
Victor Hugo Biyografisi En bilinen romanları “Sefiller” ve “Notre Dame ’ın Kamburu”dur. Victor Hugo, Fransa tarihinin en calkantılı gunlerinde, Franche-Comté bolgesinde, 26 Şubat 1802 de, Besancton, Doubs ’ta Joseph Léopold Sigisbert Hugo ile Sophie Trébuchet ciftinin ucuncu oğulları olarak doğdu. Tam adı Victor Marie Hugo ’dır. 1798 doğumlu Abel Joseph Hugo ile 1800 doğumlu Eugène Hugo isimlerinde iki ağabeyi vardı. Liseyi bitirdikten sonra kendini tumuyle edebiyata adadı.
1824 yılında Fransız coşumcularının (romantikler) yayın organı olan La Muse Francaise dergisini kurdu. 1827 ’de de Cromwell isimli oyununu yazmıştır. 1830-1843 arasında en verimli donemlerinden birini yaşadı. 1930 ’da Hernani isimli oyunuyla buyuk bir cıkış yaptı, hem ulkede hem de dunya capında tanınan bir isim haline geldi.
1831 yılında “Notre Dame ’ın Kamburu” isimli ilk romanını yazdı. 1841 ’de Fransız Akademisi ’ne secilen Hugo, 1845 ’te de Soylular Meclisi ’ne aday gosterildi. III.Napolyon ’un başta olduğu donemde, (1852 - 1855)de Jersey ’de ve 1870 ’te Fransa‘ya donene kadar da Gurnsey ’de surgunde yaşadı.
Babası, Napolyon Bonapart'un ordusunda general olarak gorev aldı ve imparatorun parlak doneminde onemli gorevlerde bulundu. Babası sayesinde Yurt dışına seyahatlere cıktı ve babası Madrid'te valilik yaptı. Hugo, annesi ve babası arasındaki sorunlar nedeniyle babasının yanında yaşamak zorunda kaldı. Hugo cocukluğunda babasının mesleği nedeniyle Alplerden Akdeniz ’e varana kadar pek cok farklı yer gormuş. Eğitiminin ilk yıllarını İspanya ’daki bir aristokrat okulunda tamamladı. Soylu olmadığı icin aristokrat arkadaşları tarafından dışlandı, bu ileriki zamanlarda onun siyasi goruşlerini etkiledi. Henuz kucuk bir cocuk olmasına rağmen, yaşadıkları yuzunden aristokratlara karşı antipati duymaya başladı. Mezun olduktan sonra Paris Hukuk Fakultesi ’ne kaydolmuş fakat hem ulkedeki karışıklık hem de ailesinin maddi durumu nedenlerinden dolayı eğitimini tamamlayamadı. Universite eğitimini yarım bıraktıktan sonra edebiyata yoneldi. Yazdığı şiirler kraliyet tarafından beğenilince, duzenli bir maaşa bağlanarak maddi sorunları cozulmuş oldu.
Victor Hugo ’nun evlenmesini onaylamayan annesi Sophie, 1821 ’de olunce on altı ay sonra Victor Hugo ile cocukluk aşkı olan Adèle Foucher 1822 yılında evlendi. Ciftin ilk cocukları Leopold, doğumdan sonra fazla uzun sure yaşayamadı. Bir sene 1824 ’de sonra doğan kızlarına, Leopold ’un adını yaşatmak icin Leopoldine adını verdiler. Onu 4 Kasım 1826'da doğan Charles, 28 Ekim 1828'de doğan Francois-Victor, ve 24 Ağustos 1830'da doğan Adèle takip etti. Leopoldine, Victor Hugo ’nun en sevdiği kızıydı ancak ne yazık ki o da henuz 19 yaşındayken, 1843 yılında evlendikten kısa bir sure sonra cıktığı gemi yolculuğunda boğularak oldu. Kocasıyla birlikte Seine Nehri uzerinde gemi yolculuğu yaptıkları sırada gemi alabora oldu. Nehre duşen Leopoldine, suda batmaya başladı. Onu kurtarmaya calışan eşi Charles Vacquerie de aynı kazada hayatını kaybetti. Victor Hugo kızının vefat haberini gunluk bir gazeteyi okurken haberlerden oğrendi. Ani bir olum haberini hic ummadığı bir anda son derece surpriz bir şekilde alan Victor Hugo, bu olay uzerine psikolojik bunalıma girdi. Kızının ardından ona hitaben defalarca şiirler yazdı.
Yaşadığı sarsıntı ve kederi yazdığı À Villequier şiirinde betimledi, Sonraları da kızının yaşamı ve olumuyle ilgili bircok şiir yazdı. Bir biyografi yazarına gore de bundan asla vazgecmedi. En unlu şiiri Demain, dès l'aube kızının mezarına yaptığı bir ziyareti anlatır.
