Elinde iPad ’le takılan cocukları gordukce hepimizin ici cız ediyor. Şimdilerde cocukları mahalle aralarında mac yaparken, ya da herhangi bir oyun oynarken pek goremesek de, bizim anılarımız bizlere yetiyor. Onlara kusuz. Bu mahalle macları aklımıza geldiğinde gozlerimiz parıldıyor, icimiz kıpır kıpır oluyor, duygularımız rovaşata cekiyor. Bakalım mahalle maclarındaki mevzular nelermiş, tekrar hatırlayalım ışıldayan gozlerimizi parıldatalım. Buyrunuz:
‘Aldım, verdim, ben seni yendim ’ kapışması başlar ve kazanan en sağlam oyuncuyu secer
En afili kuraldır; topu atan alır!
Bu kuralı FIFA bile değiştiremez; 3 korner 1 penaltı!
Hop! Pis burun vurmak yasak oğlum!
Beşlikten gol yersen namus gider; aman dikkat!
Top kiminse en afili odur, en kıyak oyuncuları o kapar…
Ayrıca annesi eve cağırırsa, ‘atan galip ’ kuralı devreye girer, mac biter
Kar eldiveni varken kimin ihtiyacı olur gercek kaleci eldivenine?
Topu ayağıyla sektiren cocuk cool, diziyle sektiren cocuk eziktir
Mac sırasında topu kapıp, herkesi calımlayan mahalle abisine gıcık olunur
Topu camura atmayın diyoruz ya!
Macın tam ortasında biraz dinlenmek istiyorsan kaleye gecmeye ne dersin?
Bu arada kesinlikle ‘keserim topunuzu, gidin başka bir yerde oynayın ’ diyen emekli amca vardır
Minyatur kalede penaltılar kaleye ters donulup topuk vuruşuyla atılır
Penaltı noktasını belirlemek icin kaleden dokuz adım sayılır, bazı kurnazlar dev adımlarla sayar; adamı cıldırtır
Arabanın altına top kacarsa, olimpik bir edayla yere kayılır top tek ayakla cıkarılır
‘Direk ustu ’ diye bir şey vardır, taştan kalelerin tam uzerindedir ama sadece cocukların gorebildiği bir ust direktir
Kaleden kaleye gol atarsan hic sevinme; cunku kaleden kaleye gol olmaz
Hopppp, macı durdurun beyler; teyze geciyor!