesi guc olan hastaları yonlendirerek eğlenceli fizik tedavi yontemleri uygulayabilirler.
Bunun dışında robotların daha gelişmiş hallerinin hasta bakıcılık yapabileceğini de ongormek gerek. Hızla gelişen makineler arası iletişim teknolojileri sayesinde robot hemşireler tansiyonunuzu, kalp ritminizi, şekerinizi ve ateşinizi kontrol edip merkeze raporlayabilecekler.
Kaynak: 1