!f Bağımsız Filmler Festivali, 16 Şubat ’ta İstanbul ’da başlayacak. İstanbul ayağı 16/26 Şubat tarihleri arasında gercekleşecek olan festivalin acılışı Moonlight filmi ile yapılacak.
2002 yılından beri suren festival, dunya sinemasının en seckin orneklerini sinemaseverlerle buluşturmasının yanı sıra; duzenlenen partiler, atolye calışmaları ve ceşitli etkinliklerle katılımcılara zengin bir program sunuyor.
Festivalin, İzmir ve Ankara gosterimleri ise 2-5 Mart tarihleri arasında gercekleşecek. !f 2017, ‘!f Turkiye ’den Kısalar ’ bolumuyle genc yonetmenlerin yuzunu guldururken ‘!f !nspired / Keş!f ’ ile dunyanın farklı coğrafyalarına kultur koprusu kurma misyonunu surdurecek. 10.000 $ ’lık odullu uluslararası yarışması ile paraya acımayacak olan festival, yine sinemaseverler icin bir rituel havasında gececek.
Moonlight Moonlight siyahi bir cocuğun, Miami ’nin hayata tutunması kolay olmayan bir mahallesinde, kendine yer edinme mucadelesini anlatıyor. Bu zorlu yaşam mucadelesini cocukluğundan yetişkinliğine kadar olan surecte doğrusal olmayan bir kronolojiyle ele alan film, insan ilişkilerini ve insanın kendisini keşfetme surecini konu alıyor.
Sadece topladığı odullerin yarısını satsa maliyetini amorti edebilecek kadar fazlaca takdir toplayan bu film aynı zamanda festivalin acılış filmi olma onuruna layık gorulmuş. Oyuncu kadrosunda ise Mahershala Ali, Shariff Earp, Duan Sanderson Janelle Monáe ve Naomie Harris gibi isimler bulunuyor. İzleyin, izletin.
T2 Transpotting Az değil 20 sene bekledik. İlk filmin başrolundeki gencecik oğlan en cok tanınan Hollywood yıldızlarından birisi haline geldi. Sick Boy, Sherlock Holmes oldu. Bagbie yaşlandı… Peki beklemekten, ozlemekten yıldık mı? Tabi ki hayır. Gun oldu devran dondu sevenler kavuştu ve Transpotting filmi beklediğimize değecek bir filmle geri dondu. Mark geri donduğunde; Spud, Sick Boy ve Begbie onu bekliyordu. 20 yıldan sonra her şey aynıydı, hicbir şey aynı değildi…
Sausage Party Alışverişinizi yaptınız, marketten ayrıldınız, gun battı, gece oldu, gorevliler marketi kapattı… Peki herkes gittikten sonra o markette neler oluyor? Market raflarındaki urunler bir geceyi nasıl geciriyorlar? İşte bu film, kişileştirilmiş urunlerin gece macerasını anlatıyor.
Bir sosis ve bir sandvic ekmeğinin aşkı… En buyuk hayalleri aynı insan tarafından secilerek market dışındaki muhteşem ahirete beraber gitmek olan cift; aslında dışarıda insanlar tarafından yenilmek suretiyle oldurulduklerini oğrenirler ve bu konuda diğer arkadaşlarını da aydınlatma mucadelesine girişirler.
Welcome to Norway İsminden de anlaşılacağı gibi hikÂye Norvec ’te geciyor. Ulkenin kuzeyinde, ailesinden kalan bir oteli işleten Primus iflas eder. Devletin multeci kamplarına verdiği parasal destekten faydalanmak icin iflas eden otelini multeci kampına donuşturerek krizi fırsata cevirmeye calışır.
Multeci sorununu, İskandinav bakış acısıyla mizahi bir şekilde ele alan film festivalin gorulmeye değer filmlerinden.
Koca Dunya Sıradaki filmimiz Reha Erdem ’den geliyor. Ali ve Zuhal kardeş olduklarına inanarak yetimhane buyumuş kimsesizlerdir. Yetimhaneden ayrılıp “koca dunya”ya karıştıklarında Ali motosiklet tamircisi olarak calışmaya başlamıştır.
