İcimdeki Deniz (Mar Adentro), bir Alejandro Amenábar filmi. Ve 28 yıl once gecirdiği bir kaza sonucu felcli kalan Ramón Sampedro adlı eski bir gemi makinistinin otanazi isteğini, hayatının son donemlerini anlatıyor. Ramón Sampedro ’ya can veren ise cok sevdiğimiz bir isim: Javier Bardem. Bardem bu roluyle, başta Venedik Film Festivali olmak uzere, bunun gibi pek cok festivalde bircok odulun sahibi oldu.
Ramon Sampedro, denize ve yuzmeye tutkuyla bağlı genc bir adam. Gecirdiği kaza yuzunden yıllardır yatağa mahkum bir yaşam surduruyor ve boyle bir yaşamın bir işkenceden farksız olduğunu duşunduğu icin de otanazi istiyor. Cunku ona gore olum, yeniden ozgur olmanın tek yolu. Javier Bardem, film boyunca yataktan kalkmıyor ancak bakışlarıyla bile oylesine buyuleyici bir oyunculuk sergiliyor ki; ister istemez empati yapıyor ve onun yaşadığı buhranı en derinlerinizde hissediyorsunuz.
İşte bu cok etkileyici filmden, en can alıcı 14 replik.
1. “Bir baba icin evladının olumunden daha kotu tek bir şey olabilir. O da onun olmek istemesi.”
2. “Ben, hayatı, ozgurluğu seven coğu insan gibi, yaşamanın bir hak olduğuna ama bir mecburiyet olmadığına inanıyorum.”
3. “Bir hayata mal olan ozgurluk, ozgurluk değildir. Bir ozgurluğe mal olan hayat da hayat değildir.”
4. “Eğer kacamıyorsan ve başkalarına bağımlıysan gulumseyerek ağlamayı oğreniyorsun.”
5. “Hep uyanıyorum, hep olmuş olmayı diliyorum; sacların ağzıma dolanmışken, sonsuza dek oyle kalayım diye…”
6. “Bakın, şurada oturuyorsunuz, iki metre yakınımda… İki metre dediğiniz nedir ki? Bir insan icin cok onemsiz bir mesafe.”
“Benim icinse, size ulaşabilmek ve dokunabilmek icin gerekli olan o iki metre, olanaksız bir seyahat… Bir hayal… Bir ruya… İşte bu yuzden olmek istiyorum.”
7. “Yaşam bir haktır; yukumluluk değil. Tıpkı olum gibi.”
8. “Biz cenneti hakedeceğiz cunku tum yaşamımızı cehennemde gecirdik.”
9. “Şimdi anladım ki, karşına senin gibi birileri cıktığı zaman, o cehennem yaşamaya değebilir.”
10. “Sonunda bir sonraki darbe gelecekse ayağa kalkmanın, umut etmenin, calışmanın ne anlamı var ki? Nasılsa yine bombok hissedeceksin.”
11. “Hayat, her şeye rağmen guzel değil.”
12. “Olum hep bizimleydi ve her zaman da olacak. Sonunda hepimizi yakalayacak, her birimizi. Bizim bir parcamız. Oyleyse olmeyi sectiğim icin neden dehşete duşuyorlar. Sanki bulaşıcıymış gibi.”
13. “Tekerlekli sandalyeyi neden reddediyorsun?
-Onu kabul etmek kaybettiğim ozgurluğun artıklarını kabullenmek olurdu.”
14. “Oğluma…”
Doğmadığın icin beni affet oğlum. Arkada bırakılman benim sucum değil. Suc gullerde. Seninle oynamadığım icin beni affet. Ve benim gidişimden sonra doğdunsa, seni hala sevdiğimi hatırla. Anneni benim icin op ve bana kin duyma. Nefret gercekten cok kotu bir şey bunu unutma.
Havyer ’e.
BONUS:
icimdeki deniz
ve dipteki hafiflik
ruyaların gercek olduğu
iki kişinin bir dileği gercekleştirmek uzere, birleştiği
senin bakışın ve benim bakışım
sozden gayrı tekrarlanan bir yankı gibi
daha derine…
daha derine…
kan ve kemiğin icinden, herşeyin otesine..
ama hep uyanıyorum,
ve hep olmuş olmayı diliyorum,
sacların, ağzıma dolanmışken,
sonsuza dek oyle kalayım diye…