Suleyman Apaydın Biyografisi “YIKIN HEYKELLERİMİ” adlı şiiri ile meşhurdur. Suleyman Apaydın, 1944 Yılında, Giresun, Dereli kazasının Calca koyunde doğmuştur. İlk ve orta oğrenimini Giresun ve Samsun'da tamamladı. Giresun Lisesinden mezun olduktan sonra 1963 yılında girdiği Ankara Erkek Teknik Yuksek Oğretmen Okulunda Torna tesviye bolumunde okuyup 1967 yılında bitirerek Sinop Endustri Meslek Lisesi'ne meslek dersleri ve Torna tesviye atolyesi oğretmeni olarak atandı.

Suleyman Apaydın, 1971-1973 yılları arası 112. donem Topcu asteğmen olarak askerliğini Ağrı'da yaptı. Askerlik donuşu Trabzon Endustri Meslek Lisesine atandı ancak, 1973 yılının eylul ayında gorevinden istifa ederek Almanya'ya gitmiştir. Halen Almanya'nın Nurnberg şehrinde bir meslek okulunda oğretmenlik yapmaktadır. 1976 yılında Almanya'nın Nurnberg şehrinde (NFTT) “Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu”nun kuruculuğunu yaptı. Necati Cumalı ’nın NALINLAR adlı oyunu ile perdelerini ilk oyuna actı. Bu tiyatro Almanya ’da ilk Turk tiyatrosu olma ozelliğini taşımaktadır.
Almanya, Nurnberg'te NFTT (Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu) Yonetmeni olarak gorev yapan Suleyman Apaydın, cocuklar ve yetişkinlere yonelik tiyatro kursları vermektedir.
Şiirleri bircok dergide ve antolojide yayınlanan Suleyman Apaydın'ın henuz yayınlanmış şiir kitabı yoktur.
1968 tarihinden beri evli olan Suleyman Apaydın, halen Almanya, Nurnberg'te yaşamaktadır.
Yonettiği Tiyatro Oyunları :
Ağaclar Ayakta Olur: Alejendro Cazona - Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu
Eski fotoğraflar: Dincer Sumer - Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu
Deryagulu: Necati Cumalı - Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu
Toroscanavarı: Aziz Nesin - Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu
Lutfen kızımla Evlenir misiniz?: Muzaffer İzgu - Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu
Hulleci: Reşat Nuri Guntekin (oyuncu) - Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu
Kart Horoz : Sadık Şendil - Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu
Tersine Donen Şemsiye : Sabahattin Kudret Aksal - Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu
Bir Cift Yun Corap : Muzaffer İzgu - Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu
Eşeğin Golgesi : Haldun Taner - Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu
Uzak dunyalar : Hidayet Sayın - Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu
Nalınlar : Necati Cumalı - Nurnberg Fuhrt Turk Tiyatrosu

YIKIN HEYKELLERİMİ
“Ey Milletim,
Ben, Mustafa Kemal ’im...
Cağın gerisinde kaldıysa duşuncelerim,
Hala en hakiki murşit, değilse ilim,
Kurusun damağım, dilim.
Ozur dilerim...
Unutun tum dediklerimi,
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi...

Ozgurluk hala, En yuce değer
Değilse eğer...
Prangalı kalsın diyorsanız, koleler...
Unutun tum dediklerimi,
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi...

Yoksa cağdaş medeniyetin bir anlamı,
Ortacağ ’a taşımak istiyorsanız zamanı,
Baş tacı edebiliyorsanız
Sanatın icine tukuren adamı...
Unutun tum dediklerimi,
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi...

Yetmediyse acısı, şiddetin, savaşın.
Anlamı kalmadıysa
Yurtta sulh, dunyada barışın.
Eğer varsa odulu, silahlanmayla yarışın.
Unutun tum dediklerimi,
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi...

Ozlediyseniz fesi, peceyi.
Aydınlığa yeğliyorsanız, kara geceyi.
Hala medet umuyorsanız
Şıhtan, şeyhten, dervişten.
Şifa buluyorsanız,
Muskadan, ufurukcuden...
Unutun tum dediklerimi,
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi...

Eşit olmasın, kadınla erkek...
Kara carşafa girsin diyorsanız,
Yobazın gazabından urkerek...
Diyorsanız ki, okumasın
Kadınımız, kızımız;
Budur bizim alın yazımız...
Unutun tum dediklerimi,
Yıkın, diktiğiniz heykellerimi...

