
Hulusi Baba ’sız koskoca 23 sene gecirdik. Yani 90 ’lı yıllar ve sonrasında doğan kişiler, Hulusi Kentmen ’i onun vefatından sonra tanıdı. Fakat ne zaman televizyonu acsak mutlaka bir filmiyle karşılaştığımızdan olsa gerek, onun olumunu kabullenmek cok daha zor.
O yalnızca sinemanın değil; herkesin babası, dedesi, amcası, abisi… Yeşilcam ’ın en sert gorunen ama aslında en sevecen dedesinin bugun doğum gunu. Bizler de, hepimizin cocukluk anılarında mutlaka yer kaplayan Hulusi Dede ’yi daha yakından tanıyalım istedik.
1. Korfezde yaşamanın getirdiği deniz sevgisi ile Deniz Kuvvetleri ’nde astsubaylık yaptı Hulusi Baba onceleri
Bulgaristan ’ın Tirnovo kentinde dunyaya geldi Hulusi Kentmen, bir asırdan da once, 1912 yılında. İzmit Korfez ’de gecirdi cocukluğunu, “Yavuz” diye bahsettiği milli gemimiz, sularda yaralı yatar iken. Orta 1 ’e gittiği sene sınıfın yarısından coğu denizci olmak istiyordu. Hulusi Baba durur mu? Hem babadan da bir balıkcılık hobisi de geliyordu zaten. Denizlerde subaylık yaptı yıllarca. Âşıktı yosunun kokusuna. Fakat sonra karaya atandı. İşte tiyatro hikÂyesi de bu donem başladı zaten.
2. “Ya bu adam hep gelip bizim oyunları izliyor, oyunumuzda da oynasın” cağrısı ile halkevlerinde tiyatroya adım attı
Karadaki gorevinin başlamasıyla beraber, işleri saat 14.00 gibi bittiği icin, Hulusi Baba halkevlerinde tiyatro oynayan arkadaşlarının provalarını izlemeye gidiyordu. Tiyatro izlemekten muazzam keyif alıyordu. Zaten ilkokul cağlarında kendisi de tiyatro oynamıştı. Bir gun halkevindeki oyunlardan birinin kadrosunda bir kişilik acık oluştu. Oyunun yonetmeni, Hulusi Kentmen ’i provalarda surekli goruyordu seyirci koltuğunda. “Gelsin, o oynasın bu rolu” dedi. İşte Hulusi Baba ’nın o sahneye attığı adım, beraberinde bircok tiyatro oyununu ve bizim izlerken inanılmaz keyif duyacağımız yuzlerce filmi getirecekti. Ayrıca reklam filmlerinde de rol aldı.
3. Yeşilcam ac kollarını, tonton mu tonton bir isim sana geliyor: “Senede Bir Gun” ile filmi ile sinemaya geciş
Aslında internetteki tum mecralarda ilk filminin “Surtuk” (1942) olduğu yazıyor fakat Hulusi Kentmen kendi roportajında sinemada rol aldığı filmin “Senede Bir Gun” olduğunu soylediği icin, bizler de boyle yazmayı uygun gorduk. Bu filmin adını duyunca aklınıza hemen 1971 yılında cekilen, Hulya Kocyiğit ve Kartal Tibet ’in başrollerini paylaştığı film gelse de, Hulusi Kentmen ’in ilk oynadığı film 1946 yılında o zamanların en guzel kadınlarından biri olan Cahide Sonku ve Suavi Tedu ’nun başrolde oynadığı filmdi.
İhsan İpekci ’nin yazmış olduğu bu oyku, sinemaya 3 kez uyarlandı. Yani bir de 1965 yılında Selda Alkor ve yine Kartal Tibet ’in başrolde oynadıkları var. Hulusi Kentmen ise bu 3 filmde de yer aldı. Film konu itibariyle, bir turlu kavuşamayan Emin ve Nazlı ’nın cok acıklı aşk hikÂyesini anlatıyor. Hulusi Kentmen de burada Nazlı ’nın babası rolunde; Yanbolulu Hilmi Efendi.
4. Fabrikator, komiser, bahcıvan, hÂkim… Fotr şapkası, ropdoşambırı ile aklımıza kazındı ve hep “iyi” rolundeydi
Adile Naşit(listelist.com/unutulmaz-oyuncu-adile-nasit) ’in eşi, Gulşen Bubikoğlu (listelist.com/gulsen-bubikoglu-kimdir), ’nun kaptankumandan amcası, Halit Akcatepe ’nin babası, Tarık Akan ’ın kayınpederi, Yumurcak ’ın dedesi ve daha neler neler… Bir insan bu kadar cok film ceker de, hepsinde de “iyi”yi mi oynar? Hulusi Baba gibi tontiş bir insansa, evet. Zaten kendisi de diyor, “benim tipim hep iyi rolunde olmaya musaitmiş” diye. Biz onu birbirinden başka ama hepsinde bize o sevecenliği yansıttığı rollerde tanıdık.
