BBC Turkce ’den Ovgu Pınar ’ın haberine gore 15 Aralık 2018 ’de Floransa ’nın ve İtalya ’nın en unlu muzelerinden Uffizi Galerisi ’ni gezen bir kişinin kalbi, Sandro Botticelli ’nin “Venus ’un Doğuşu” tablosuna bakarken durdu. İsmi verilmeyen muze ziyaretcisine ilk mudahale ise tesadufen muzeyi gezen bir doktor grubu tarafından yapıldı ve muzedeki defibrilatorle (elektro-şok cihazı) ziyaretcinin kalbi calıştırıldı. Daha sonra ambulansla hastaneye kaldırılan ziyaretcinin durumunun iyiye gittiği belirtildi.
Buna benzer tepkileri Tarkan, Muslum Gurses, The Beatles veya Justin Bieber konserlerindeki izleyicilerin bir kısmında gozlemlemek de mumkun. Cığlık cığlığa sahnedeki kişi veya kişilerin isimlerini bağırmak, bayılmak, kalp atışlarının normalden fazla hızlanması ve akli dengesi yerinde olduğu kabul edilen bircok insanın yaptığı davranışlardan uzaklaşmak sadece bazı isimlerin değil hemen hemen belli bir genişlikte kitleye ulaşan tum şarkıcı veya muzisyenlerin konserlerinde yaşanan durumlardır… Konser ve sanat eserleri karşısında aklını kaybeden insanların yanı sıra Paris ve Kudus gibi şehirleri ziyaret eden insanlarda da yukarıdakilere benzer tuhaf semptomlarla karşılaşılabiliyor.
Uffizi Galerisi ’nde Aralık 2018 ’de yaşanan olay ne ilk ne de buyuk ihtimalle sonuncu vaka olacak ve Uffizi Galerisi Muduru Eike Schmidt, “Tıbbi teşhis yapmak benim alanım değil. Fakat son yıllarda galerimizdeki onemli eserlerin onunde cok sayıda fenalaşma vakası yaşandı” diyerek bunu onaylayabilecek bir acıklama yaptı. Schmidt ’in koymaktan cekindiği teşhis ise kalbi duran ziyaretcinin “Stendhal Sendromu”ydu.
Stendhal Sendromu nedir?
Bazı insanlar sanat eserlerine yoğun oranda maruz kaldığında fiziksel ve duygusal kaygı (kalp atışlarında hızlanma, baş donmesi, panik atak ve/ya bayılmayla sonuclanan), kafa karışıklığı ve yonelim bozukluğu, mide bulantısı gibi ceşitli semptomlar yaşar. Dissosiyatif ataklar, gecici hafıza kaybı, paranoya ve -aşırı durumlarda- halusinasyonlar ve gecici “delilik” de sendromun bazı semptomları arasında. Sendrom sadece sanat eserlerine karşı bir hassasiyetle ortaya cıkmıyor. Sendrom aynı zamanda insanlar -guzel bir gun batımı gibi- doğal guzelliklere maruz kaldıklarında da ortaya cıkabiliyor. Etkileri nispeten kısa surer ve genellikle tıbbi mudahale gerektirmiyor.
Sendrom adını, 19. yuzyılda yaşayan ve mahlası Stendhal olan Fransız yazar Henri-Marie Beyle ’in (1783-1842) Napoli ve Floransa: Milan ’dan Reggio ’ya Yolculuk kitabında, 34 yaşında (1817 ’de) Floransa ’daki İtalyan Ronesansı ’na ait sanat eserlerini ziyareti sırasında yaşadığı olumsuz sayılabilecek deneyimleri yazdığı bolumden aldı. Stendhal, Floransa ’nın Santa Croce Katedrali ’ni ziyaret ettiğinde, ilk olarak Giotto ’nun unlu tavan fresklerine tanıklık ettiğinde, gorduğu şey karşısında duygularının coşkusuna engel olamadı ve şunları yazdı:
“Floransa ’da bulunma ve anıtmezarlarını gorduğum o buyuk insanlarla yakın olma fikri beni kendimden gecercesine heyecanlandırıyor. Bu gorkemli guzelliğin icine cekiliyordum… Oyle bir ilahi noktaya yukseldim… Her şey ruhuma capcanlı konuşuyordu. Unutmam mumkun değil. Berlin ’deki ‘sinir ’ denilen şey yerine kalp carpıntıları hissediyordum. Hayatım bedenimden cekiliyordu. Duşme korkusuyla yuruyordum.”