1848 yılında ulkeyi etkisi altına alan devrim ideolojisinin etkisiyle yukselmeye başlayan olaylar sırasında, Victor Hugo da ozgurluğun etkisine kapılarak Cumhuriyetcilik akımını desteklemeye başladı.
3 yıl sonra III. Napolyon ’un 1851 yılının sonunda gercekleştirdiği askeri darbe sonrası, sınır dışı edildi. Once Bruksel ’e giderek bir sure orada kaldı. Ardından Channel Adaları ’na gecti. 1852'den 1855'e kadar Jersey'de yaşadı. 1855'te 15 yıl yaşayacağı Guernsey'e taşındı. 1859 ’da III. Napolyon tarafından cıkartılan genel af yasasıyla Fransa ’ya donmesinin onunde hicbir engel kalmadı. Ancak o yine de Guernsey ’de kalmayı tercih etti. Channel Adalarında iken bu donemde başyapıt niteliğindeki unlu romanı “Sefiller”i 1862 yılında yazdı.
Fransa ’nın Prusya ile yaptığı savaşta yenilmesinin ardından III. Napolyon iktidarı kaybetti. III. Napolyon ’un devrinin bitmesinden ve cumhuriyetin kurulmasının ardından Victor Hugo 1870 yılında Fransa, Paris ’e dondu. Ulkesinde bir kahraman gibi gorulen Victor Hugo, buna rağmen Ulusal Meclis ’e secilmedi. Paris, Prusya Devleti tarafından sarıldığı esnada aclıktan olmemeleri icin halka, Paris Hayvanat Bahcesi ’ndeki hayvanlar kesilerek dağıtılıyordu. O gunlerini yazdığı gunlukte, bilmediği hayvanların etlerini yediklerini yazmıştı.
Victor Hugo, yaklaşık 6 yıl sonra oluşturulan yeni Senato ’ya secildi. Yaşı hayli ilerlemiş olan unlu yazar, 2 yıl sonra felc gecirdi. Victor Hugo o donemlerde sanatcıların telif haklarının korunması icin yurutulen kampanyalarda hep başrolde oldu. Gerekli telif hakları yasası, onun calışması sonucu mecliste kabul eldi. Ayrıca idam cezalarının kaldırılması icin ceşitli faaliyetler ve kampanyalar duzenledi. Bu calışmaları da başarılı oldu ve hem Cenova ’nın hem Portekiz ’in hem de Kolombiya ’nın anayasalarından olum cezaları cıkartıldı.
1872 yılında daha once evlenmek icin Amerika ’ya kacan kızı Adèle akıl sağlığını yitirmiş bir vaziyette geri donmuş. Ve bu hikaye 1975 yapımı The Story of Adele H. İsimli filmin ilham kaynağı olmuş. 1871 ve 1873 ’te ise iki oğlunu da kaybetmenin acısını yaşamış. 1876 ’da yeni oluşturulan senatoya secilen Victor Hugo, buradaki uyelerle anlaşamayarak kısa sure sonra gorevinden istifa etmiş.
1868 yılında eşi Adele ’yi kaybetti. 1833 yılında başlayan ve 50 yıl boyunca suren yasak aşkı sadık metresi Juliette Drouet de 1883 yılında olmuş.
83 yaşına geldiğinde ise zaturre rahatsızlığı cekiyordu. İyice yaşlanmış olan vucudu bu ağır darbeye daha fazla dayanamayarak 22 Mayıs 1885 ’te iflas etti. Emile Zola ve Alexandre Dumas (Baba) ile aynı mezarlıkta yatmaktadır.
Victor Hugo, 83 yaşındayken 22 Mayıs 1885 tarihinde, Fransa ’nın başkenti Paris ’te oldu. Paris ’te duzenlenen cenaze torenine iki milyondan fazla seveni katıldı.
Victor Hugo'nun kelimenin tam olarak olgun denilebilecek ilk kurgu eseri 1829'da basıldı. Bu eserde Hugo'nun daha sonraki işlerinde de değineceği toplumsal vicdanı keskin bir bicimde inceleniyordu. Le Dernier jour d'un condamné (Bir İdam Mahkumunun Gunluğu) isimli bu roman Albert Camus, Charles Dickens ve Fyodor Dostoyevski gibi yazarlarda derin bir etki bırakmıştır. Fransa'da idam edilen gercek bir katilin anlatıldığı kısa oyku Claude Gueux 1834'de basıldı. Bu hikÂye bizzat Hugo tarafından sosyal adaletsizlik uzerine başyapıtı Sefiller romanının oncusu kabul edilir.
