
Bazı film sahneleri o kadar guzeldir ki, yiyesiniz gelir. Wes Anderson filmlerinde ise kurgulanmış sahneler 7 katlı bir duğun pastası gibidir; renkleriyle, dokusuyla, tek formluluğuyla sizi ele gecirir.
Wes Anderson ’ın dunyası da aynı iyi işleyen bir otel gibi; tek bir sistem halinde calışır. Filmlerinde kendi tatlı alternatif evrenine gireriz; orada renkler daha canlı, arkadaşlıklar daha onurlu, aşklar daha saf, mutsuzluklar bile daha keyiflidir.
1996 yapımı Bottle Rocket ile sinematografide pastel cağın gelişini mujdeleyen Wes Anderson sonradan cektiği filmleriyle de bu cağı zirvesine cıkardı. Moonrise Kingdom, The Darjeeling Limited, Life Aquatic With Steve Zissou… Bunların hepsi bir renk paletinin farklı renkleri gibi… Biz de şurada karşılaştığımız bu renk paletlerini bir inceleyelim dedik.
Fantastic Mr.Fox ’tan guneş limonatası gibi bir sarı
Wes Anderson ’ın alışık olduğumuz huzunlu pasteline kıyasla cok daha canlı bir hali olan Fantastic Mr. Fox ’un; seslendirme ekibinde Anderson ’ın kadrolu takımından Bill Murray, Jason Schwartzman var. Frances Ha ’nın yonetmeni olan Noah Baumbach ile birlikte yazmış Anderson filmin senaryosunu.
The Darjeeling Limited ’ın Hindistan ’a uygun kori rengi
Zamanından once olgunlaşan karakterler, olgunlaşsa da bir şekilde cocuk kalırlar. Wes Anderson ’ın karakterleri hakkında en azından bunu soyleyebiliriz. Başlarından travmanın tillahı gecmiş olsa bile bir şekilde sizi eğlendirmeyi becerirler. The Darjeeling Limited ’ın Hindistan ’da cekildiğini duşunursek, mizansenin kori rengi olması cok da yabancı karşılanacak bir şey değil.
The Royal Tenenbaums
Wes Anderson ’ın filmlerini izlediğinizde anında onun yapımı olduğunu anlayabileceğiniz bir dili var. Glass Ailesi ’ne aşırı benzeyen Tenenbaumlar da bu dilden nasibini almış. Film boyunca gozunuze carpan cami yeşilleri, toz pembeler, bebek mavileri… Bir renk ve gariplik anaforu Tenenbaums.
Life Aquatic With Steve Zissou
Wes Anderson ’ın filminde oynatmazsa olmazı Bill Murray ’in kırmızı beresi ve mavi tulumuyla sualtı maceralarına yelken actığı surreal yolculuklar, albino yunusları ve fantastik deniz yaratıklarıyla zaman ve mekan algısını ortadan kaldırarak geriye sadece maceranın kendisini bırakan sihirli bir film oluyor. Bill Murray ’in karakterinin unlu deniz kaşifi Jacques – Yves Cousteau ’dan esinlenildiğini de belirtelim.
Moonrise Kingdom
Bernardo Bertolucci ’nin elinden cıksa cok illegal gorunebilecekken, Wes Anderson ’ın elinde buyulu bir cocuk aşkına donuşuyor Moonrise Kingdom. Her Wes Anderson filminde olduğu gibi burada da acayip mizansenler, başka bir evrene aitmiş gibi gorunen karakterler var.
The Grand Budapest Hotel
İşte geldik Anderson ’ın başyapıtına. Box office kaygısı gutmeyen bir yonetmen olarak bir filminin 40 milyon $ yapması buyuk başarı, filmin her sahnesinin pembe pembe patladığı -ki buna Ralph Fiennes ’ın suratı da dahil- bir mizansene sahip olan film, Anderson ’ın karakter uretmedeki başarısını bir kez daha ortaya koyuyor.
Moonrise Kingdom
Bir elbisenin bir corapla, corabın camın perdesiyle, kitabın tuvalet kÂğıdıyla uyum sağladığı uniform sekanslar… Sinematografi butunluğu ve kendine ozgu stiliyle kurabiye gibi sahneler.
Moonrise Kingdom
Filmin şuphesiz ki en ozel karesi. Yonetmen olmasaymış Teksas cıkışlı bir modacı olabilirmiş Anderson. Yerel bir deri urunleri mağazası acıp ceketlere pantullara o pasteli bir guzel yedirirdi.
The Royal Tenenbaums
Bir meret bir insanın ağzına ancak bu kadar guzel yakışabilir. Konuştuğunda lafı gomcuren dişli karakteri Gwyneth Paltrow ’un canlandırması da guzel bir hoşluk. Gwyneth ’in kurk mantosu, Luke Wilson ’ın sac bandı, Ben Stiller ’ın cocukluğundan yetişkinliğine sadece bedenini değiştirdiği kırmızı Adidas eşofmanı kostumlerine tutunarak dertlerini sallayıveren bir ailenin parcaları.
Castello Cavalcanti
Kadrolu Jason Schwartzman ’ın başrolunde oynadığı, yarış sırasında kaza yapan bir Formula 1 surucusunun hikÂyesini anlatan kısa film, Anderson ’ın artık klasikleşmiş felaketler gelebilir başa, ama guzel şeyler hep yolda mantrasını destekliyor.
The Royal Tenenbaums
İdeal bir banyoda telefon havluya, havlu duş perdesine, duş perdesi Gwyneth Paltrow ’a goz kırpar. Hepsi pastel, hepsi gul receli.
The Grand Budapest Hotel
Filmin ozet rengi.
Hotel Chevalier
The Darjeeling Limited ’ın presequel ’i niteliğindeki kısa film bir nevi Darjeeling Limited ’a Giriş dersi niteliğinde. Natalie Portman ’ın kısa sacı ve uzgun yeşiller eşliğinde.