Turist Sendromu
Schmidt, ifadesinde “son yıllarda” turistlerin benzeri semptomlar gosterdiğini soylese de Floransa Stendahl Sendromu ’nun en rahat gozlemlendiği bolgelerden biri. Hatta bu nedenle olsa gerek, sendromun bir diğer adı “Floransa Sendromu” olarak geciyor. Stendhal ’ın kitabından bu yana yuzlerce insanın benzer şeyler yaşadığı vaka kaydı bulunuyor. Ozellikle Floransa ’daki unlu Uffizi Galerisi ’nde cok sık rastlanıyor ve burada Stendhal Sendromu ’na “Turist Hastalığı” deniyor. Hatta “Turist Hastalığı” adı Stendhal Sendromu ’ndan bile eski. Stendhal Sendromu aynı zamanda “Sanat Hastalığı” ve “Sanat Zehirlenmesi” olarak da biliniyor.
Clyde Haberman ’ın 15 Mayıs 1989 ’da The New York Times ’ta yayımlanan Florence ’s Art Makes Some Go to Pieces (Floransa Sanatı İnsanların Delirmesine Yol Acıyor) başlıklı haberin odak noktası Stendhal Sendromu. Ayrıca internette Stendhal Sendromu ’yla ilgili bircok icerikte bu haberin kaynak olarak kullanıldığı izlenimine kapılmak mumkun.
Haberman, 22 yaşında Lucy adlı bir turistin, kutsal temaların işlendiği sanat eserlerinin doldurduğu Uffizi Galerisi ’ni gezdikten sonra yaşadıklarını anlatarak başlıyor. Genc kız birkac gun boyunca şarkı soyleyen melekler gorduğunu, gecmişte yaşayan bir rahibenin reenkarnasyonu olduğunu ve kimsenin bilmediği bir kutsal yere doğru cağrıldığını ifade ediyor. Haberin başka bir onemi Stendhal Sendromu ’nun isim annesi, Floransa ’daki Santa Maria Nuova Hastanesi Psikiyatri Şefi Dr. Graziella Magherini ’ye buyuk yer vermesi. Floransa ’yı ziyaret eden pek cok turistin, ortaya cıktıktan sonra iki-uc gun suren gecici nobetler ve panik ataklar dahil bir dizi semptomlar yaşaması Dr. Graziella Magherini ’nin dikkatini cekti. Stendhal ’ın yazdıklarını anımsayarak Stendhal Sendromu ismini secti. Daha sonra, The New York Times ’taki haberin yayımlandığı 1989 ’da La Sindrome di Stendhal adlı kitabında 1977-1986 yılları arasında Floransa ’da hastaneye başvuran 106 benzer vakayı belgeledi. Kitabında, unlu tabloları veya heykelleri inceledikten sonra, yuksek kaygı ve/ya psikotik ataklara yol acan şiddetli duygusal tepkiler sergileyen insanların (bircok Amerikalı dahil) kayıtları bulunuyor.
Stendhal Sendromlu unlu isimler
Dr. Magherini ’nin yayımladığı gercek kayıtlar dışında, gecmişte yaşayan farklı unlu isimlerin Stendhal Sendromu yaşadığıyla ilgili iddialar var.
2005 ’te Brezilyalı bir beyin cerrahı olan Edson AmÂncio, Rus romancı Fyodor Dostoyevski‘nin Basle ’deki muzeye yaptığı ziyarette Hans Holbein ’ın başyapıtı Olu Mesih ’i incelerken Stendhal Sendromu ’nun semptomlarını yaşadığına dair kanıtlar olduğunu one suren bir makale yayımladı. İngiliz Genel Pratiği dergisinin 2010 sayısında Dr. Iain Bamforth, Marcel Proust ’un da bu durumdan muzdarip olduğunu iddia etti ve ayrıca psikolog Sigmund Freud ve Carl Jung ’un Stendhal Sendromu ’nu andıran deneyimler hakkında yazdıklarını ileri surdu.