Ali, Zuhal ’i gormek icin sık sık onu evlatlık edinen evin kapısına gitmektedir fakat her seferinde kapıdan cevrilmektedir. Evin babasının Zuhal ’i ikinci eşi yampak istediğini duyduğunda kapılarına dayanır, tum aileyi bıcaklar ve Zuhal ’i alıp kacar. Ali ’nin motosikletine atlarlar ve bir ormana sığınıp orada saklanmaya başlarlar…
Aquarius Aquarius, Komşu Sesler filmi ile 2013 !f İstanbul Keş!f odulu alan Kleber Mendocya Filho ’nun yeni filmi. Aquarius filmi, merkezinde 60 ’lı yaşlarında emekli bir muzik eleştirmeni olan Clara ’nın hikÂyesine yer verirken; arka planda gunumuz Brezilya ’sının toplumsal sorunlarına ayna tutuyor. Filmde ozellikle, Clara ’yı canlandıran Sônia Braga ’nın performansı dikkat cekiyor.
Billy Lynn ’s Long Halftime Walk Filmin yonetmen koltuğunda odule alışkın bir yonetmen var. Ang Lee ’yi daha once yonettiği Brockback Mountain ve Life Of Pi filmlerinden hatırlıyoruz. En az yonetmen kadar odul canavarı olan yazar Ben Fountain ’in romanından senaryoya aktarılan film, 19 yaşındaki er Billy Lynn ’in perspektifinden anlatılıyor.
Buyuk bir catışmadan sağ kurtulan genc asker kahraman ilan edilir ve 2 haftalığına memleketine gonderilir. Kendisi gibi savaştan gelen arkadaşlarıyla birlikte Şukran Gunu kutlaması gosterilerinde yer alırlar ve bu surecte Billy Lynn ’in hatıralarından savaş goruntulerine tanık oluruz. Gosteri Amerika ’daki savaş algısını temsil ederken, Billy ’nin hafızasındaki flashbacklar savaşın gercek yuzunu ortaya koyar. Billy Lynn ’in Uzun Yuruyuşu, Kristen Stewart, Chris Tucker, Garrett Hedlund ve Vin Diesel gibi isimlerin yer aldığı oyuncu kadrosuyla dikkat cekiyor.
Rocco Rocco Siffredi ismi ortamlarda gectiğinde genellikle erkekler pis pis sırıtırken kadınlar ise “O kim ya?” diyerek merak ederler. Bilmeyenler icin acıklayalım: Rocco Siffredi İtalya ’nın bağrından kopup Amerika ’daki porno endustrisine bomba gibi duşmuş olan dunyanın en meşhur erkek porno yıldızının ismi.
Annesinin hep bir rahip olmasını istediği Rocco Siffredi, validesinin isteğinden cok daha zıt bir yon olan yetişkin eğlence sektorunde 30 yıllık bir kariyere sahip. Hayatını insan ruhunun olabilecek her turlu arzusunu keşfetmeye ve sınırları altust etmeye adayan Rocco Siffredi ’yi gormeye alıştığımızdan bile daha cıplak haliyle anlatan belgeselinin yonetmen koltuğunda ise Thierry Demaizière, Alban Teurlai ikilisi yer alıyor.
Raving Iran Filmin yonetmen koltuğunda Alman yonetmen Susanne Regina Meures oturuyor. Hikayesi ise, istibdat kavramına cok da yabancı olmayan bizler icin bile tahayyul edilmesi guc yasaklarla mucadele edilen İran ’da geciyor.
İranlı iki DJ, ulkelerindeki yasaklara rağmen muzik yapabilmek icin kelle koltukta bir mucadele surdururler. Gizli yeraltı konserleriyle muziklerini başkalarına ulaştırmak isteyen ikili, tutuklanma ve diğer ciddi tehlikelerle karşı karşıya kalacaklardır…
We Are X We Are X bir diğer muzik temalı filmimiz. Bir metal grubunun anlatıldığı bu filmi ilginc kılan; grubun ilk akla geldiği gibi batılı bir grup olmamasıdır. 80 ’lerin sonlarında Japonya ’da melodik metal tınılarıyla geniş kitlelerin beğenisini kazanan X Japan isimli kult muzik grubunun hikayesi anlatılmaktadır.
Sıra dışı muzikleri, sıra dışı kostumleri ve efsane olmalarına rağmen kısa sure icerisinde dağılmalarına neden olan sıra dışı seruvenleriyle X Japan ’ın hikayesi sadece muziğe ilgisi olanları değil herkesi icine cekebilecek tarzda bir yapım.