
İrlanda ’nın başkenti ve aynı zamanda en buyuk şehri olan Dublin, tarihi ve doğal ozellikleriyle unlu bir kent. Kentin merkezindeki Saint Stephen Meydanı, hem İrlandalıların hem de turistlerin buyuk ilgisini ceken guzelliklere sahip yemyeşil bir meydan. İşte bu meydanının ortasında bir şairin heykeli var. Bu heykel, İrlanda ulusal marşının yazarı James Clarence Mangan ’ın heykeli. İrlanda ’da doğup, orada yaşama veda eden bu şair unlu ‘Oxford Antologie English Verse ’ adlı antolojide İrlandalı şairler arasında değil, ‘Turk Şairler ’ başlığı altında yer alır. Ayrıca Hayat Tarih Mecmuasının 1968 yılında cıkan ikinci sayısında “İrlanda ’nın Turk Şairi” olarak Mangan ’dan bahsedilir. İşte biz de Turkceye meraklı bu İrlandalı şairi tanıtalım istedik.
1. Karaman Ah Karaman
En acımasızı Erzurum ’dan geldi boluklerin,
Uhbar sarayının kubbesinden indiler,
Beni senden, vatanımdan sokup kopardılar,
Karaman!
Sen, oz vatanım, dağlık yurdum,
Karaman,
Hayatta ve olumde ruhumun ocağı,
Karaman, Ah Karaman!
Bil ki Karaman,
On kız kardeşimden hicbiri,
Hemşehrilerini benim kadar sevmedi,
Karaman, Ah Karaman!
………
İrlanda ile hicbir benzerliği olmayan, binlerce kilometre uzaklıktaki Turkiye ’yi hic gormemiş olmasına rağmen sanki Anadolu ’da ozellikle Karaman ’da yaşamış bir Turk şairi gibidir ve İrlanda ’nın Edgar Allen Poe ’si olarak kabul edilir Mangan.
2. Fakir ama yetenekli bir şair
Cok zeki ve calışkan olan Mangan 1 Mayıs 1803 ’te Dublin ’de doğar, 20 Haziran 1849 ’da yine aynı kentte yaşama veda eden, fakir bir ailenin cocuğudur. Latin, İspanyol, Fransız ve Alman dillerini oğrenir, babasına parasal acıdan yuk olmamak icin oğrenimini yarıda bırakıp bir kutuphanede cevirmen olarak calışmaya başlar. Turkiye ’ye ve Turkceye neden ilgi duyduğu ise bir sırdır aslında.
3. Anadolu ’ya ve Turklere duyulan sevgi
Yazdıklarından cıkartılabilenlere gore; Turk insanına ve Anadolu ’ya derin bir sevgi besler. Belki İrlanda ’nın yer yer Boğaz ’ı hatırlatan gorselliği, belki İrlandalılarda gormeyi arzuladığı bağımsızlık tutkusu, belki de Muslumanlık onu etkiler.
4. Kendini Turk gibi hissetmek
‘Turk şiirleri ’ne bakınca Mangan ’ın İrlandalı okura seslendiğini duşunmek oldukca zordur. Cunku sadece Turk tarihini ve coğrafyasını bilenlerin anlamlandırabileceği dizeler yazar. Hatta şiirlerini kendisini ‘Turk hissederek ’ kaleme aldığı soylenir.
5. Gormeyene duyulan aşk
‘Three Khalenders ’ (Uc Kalender) şiirini okuyunca onun Turkiye ’yi hic gormediğine de inanası gelmez insanın:
……..
Kuşlar gibi neşeli uctuk
Biz: Emrah, Osman, Perizat
Gulduk, şakalaştık ve seyrettik
Şarap, guller, neş ’e… Turku soyledik
Butun unvanlardan vazgectik
……..
6. Lugatlardan oğrenilen dil
Boş vakitlerini İrlanda şapkasını başına gecirip uzun yuruyuşler yapmakla gecirdiği, bu gezintiler sırasında eline gecen lugatlardan yararlanarak Latince, Almanca ve Turkce oğrendiği, yine bir yakınına ‘Turkce ve Turk şiiriyle Almanca bir tercume sayesinde tanıştığını ’ anlattığı rivayet edilir.
7. Butun gununu Turkiye ’ye ayırmak
Hangi Turk şairlerinden etkilendiği bilinmese de bu tercumeden sonra calıştığı kutuphanedeki gorevini ihmal etmek pahasına hemen butun gununu Turkce oğrenmeye ve Turkiye ’yle ilgili kitaplar okumaya ayırdığı gercek. Oyle ki bir ara işten ayrılıp sadece Turkce calışmaya vakit ayırmak isteğine dahi kapılır.
