Gunde kac kez aynaya bakıyorsunuz? İngiltere ’de yapılan bir araştırmaya gore kadınlar gunde ortalama 70 kere aynaya bakıyor. Bu sayı kadınlar icin şaşırtıcı değil. Hepimiz biliyoruz ki makyaj yaparken, kıyafet denerken, sac yaparken ve ozellikle fotoğraf cekilirken aynaya bakıyoruz. Ve yine hepimiz hemfikiriz ki hicbirimiz gercek hayatta aynada gorunduğumuz gibi değiliz. Kucuk de olsa arada farklılıklar oluyor. Peki aynada farklı gorunmemizin sebepleri neler? İşte herkesin bilmek isteyeceği ve oğrendikten sonra “vay be” diyeceği sebepler…
1. Aynadaki goruntumuz bizi ters ceviriyor
Aynaya baktığımızda gorduğumuz şey aslında kendi goruntumuzun aynısı değil, yansımamız. Aynada gorulen yansıma, goruntumuzun ters cevrilmiş hali. Her gun aynaya baktığımız icin bu cevrilmiş goruntuye alışırız. Yani bu goruntu biz değiliz yalnızca goz alışkanlığı olduğu icin yadırgamıyoruz!
2. Aynada beğenmediğimiz yerlere, direkt mudahale edebiliriz
Aynaya bakarken direkt kontrol edebileceğimiz noktalar var. Orneğin sacımızı veya pozumuzu beğenmedik, fotoğraf cekilmeden once bunlara direkt mudahale edebiliriz. Ve sonrasında fotoğrafta daha guzel cıkmamız icin her şey tamamlanmış olur. Coğunlukla fotoğraf cekildikten sonra fotoğraflarımıza bakıyoruz bu yuzden poz verme hilelerini kullanabiliriz. İyi bir fotoğraf icin en iyi acılarınızı bilmek onemli!
3. Işıklandırma onemli
Beyinlerimiz aynaya baktığımızda aydınlatma farklılıklarını fark etmeyeceğimiz şekilde calışır. Beynimiz otomatik olarak normal olan oymuş gibi algılar ancak kameralar boyle değil. Bu yuzden fotoğraflarda her ışığa dikkat etmeliyiz. Kamera butun ışığı, renkleri, golgeleri yakalar ve fotoğrafta buyuk rol oynar. Fotoğrafcıların dediği gibi “Işık yapabilir de kırabilir de!”
4. Suratımız asitmetrik
Suratımız sandığımızın aksine kesinlikle simetrik değildir. Suratınızı katlamayı deneyin ve karşılaştırın. Orneğin gozunuz diğer gozunuzle aynı mesafede mi duruyor ya da kulaklarınız? Karşılaştırdığınızda siz de goreceksiniz her şey birbirinden farklı. Ancak biz kendimize bircok farklı acıdan baktığımız icin genellikle suratımızın simetrik olduğunu duşunuruz. Bu yuzden aynada guzel gorunsek de fotoğraflarda oyle cıkmayabiliriz.
5. Fotoğraflarda cevre baskısı var
Araştırmacı Nolan Feeney, bu konuda yaptığı bir acıklamada insanların kendilerini guvenli hissettikleri ortamlarda aynaya baktıklarını ancak dışarıda fotoğraf cekilirken kendilerini guvensiz hissettiklerini soyler. Dışarıda herhangi bir kafe veya restorandayken ya da yalnızca eğlenmeye cıkmışken yuzumuze yapay bir gulumseme koyup fotoğraf icin poz veriyoruz ve fotoğrafları sosyal medyada paylaştığımız icin uzerimizdeki baskı cok daha fazla oluyor. Kamera onunde her zaman doğal olmaya calışın, sonuclar daha iyi olacak!
6. Aynada az detay goruyoruz
Fotoğraflarda yuzumuzdeki en kucuk ayrıntıları goruruz fakat aynada durum boyle değil. Aynada cok fazla detay gormeyiz ve aynaya baktığımızda yalnızca burun, goz, ağız, dudak gibi belirli bolgelere odaklanırız, bu bolumlere dikkat ederiz. Ancak hepsinin birleştiğinde nasıl gorunduğune cok fazla dikkat etmeyiz. Fotoğraf icin poz verirken ise yuzumuze, gozumuze, sacımıza, duruşumuza kısacası kucuk detaylara dikkat ederiz. Bu yuzden aynada kendimizi daha guzel hissederiz. Kendinizi ayna onunde keşfetmek fotoğraflarda daha guvenli hissetmenizi sağlayabilir.
7. Gercekte olduğumuzdan daha cekici olduğumuzu duşunuyoruz
Chicago Universitesi ’nde yapılan bir araştırma, insanların gercekte olduklarından daha iyi gorunduklerini duşunme eğiliminde olduklarını ortaya koydu. Bu araştırma icin katılımcıların en guzel ve en kotu cıktıkları fotoğraflar secildi ve katılımcılara hangi fotoğrafta daha gerceğe yakın gorunduklerini sordu. Katılımcılar objektif olmak yerine en guzel ve cekici cıktıkları fotoğrafı secti. Aynalara fotoğraflarımızdan daha cok bakıyoruz ve aynadaki goruntumuz beynimizi kandırır bu yuzden gercek fotoğraflar garip gorunur. Bu cirkin biri olduğumuz anlamına gelmez yalnızca kendinizi aynada da fotoğraflarda da keşfetmelisiniz.