5. “Bir kere kotu adam rolu oynadım, onu da elime yuzume bulaştırdım.” E senden kotu adam olabilir mi Hulusi Amca yahu?
Olabilemez. Hulusi Kentmen ne kadar iyi bir oyuncu olursa olsun, bir insana iki tokat dÂhi atsa sonra kucaklayıp da sevecekmiş gibi duruyordu her an.
6. Ah Nerede, Evcilik Oyunu, Yumurcak, Alev Alev, Kınalı Yapıncak, Oyun Bitti… 45 yılda 500 tane film cektiği icin, birlikte rol almadığı Yeşilcam oyuncusu neredeyse yok Filmlerin sayısı her yerde değişiyor tabi ama izlediğiniz Yeşilcam filmlerini bir duşunun, hakikaten Hulusi Baba coğunda yer alıyordur. Eminiz oynadığı oyuncuların iclerinde onu sevmeyeni de yok. Onu anlatırken hepsi, yuzleri gulumseyerek bahsediyorlar roportajlarda. “Ekranda nasılsa, kendi hayatında da oyleydi” diyorlar.
7. “Yıllarca hep zengin fabrikator baba rolunu oynadım. İşin en acıklı kısmı…
…butun gun zengin baba rolunu oynayıp cekim bittiğinde eve gitmek icin soğukta, koşedeki durakta dolmuş beklemem olmuştur.” diyerek zamanında sinema sanatcılarının cok da refah icinde yaşamadıklarını gostermişti.
8. Fotoğrafı bile yeter be! “Bitirimler Sosyetede” filminde Hulusi Kentmen sadece duvarda asılı fotoğrafıyla yer aldı Kadir İnanır ve Kartal Tibet ’in oynadığı filmde, ikisinin babasının aynı kişi cıktığı sahnede, babaları duvarda fotoğrafı asılı duran Hulusi Kentmen ’di. Sadece fotoğrafını gormek bile izlerken bizi mutlu etmişti.
9. Tatlı-sert erkek tavrıyla halk dilimize “Hulusi Kentmen gibi” deyimini kazandırdı https://www.youtube.com/watch?v=ET0ucT_ZnsU
Cok otoriter bir babayı oynadığı rollerde bile Hulusi Baba hicbir zaman o “korkutucu” etkiyi vermedi bize. Cunku her ne kadar sert baksa da, aslında yapı itibariyle cok tatlı bir insan olduğu her hÂlinden belliydi. Bunu ifade etmek icin de “tonton” kelimesi cok kullanıldı onun icin.
10. Aslında gercek sesini hic duymadık, onu seslendiren kişi Kemal Erguvenc ’ti
Bazen de Rıza Tuzun.
11. Vay, vay, vay; Hulusi Dede ’ye gel! Fotoğrafcılıkla ilgileniyordu ve Hulya Kocyiğit ’in sahnesinde keman caldı
Gorduğunuz uzere, Hulusi Kentmen ’in on parmağında on bir marifet.
12. 1956 model Ford Fairline marka ustu acık arabasını canı gibi sever, hatta elinde bezle dolaşıp habire temizlerdi
Filmlerde birlikte oynadığı herkes ama herkes, Hulusi Kentmen ’in arabasını ne kadar cok sevdiğini bilirdi. İnanılmaz bir tutkusu vardı ona karşı. Arabasındaki en ufak lekeye bile tahammulu yoktu. Bu yuzden “canı gibiydi” diyorlar tarif ederken. Birlikte rol aldığı oyuncular o arabaya binememişler bile duyduğumuz kadarıyla. İzzet Gunay ’ın yorumuna gore; Hulusi Baba bu arabanın direksiyonuna gectiğinde kendini başka biri gibi hissederdi.
13. Torunu olunmak istenen unlu: Siz de kucuk yaşlarda, Hulusi Kentmen ’i izlerken “Yaaa keşke benim dedem olsaydı” dediniz mi?
Pos bıyıklarınızı seveceksiniz, size bi sert bakacak ama bileceksiniz ki yureği yumuşacık. Cok tatlı olmaz mıydı ya? Sırtında falan da gezdirirdi kesin. İşte aynı hayallere Şebnem Bozoklu da dalmış olacak ki, kucukken Hulusi Kentmen ’in onun dedesi olmasını cok istiyormuş. Olmuş da. Aaaaa, nasıl mı? AZ SONRA… Yani bir sonraki maddede