8. Avrupalılığın pacavralarından kurtulmak
University Magazin ’de Turkiye uzerine yazı yazmaya başlaması da bu donemdedir… Turk şiiri uzerine calışmanın zorluğunu anlatmaya calışır okuyucularına: “Turk edebiyatını anlamak cok zor. Turkce gramer okumakla, kucuk izahları dinlemekle olacak iş değil bu. O bilgiyle Osmanlıcayı yazıp okuyamazsınız. İşi ciddi tutmak, uzun bir sure icin kendi memleketinizi unutmanız gerekiyor. Adeta yeminli bir Musluman gibi olmalısınız. Osmanlıyı, Turk şiirini anlamak ancak boyle mumkun. Yani Avrupalılığın butun eskimiş pacavralarından kurtulmak onları ruzgÂra savurmak gerek…”
9. Sukûnet ulkesinde dinlenmek
“Nihayet kafes cokuyor, demirler dağılacak yakında
Elveda gaileli dunya, gunahlarla haşır neşir dunya
Ruhum Allah ’ın sukûnet ulkesinde dinlenecek artık…” dizeleri Mangan ’ın kendini Turkiyeli saydığı duygularının en guzel kanıtıdır belki de.
10. Kafiye anlayışı
Ve Mangan yoksulluk icinde olduğunde yastığının altında bulunan gazelin İngiliz şiir tekniğine uymayan, Turk kafiye anlayışına bağlı kalarak yazıldığı gorulur.
“Bu hana ve bu handan
Kac seyyah geldi gecti
Kac kervan kefenlenip gitti
Herkes geldi, herkes gitti
Kimse bilmedi neden geldiğini
Nereye gittiğini…”
11. Bir divanlık şiir
James Clarence Mangan olumunden once kendi ifadesiyle ‘deneme niteliğinde ’ Turkce şiirler yazmaya başlar. Ancak kelime dağarcığının azlığından yakınır hep. Ciddiye aldığı bu hevesi sonucunda Osmanlı şairlerine ozgu bir divan oluşturacak kadar Turkce eser bırakır arkasında… Doneminde bedava gezi ve tantanalı ağırlamadan yararlanmak, Osmanlı sarayından bahşiş koparmak icin eser ureten tipte sanatcılardan olmamış, bizden habersiz, bir Turk gibi, kendisini bizim yerimize koyarak yazmış bir şairdir.
12. Kesinlikle Turk olmak
İrlandalı aydınlardan Peter Hird, Mangan ’la ilgili duşuncelerini: “Şuphe yok ki, Mangan ’ın kendisini bir Turk yerine koyarak yazdığı eserler, İngiliz okuyucusunu şaşırtır. Cunku bu şiirlerinde Mangan, İrlandalı vatandaşlarına değil, Turk dostlarına hitap etmektedir. Bu bakımdan da okuyucusunu Turk Tarihini biliyor kabul etmiş, Turkiye tarihine ait ceşitli telmihler yapmıştır. Mangan ’ın yazdıklarını yazabilmek, hissettiklerini hissedebilmek ve onun gibi duşunebilmek icin kesinlikle bir Turk olmak gerekir…” şeklinde dile getirir.
13. Kilometrelerce uzaktan tanımak
Bir şairin gitmediği, yaşamadığı yerlerle ilgili şiir yazması olağandır. Edebiyat Tarihimizde bunun cok ve başarılı ornekleri de vardır; fakat bir toplumun değerlerini sahiplenerek, o değerler icinden ortaya başarılı şiirler koymak oldukca guctur. Bu gucluğu kilometrelerce uzaktan, yıllar oncesinden aşabilmiş bir ornektir İrlandalı Mangan.
14. Olum uzerine
Olum hakkındaki duşuncesi, olum algısı da bir İrlandalı gibi değil, tipik bir Doğulu Musluman ve ozellikle de Turk gibidir. “Şimdi kervan yola cıkıyor / Mechul bir ulkeye doğru / Ruhum artık Allah ’ın asude yurdunda dinlenecek…” dizelerinin Yahya Kemal ’in “Sessiz Gemi” şiirindeki duygulara benzediği gorulebilir.
15. Turkiye ’nin tanımadığı şair
Mangan, sıradan bir empatiyle sadece kendisini Turk yerine koymakla kalmaz, Turkceyi de anadilinin yerine koyar. Ama ne yazık ki Turkiye onu pek tanımaz; hicbir eseri Turkceye cevrilmemiştir. Avrupa ’nın obur ucunda bizden habersiz, bizi anlamaya, anlatmaya calışan bir şair olarak kalmıştır Mangan…