
Samipaşazade Sezai Biyografisi "Serguzeşt" adlı romanı ve "Kucuk Şeyler" adlı oykusuyle Turk Edebiyatı'na onemli eserler vermiş yazarımızdır.
1860 yılında istanbul'da doğan Samipaşazade Sezai, devrin ileri gelenlerinden Abdurrahman Sami Paşa'nın oğluydu. Babasının konağında ozel eğitim gordu. Yirmi yaşına kadar edebiyat konusunda eğitim aldı. 1880 yılında ağabeyi Suphi Paşa'nın başında olduğu Evkaf Nezareti Mektub-i Kalemi'nde memur olarak işe başladı. 1874 yılında "Kamer" adlı gazetede soylev turundeki ilk yazıları yayımlandı ve bu suretle adını duyurdu. Ardından 1879 yılında 3 perdelik oyunu olan "Şir" kitap olarak basıldı. Babasının olumunden sonra Londra elciliğine atanarak ikinci katiplik gorevine atandı. 4 yıl İngiltere'de kalarak İngiliz ve Fransız Edebiyatı konusunda kendini geliştirdi. Ardından elcilikteki işinden istifa ederek İstanbul'a dondu ve İstişare Odası'nda memur olarak calışmaya başladı. 1885 ile 1901 yılları arasında bu gorevian da edebiyat eğitimine devam etti.
1889 yılında ilk romanı "Serguzeşt"i yazdıktan sonra goz hapsine alındığını duşunerek 1901 yılında Paris'e gitti ve burada "Jon Turkler"e katıldı. 1908 yılında Meşrutiyet ilan edilene kadar burada kaldı. Bu sure zarfında İttihat ve Terakki'nin Paris merkezinde gorev aldı. İttihat ve Terakki'nin yayın organı olan "Şura-ı Ummet" gazatesinde yazarlık yaptı. Yazdığı yazılar Abdulhamit II'in rejimini eleştiren yazılar oldu.
1908 yılında İstanbul'a dondukten sonra ertesi yıl Madrid Buyukelciliği'e atanarak oraya gonderildi. I. Dunya Savaşı'nın başlamasından sonra Madrid'ten ayrılarak İsvicre'ye gecti. Savaşın bitmesinden sonra 1921 yılında emekli olarak İstanbul'a dondu.
Yaşamının son yıllarında Turkiye Buyuk Millet Meclisi'nin kararıyla kendisine "Hidamat-ı Vataniyye Tertibinden" maaş bağlandı. 26 Nisan 1936'da İstanbul'da vefat etti.
İlk ve onu une kavuşturan romanı "Serguzeşt", Turk Edebiyatı'nın onemli eserleri arasında sayılmaktadır. Bir paşazade ile bir cariyenin aşk oykusunu anlatan kitap, romantizmden gercekciliğe gecişin başarılı orneklerinden biri olmuştur. Namık Kemal ve Abdulhak Hamit Tarhan gibi yazarların etkisinde kalmış, Batı Edebiyatı'na yonelmiştir. Alphonse Daudet'den esinlenerek yazdığı kısa oykulerle batılı anlamda ilk gercekci urunleri vermiştir.
Eserleri :
Seguzeşt (1889), Kucuk Şeyler (1892), Şir (Arslan) (1879), Rumuzu'l-Edeb (1900), İclal (1923)