Kudus, Ravenna ve Floransa
Floransa turistlerin ziyaret ettikleri sırada aklını başından alan tek şehir değil. Dr. Magherini insanların hassas olduğu konularla ilgili guclu duygusal cağrışımlar yapan sanat eserlerine maruz kalma ve seyahat deneyimi birleşince bazı sorunlar tetiklenebileceğini soyluyor. Bircok insan icin kutsal bir oneme sahip Kudus ve İtalya ’nın Adriyatik kıyısındaki Ravenna ’yı ziyaret eden turistlerde de benzer semptomlar gozlemlendiğini ancak Floransa ’da durumun biraz daha farklı olduğunu sozlerine ekliyor. Magherini ’ye gore Floransa ’daki Caravaggio ’ların, Michaelangelo ’ların, Raphael ve Bruneleschi ’lerin tamamen kutsal temaları tasvir etmelerine rağmen birer sanat eseri olarak uyandırdığı duygular daha on planda.
Semptomları Stendhal Sendromu ile benzerlik gosteren Paris Sendromu ise daha cok Paris ziyaretlerinde umduğunu bulamayan Japonlarda gozlemlenen bir turist rahatsızlığı.
Konser cılgınlığının Stendhal Sendromu ile bir bağı olabilir mi?
Macar besteci Franz Liszt icin muzik tarihinin ilk rock yıldızı demek cok yanlış olmaz. Soylentiye gore Liszt konserlerine dinleyicilerin duyguları o kadar coşuyormuş ki bazı dinleyiciler histerik anlar yaşıyormuş. Bu duruma ise Lisztomania adı konulmuş.
Lisztomania ’nın semptomları gunumuzun konser seyircileri arasında rastlanan davranışları bir hayli anımsatıyor. Muziğe veya onu icra eden kişinin seyircide yaşattığı coşkulu duygular baygınlaşana kadar kendilerinden gecmelerine sebep olabiliyor. Benzer semptomları ile Stendhal Sendromu ile bir bağı olup olmadığıyla ilgili bir calışmaya ise rastlanmıyor.
Neden bazı insanlar Stendhal Sendromu yaşıyor?
İşin ilginc yanı yuzlerce belgelenmiş vakaya rağmen Stendhal Sendromu Amerikan Psikiyatri Birliği ’nin Zihinsel Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı ’nda yer almıyor. Daily Telegraph ’taki bir 2010 tarihli bir habere gore İtalya ’daki bir ekip Floransa ’daki Palazzo Medici Riccardi ’deki sanat eserlerini inceleyen turistlerin tepkilerini (kalp atış hızı, tansiyon, solunum hızı vb.) olcerek daha sistematik olarak inceledi. Ancak calışmanın sonucuyla ilgili İngilizce veya Turkce bir kaynağa ulaşılamıyor.
On Psychology and Neuroscience ’taki (Psikoloji ve Sinir Bilim Uzerine) Does Everyone Have Stendhal Syndrome? (Herkeste Stendhal Sendromu Var mı?) başlıklı makalede herkesin hayatında karşı karşıya geldiğinde Stendhal Sendromu ’nda rastlanan semptomları ortaya cıkarabilecek değerleri olabileceği iddia ediliyor. Bu semptomlar kimi insanda dini imgelerle karşılaşınca veya kutsal toprakları ziyaret edince kimi insanda kutsal bir anlam yuklediği kişiler veya onların eserleriyle karşılaşınca ortaya cıkıyor. Zikir cekme anında kendinden gecme anı ve Stendhal Sendromu ’nun yaşattıkları biraz benzerlik gosteriyor.
Haberman ’ın 1989 ’da ulaştığı, o zamanlar New York Universitesi Tıp Merkezi ’nde calışan bir psikiyatrist olan Dr. Reed Moskowitz, Stendhal Sendromu yaşayan insanlara “hayatlarında sanat ve estetiğe yuksek takdiri olan insanları ‘Sanatın Mekkesi ’ne koyuyorsunuz” benzetmesini yapıyor ve sanki yaşadıkları huşunun cok da tuhaf olmadığını ima ediyor. Bununla birlikte Dr. Iain Bamforth kendi makalesinde Mekke ve Kudus gibi kutsal yerleri ziyaret eden bircok hacının yaşadıkları ve Stendhal Sendromu ’nun semptomplarının paralellik taşıdığına dikkat cekiyor. Dr. Maghileri ise bu insanların Floransa vb. yerleri ziyaret ederken bunyelerini aşırı dozda sanata maruz bırakmamaları, sindire sindire gezmeleri tavsiyesinde bulunuyor.