ESERLERİ :
Şiirler:
Odes et poésies diverses (1822; Odlar ve Ceşitli Şiirler)
Nouvelles Odes (1824; Yeni Odlar)
Odes et Ballades (1826; Odlar ve Baladlar)
Les Orientales (1829; Doğulular)
Les Feuilles d ’automne (1831; Sonbahar Yaprakları)
Les Chants du crépuscule (1835; Şafak Turkuleri)
Les Voix intérieures (1837; Gonulden Sesler)
Les Rayons et les Ombres (1840, Işınlar ve Golgeler)
Les ChÂtiments (1853; Azaplar)
Les Contemplations (1856; Duşunceler)
La Légende des siècles (1859, 1877, 1883; Yuzyılların Efsanesi)
Les Chansons des rues et des bois (1865; Sokak ve Orman Şarkıları)
L ’Année terrible (1872; Korkunc Yıl)
L ’Art d ’être grand-père (1877; Buyuk Baba Olma Sanatı)
Le Pape (1878)
La Pitié suprême (1879)
L ’Âne (1880)
Religions et religion (1880)
Les Quatre Vents de l ’esprit (1881; Usun Dort Ruzgarı)
La Fin de Satan (1886; Şeytanın Sonu)
Toute la Lyre (os 1888, 2 dizi; 1893, 1 dizi; Butun Lir)
Dieu (1891; Tanrı)
Les Années funestes, 1852-1870 (os 1898; Uğursuz Yıllar: 1852-1870)
Romanlar:
Han d ’Islande (1823; İzlanda Hanı)
Bug-Jargal (1818)
Nişanlıya Mektuplar (1821)
Le Dernier Jour d ’un condamné (1829; İdam Mahkûmunun Son Gunu)
Notre-Dame de Paris (1831; Notre Dame ’ın Kamburu)
Claude Gueux (1834)
Les Misérables (1862; Sefiller)
Les Travailleurs de la mer (1866; Deniz İşcileri)
L ’Homme qui rit (1869; Gulen Adam)
Quatrevingt-treize (1874; Doksan Uc İhtilali)
Oyunlar :
Cromwell (1827)
Amy Robsart (1828)
Hernani (1830; Hernani)
Marion de Lorme
Le roi s ’amuse (1832; Kral Eğleniyor)
Lucrèce Borgia (1833)
Marie Tudor (1833)
Angelo, tyran de Padoue (1835; Padova Tiranı Angelo)
Ruy Blas (1838; Ruy Blas)
Les Burgraves (1843; Derebeyler)
ThéÂtre en liberté (1886; Ozgurlukte Tiyatro)
Victor Hugo ’nun Mukemmel Vecizeleri:
Yumuşak olma ezilirsin, sert olma kırılırsın.
Zeka, karımdır. Hayalgucu, metresimdir. Hafıza, uşağımdır.
İyi olmak kolaydır, zor olan adil olmaktır.
Olmek birşey değil. Korkunc olan yaşamamaktır.
Affetmek, iyi insanların intikamıdır.
Guzellik tektir, cirkinlik bin turludur.
Bir sevgilisi olan kadın melektir, iki sevgilisi olan kadın canavardır, uc sevgilisi olan kadın, kadındır.
Fakirlik, insanın sozde dostlarını uzaklaştırır.
Zamanı gelmiş bir fikir, dunyadaki butun guclerden ustundur.
Gercekten mutlu olmak icin mutluluğa sahip olmak yetmez. Onu haketmek gerekir.
İnsanlarda eksik olan guc değil iradedir.
Kadını guzel yapan Tanrı, sevimli yapan ise şeytandır.
Duşunceye dalmış adam işsiz değildir. Gorunen iş vardır, bir de gorunmeyen iş.
Orduları durdurmak mumkundur, fikirler ise durdurulamaz.
Birşey olmayı değil, birisi olmayı amac edinin.
Zorluk adam eder, bolluk hayvan eder.
Calışmak, ucup gidebilecek bir alışkanlıktır; bırakması kolay, yeniden başlaması zordur.
Victor Hugonun romantik akım ile kaleme aldığı bir şiiri:
Ağlamak İcin Gozden Yaş mı Akmalı?
Ağlamak icin gozden yaş mı akmalı?
Dudaklar gulerken, insan ağlayamaz mı?
Sevmek icin guzele mi bakmalı?
Cirkin bir tende guzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı?
Hasret; ozlenenden uzak mı kalmaktır?
Ozlenen yakındayken hicran duyulamaz mı?
Hırsızlık; para, mal mı calmaktır?
Saadet calmak, hırsızlık olamaz mı?
Pembe bir gonca iken gul dalında solmaz mı?
Oldurmek icin silah, hancer mı olmalı?
Saclar bağ, gozler silah, guluş, kurşun olamaz mı?