Fazla geldiyse size, hurriyet, cumhuriyet..
Ozlemini cekiyorsanız, saltanatın, sultanın...
Hala onemini anlamadıysanız, Millet olmanın...
Kul olun, ummet kalın,
Fetvasını bekleyin, şeyhulislamın...
Unutun tum dediklerimi.
RAHAT BIRAKIN BENİ...

SEVDADIR
Bak cocuğum iyi dinle,
Son dersimdir bu sizinle,
Avucuna al da bir bak,
Ustunde durduğun toprak,

Ataturk'ten armağandır,
Vazgecilmez bir sevdadır.

Dere, tepe, su, duz bayır,
Yeşil ova, sarı bozkır,
Canakkale, Seddilbahir,
Her zerresi bir destandır,

Ataturk'ten armağandır,
Vazgecilmez bir sevdadır.

Gaziantep, Şanlıurfa,
Diyarbakır, yeşil Bursa,
Edirne, Van, Kars, Ardahan,
Uctan uca butun vatan,

Ataturk'ten armağandır,
Vazgecilmez bir sevdadır.

Ulkemizde cağa donuk,
Ne var ise hep aydınlık,
Bilim, sanat ve hurriyet,
Cağdaş laik cumhuriyet,

Ataturk'ten armağandır,
Vazgecilmez bir sevdadır.

Kaldır da başını bir bak,
Gokyuzu ne kadar berrak,
Ozgurluğunun simgesi,
Ay yıldızlı kızıl bayrak,

Ataturk'ten armağandır,
Vazgecilmez bir sevdadır.
Hurafeden kurtulduğun
Yuzunu guneşe donduğun,
Uygarlığın, ozgurluğun,
Ne varsa sahip olduğun,

Ataturk'ten armağandır,
Vazgecilmez bir sevdadır.

Sakın bunları unutma,
Kol kanat ger sen yurduna,
Bilmeyene masal gelir,
Masal değil, bir destandır,

Ataturk'ten armağandır,
Vazgecilmez bir sevdadır...

ACIMI DİNDİR ANNE
Gokyuzunde kapkara
Kocaman bir kuş ucar
Korkunc sesler cıkarır
Ustume ateş sacar
Bu ucan nedir anne
Acımı dindir anne
Demirden bir ev gelir
Evin bir borusu var
O boru olum kusar
Şakağımdan kan akar
Bu gelen nedir anne
Acımı dindir anne
Sırtında cantası var
Yuzunde maskesi var
Bir elinde şeker var
Oburu bomba tutar
Bu gelen kimdir anne
Acımı dindir anne
Bir karanlık yerdeyim
Bilmiyorum nerdeyim
Nerede kardeşlerim
Yukseliyor ateşim
Bu ateş nedir anne
Acımı dindir anne
Bir adam oyle demiş
Bombalar duşecekmiş
Diktator gidecekmiş
Ozgurluk gelecekmiş
Ozgurluk nedir anne
Acımı dindir anne

RİYAKAR
Ettiğin duanın bir hukmu yok ki
Gonlun yaptığını onaylamazsa
Seni bağışlayan tanrı bulunmaz
Kırdığın gonuller onarılmazsa

Camide cumada en on saftasın
Dilinde bir dua riyalardasın
Senin gibisinden Tanrı saklasın
Bir yoksul eline duşecek olsa

Kafir ilan ettin cumle alemi
Parselleyip sattın kat kat cenneti
Her aksam yediğin bir yoksul eti
Doğruluk taslarsın bir soran olsa

Verdiğin fetvalar hep cıkarına
Sozun gecmez kızın ile karına
Tek namuslu benim diyecen amma
Boynuzlar kapıdan gececek olsa

UTANMAZ
Yobaz kimdir diye sorma sen bana
Sen onu benden iyi tanırsın
Yediğin herzeyi saysam da sana
İyi bilirsin de hic utanmazsın

Hallacı Mansur'u yaktın kanmadın
Nesimi'yi yuzdun hicap duymadın
Kubilay ’ı kestin kana doymadın
Yuzune tukursem yagmur sanirsin

Yunus yediyuz yıl anlattı durdu
Veysel omur boyu sazına vurdu
Mevlana gel deyip hep dondu durdu
Taş duvar anladı sen anlamazsın

Gozunu ofkenin ateşi sarmış
Beline kadar da sakal uzatmış
Kendini alemde ulema sanmış
İblis goğe ucar sen ucamazsın