Bazen kitaplığınızın bir koşesine sıkışmış eski bir kitap gecer elinize. Defalarca okumanıza, icindekileri neredeyse ezbere bilmenize rağmen bir kez daha dalarsınız sayfaların arasına. İşte biz de tam 53 yıl once Varlık Yayınları ’nın ucuncu basımını yaptığı Orhan Veli ’nin “Butun Şiirler” adlı kitabını kitaplığımızda bulunca “mal bulmuş mağribi” misali cevirdik sayfaları. Kitabın en sonunda ya unuttuğumuz ya da gozumuzden kacan şairin son şiiriyle karşılaşıverdik ve cok da bilinmeyen “Aşk Resmi Gecidi” adlı bu şiiri sizlerle paylaşmak istedik. Orhan Veli her ne kadar: “Butun guzel kadınlar zannettiler ki / Aşk ustune yazdığım her şiir /Kendileri icin yazılmıştır. / Bense daima uzuntusunu cektim / Onları iş olsun diye yazdığımı / Bilmenin.” dese de hayatına giren kadınları anlatmış sanki bu son şiirinde…
1. İlk Goz Ağrısı
Birincisi o incecik, o dal gibi kız.
Şimdi galiba bir tuccar karısı
Ne kadar şişmanlamıştır kim bilir.
Ama yine de gormeyi cok isterim,
Kolay mı, ilk goz ağrısı…
Yazar arkadaşı Sait Faik bir roportajında şairimizi şoyle betimler; “İki incecik bacak, kısaca bir trenckot, kanarya sarısı bir kaşkol…” Sanki kendi gibi incecik bir kızmış ilk goz ağrısı da…
2. İkincisi Mechul Sevgili
……………………………….cıkar
……………………dururduk mahallede
……………………………….halde
….adlarımız yan yana yazılırdı duvarlara
…………………….yangın yerlerinde…
Garip Akımını yalnız yazdıklarıyla değil, hayata karşı duruşuyla da anlatan Orhan Veli, fiziğini bile bu uğurda kullanmaktan cekinmez. Bu yuzden şiirinin hayatının sonucu olduğuna değil, aksine hayatını şiirine gore yaşadığına inanılır.
3. Ucuncusu Munevver Abla
Ucuncusu Munevver Abla, benden buyuk
Yazıp yazıp bahcesine attığım mektupları
Gulmekten katılırdı, okudukca.
Bense bugunmuş gibi utanırım
O mektupları hatırladıkca…
4. Dorduncusu…
Dorduncusu azgın bir kadın,
Acık sacık şeyler anlatırdı bana.
Bir gun de onumde soyunuverdi
Yıllar gecti aradan, unutamadım,
Kac defa ruyama girdi.
5. Beşinciyi Anlatmayalım
Beşinciyi gecip altıncıya geldim
Onun adı da Nurunnisa.
Ah guzelim
Ah esmerim
Ah !
Canımın ici Nurunnisa…
Belki de şairin anlatmayıp atladığı beşinci kadın; sona bıraktığı, hic bitmemiş aşkı “İnsanları sevmesini de bilen” kadındı.
6. Yedincisi Aliye
Yedincisi Aliye, kibar bir kadın
Ama ben pek varamadım tadına
Butun kibar kadınlar gibi,
Kupe fiyatına, kurk fiyatına…
7. Sekizinci
Sekizinci de o bokun soyu:
Sen elin karısında namus ara,
Kendinde arandı mı, kuplere bin.
Ustelik kendinde de
Yalanın duzenin bini bir para.
8. Dokuzuncu Ayten
Ayten ’di dokuzuncunun adı,
Barlarda gobek atar
İş başında şunun bunun esiri,
Ama bardan cıktı mı
Kiminle isterse onunla yatar.
9. Onuncusu Akıllı
Onuncusu akıllı cıktı
Bıraktı gitti beni.
Ama haksız da değildi hani,
Sevişmek zenginlerin harcıymış
İşsizlerin harcıymış.
İki gonul bir olunca
Samanlık seyranmış ama
İki cıplak da olsa olsa
Bir hamama yakışırmış…
10. İşine Bağlı Kadın
İşine bağlı bir kadındı on birinci
Hoş, olmasın da ne yapsın?
Bir zalimin yanında gundelikci;
Adı Luksandra.
Geceleri odama gelir
Sabahlara kadar kalır
Konyak icer, sarhoş olur
Sabahı da işbaşı yapardı şafakla…
11. Sonuncusu Yaşamayı Seven Kadın
Gelelim sonuncuya.
Ona bağlandığım kadar
Hicbirine bağlanmadım.
Sade kadın değil, insan.
Ne kibarlık budalası,
Ne malda, mulkte gozu var.
Eşit olsak, der
Hur olsak, der
İnsanları sevmesini de bilir,
Yaşamayı sevdiği kadar…
Orhan Veli ’nin sonuncu aşkı, Nahit Hanım ’dı. Kardeşi Adnan Veli de şairin olene kadar Nahit Hanım ’ı sevdiğini soylemiştir.
Orhan Veli Kanık Ankara ’da belediyenin actığı bir cukura duştuğunde henuz 36 yaşındadır, başından yaralanır. İstanbul ’a gelir, bir arkadaşının evinde rahatsızlanır. Uzerinde ceketi vardır. Son kez giydiği ceketi… Cebinde de bir diş fırcası ve o diş fırcasına sarılı bir kağıt parcası. Kağıdın uzerinde bitmemiş bir şiir… “Aşk Resmigecidi”