
1992 yapımı olan Baraka isimli belgeselin devamı niteliğinde bir yapım olan Samsara, 25 ayrı ulkede, cekimleri 5 yıl suren son derece etkileyici bir belgesel.
Bir taraftan geleneklerin yani “gericiliğin” diğer yandan da teknolojinin ve yeni uretim araclarının, yani modernin arasında sıkışan bir dunya belgeseli. Merkezinde insan olmasına karşın dunya belgeseli denmesinin sebebi doğanın da bu dongude hissettiği buhranı iyi sezdirmiş olmasıdır. Zaten “samsara” kelimesinin sanskrit kokendeki anlamı da “dunya” demektir. Farklı Asya inanclarında da; yaşam, doğum, olum, yeniden doğuş, yok oluş gibi anlamları vardır.
En carpıcı olan tarafı, bu kadar keskin mesajları olan bir belgeselin bunu bir anlatıcı ya da herhangi bir yorum yapmadan başarabilmiş olması. Biz sadece belgeselden etkileyici birkac kareyle kucuk bir on izleme sunmak istedik. Belgeselin tamamamını izlemenizi de şiddetle oneririz.
Filmde yaklaşık 10 rahibin kum taneleriyle oluşturduğu “Mandala” ismi verilen boyama sanatını goruyoruz Binbir emekle yapılan calışmanın sonrasında kendi elleriyle bir cırpıda bozulması “yok oluş”a atıf yapıyor Aslında hic var olmayan sınırlar arasında nasıl da nefes bile alamayacak kadar sıkıştığımız sezdiriliyor Doğa katliamının en onemli nedeni; insanın doğayı oldururken taammuden cinayetten yargılanmayacak olması Doğanın koruyucu yasaları olmaması, ya da bir tokat attığımızda doğanın karşılık veremiyor olması… Ama bu tamamen bir yanılsamadan ibaret. Cunku intikam soğuk yenen bir yemektir Ve doğanın calışma sistemi de bu şekilde işler. Doğada her şey belirli bir ahenkte ilerler Doğanın acelesi yoktur. Aynı şekilde intikamını alırken de acele etmez. Ama intikamı zalimdir Siz tabiattan ozgurluğunu, doğallığını alırsınız O ise sizden daha fazlasını… 25 farklı ulkede cekilmiş belgeselde Turkiye ’den kareler gormek de mumkun “Ben zaten hep belgesel izlerim” derken ciddi olan arkadaşlarımız varsa şiddetle oneririz