
Vejetaryen; et, balık ve kumes hayvanlarını tuketmeyenlere denir. Vejetaryenler tercihe bağlı olarak sut ve sut urunlerini de tuketmezler. Ancak bunların sağlığa hem olumlu hem de olumsuz yanları vardır. Bircok hastalığın oluşumunu engelleyen vejetaryen beslenme şeklinin aynı zamanda sağlık acısından birtakım sakıncaları da bulunuyor. Orneğin et, balık ve tavuk urunlerini tuketmemek vucutta demir eksikliğine yol acarken aynı zamanda icerisindeki bakteriler vucuda girmediği icin kanser riskini de azaltır. Tammi Jonas da uzun yıllardır vejetaryen olan bir kadın ancak hamileliğinde bu beslenme şeklinden tamamen vazgecerek değişti. İşte bakalım bir vejetaryen nasıl kasap oldu?
49 yaşındaki Tammi Jonas, Avustralya ’nın Victoria eyaletinde bulunan Eganstown kasabasında yaşıyor
Tammi, donemin meşhur kitabı “Hayvan Ozgurleşmesi”ni okuduktan sonra hayvanlara bu denli kotu davranılmasına sinirlenerek vejetaryen oldu
“Hayvan Ozgurleşmesi”, 1975 yılında Avustralya filozofu Peter Singer tarafından yazılan ve hayvanlara nasıl işkence edildiğini, nasıl deneylerde kullanılarak oldurulduğunu anlatan bir kitap. Tammi de bu kitabı okuduktan sonra vicdanı rahat etmedi ve vejetaryen oldu.
10 yıl boyunca hic et yemeyen Tammi, ucuncu hamileliğinde vitamin takviyeleri almasına rağmen vucudu kansız kaldığı icin butun beslenme duzenini değiştirdi
İlk iki hamileliğinde bir problem yaşamayan Tammi, ucuncu kez hamile kaldığında tehlikeli boyutta anemi (kansızlık) hastalığı olduğunu oğrendi ve butun alışkanlıklarını değiştirdi.
Hamileliğinde canı hamburger ceken Tammi, buna karşı gelemeyerek hamburgerden bir ısırık aldı ve daha sonra et yemeyi hic bırakmadı
Tammi, “Bir gun işteydim ve duşundum: Bir hamburger her şeyi duzeltebilir.”
Tammi et yemeye kumes hayvanlarının etiyle başladı ve ardından beslenme duzenine haftada bir kırmızı et ekledi
Tammi, ilk olarak domuz eti ve tavuk eti yiyerek vejetaryenliğini bozdu ardından da sığır ve kuzu etini diyetine ekledi.
Hayvan eti tuketmenin yanlış olmadığını duşunen Tammi, etlerini nereden aldığına oldukca dikkat ettiğini belirtti
Etleri alacağı yerlerde hayvanlara iyi muamele edildiğini biliyordu ve bu yuzden tanıdığı, bildiği yerlerden et alıyordu.
Avustralya ’ya taşınmadan once Amerika ’nın Oregon eyaletinde yaşayan Tammi ve eşi etlerini oradaki guvenilir bir ciftlikten alıyordu
Avustralya ’ya taşındıklarında ise eşiyle bir araştırma yaparak kendi ciftliklerini oluşturabileceklerine karar verdiler
Tammi ve eşinin oluşturduğu ciftlikteki amac, insanlara uygun şartlarda yetiştirilen hayvanlar sunmak ve kendi etlerini uretmek
Tammi, beslenme duzenine eti soktuğu icin guvenilir bir yerden et yemeliydi ve bu ancak kendi ciftliğini kurarak olabilirdi. Tammi, etlerin nasıl kesileceğine ve işleneceğine dair eğitimler aldı ve işlere başladı.
Şimdilerde Tammi ve eşi Stuart, Avustralya ’da “Jonai Farms ve Meatsmiths” adlı ciftliklerini işletiyorlar
Tammi, ciftliklerindeki hayvanların doğal ortamlarındaki gibi ozgurce hareket ettiklerini ve onlara asla işkence edilmediğini soyluyor.