20 Şubat 1937 ’de Gaziantep ’te doğan şair Ulku Tamer ’den bahsetmek istiyoruz size. Kendisi sadece şair değil, aynı zamanda aktorluk de yaptı zamanında. İkinci Yeni ’nin en hoyrat, en acımasız mısralarını yazan şair Ulku Tamer, Cemal Sureya ve Turgut Uyar‘ın golgesinde kaldı ne yazık ki. İyi bir cevirmen olan şair, 70 ’in ustunde kitabı Turkce ’ye cevirerek dunya edebiyatını takip etmemize de buyuk destekler vermiştir. Bugun ise usta şairin, şiir yaşamına değinmek istedik.
1. Usta şairin ilk şiiri 1954 yılında Avni Dokmeci yonetimindeki “Kaynak” dergisinde yayınlandı…
“Dunya ’nın bir koşesinden Lucia” isimli şiiri Kaynak dergisinde yer aldıktan sonra edebiyat aleminde ismi yavaş yavaş anılmaya başladı.
2. 1954 yılından itibaren donemin en onemli dergilerinde şiirleriyle yer almaya başladı…
Kaynak, Pazar Postası, Yeditepe, Yeni Dergi, Papirus, Sanat Olayı gibi dergiler Ulku Tamer şiirinin bilinirliğini artırmaya yetti.
3. 1959 yılında ilk şiir kitabı olan “Soğuk Otların Altında” cıktı…
“Ben yalnız seni istedim belki.
Ben yalnız butun ormanı belki.
Ben yalnız ışıklarını şehrin.” diye seslendi usta şair bu kitabında.
4. İlk evliliğini de herkesin tanıdığı bir isimle, kendisinin de kolej aşkı olan Tomris Uyar ile yaptı…
Ama Tomris, Cemal Sureya ’ya aşık olunca Ulku Tamer ’den ayrılıp Cemal Sureya ile birlikte olmaya başladı. Fakat şiirlerinde bu olaylara dair herhangi bir iz olmadı.
5. İsterseniz biraz da şiirlerine goz atalım…
Usta şair “Ben Sana Teşekkur Ederim” şiirinde belki de dunyanın en naif teşekkurunu etmiştir.
“Ben sana teşekkur ederim, beni sen optun
Ben uyurken benim alnımdan beni sen optun
Serinlik vurdun korulara, canlandı sercelerim
Sen mavi bir tilkiydin, binmiştin mavi ata,
Ben belki dun olmuştum, belki de gecen hafta.
Sen bana cok guzeldin, senin ayakların da.”
6. “Uşur Olum Bile” dedi sonra, Ahmet Kaya da katıldı bu şiire bir sure sonra…
https://listelist.com/wp-content/uploads/2017/01/11102125/mp3indirdur-Ahmet-Kaya-Usur-Olum-Bile.mp3
Bir ormanda tutup onu
Bağladılar ağaca
Yumdu sanki uyur gibi
Gozlerini usulca
Bir soğuk yel eser
Uşur olum bile
Anlatır akan kanı
Beyaz sesiyle
Diz coktuler karşısına
Sonra ateş ettiler
Parcalanan yureğine
Yuva kurdu mermiler
Bir soğuk yel eser
Uşur olum bile
Anlatır akan kanı
Beyaz sesiyle
Gelip kondu bir guvercin
Ellerine o gece
Kırmızı bir celenk oldu
Bileğinde kelepce
Bir soğuk yel eser
Uşur olum bile
Anlatır akan kanı
Beyaz sesiyle
7. Sonrasında ise Zulfu Livaneli, Ulku Tamer ’in mısralarıyla “Guneş Topla Benim İcin” dedi…
https://listelist.com/wp-content/uploads/2017/01/12172258/mp3indirdur-Zulfu-Livaneli-Gunes-Topla-Benim-Icin.mp3 Seher yeli cık dağlara
Guneş topla benim icin
Haber ilet dort diyara canım
Guneş topla benim icin
Umutların arasından
Kirpiklerin karasından
Doşte bıcak yarasından canım
Guneş topla benim icin
Seher yeli yar gozunden
Havadaki kuş izinden
Geceleyin gok yuzunden canım
Guneş topla benim icin
8. Ve o meşhur Haluk Bilginer tiradındaki şiirin yazarı: Kendini asmış yuz kiloluk bir zenci… Aman, kendini asmış yuz kiloluk bir zenci,
Ustelik gece inmiş, ses gelmiyor kumesten;
Ben olsam utanırım, bu ne bicim oğrenci?
Hem dersini bilmiyor, hem de şişman herkesten.
İyi nişan alırdı kendini asan zenci,
Bira icmez ağlardı, babası değirmenci,
Sizden iyi olmasın, boşanmada birinci…
Cok canım sıkılıyor, kuş vuralım istersen.
Bu şiir de Ulku Tamer ustadın kaleminden dokulmuştur. Turlu turlu duygulara gark ettiren ve yer yer gulduren ama en sonunda “COOOK CANIM SIKILIYORRRR!” diyerek tum hislerimize tercuman olan şaire yeri gelmişken bir kez daha binlerce teşekkur ederiz.
9. Olumu ozetleyen bir şiir daha: Utanc…
soğuk bir tul ortuyorlar yuzumuze,
sanki olmek icin beyaz bir uykusuzluk;
belki utanmasak bizi bırakacaklar,
terliyoruz, tırnaklarımdan damlıyor kan
onun ustune,
soğuk bir tul ortuyorlar ustumuze.
hangi odaya saklansak şimdi onlar,
hangi sokaklara cıksak olum;
girildikce biten sevişmemiz onlar yuzunden,
ne zaman boynuna uzansam olum kokuyor
yalnızlıktan, o yalnızlık,
kelimesi artık şiirde unutulan.
10. Bir ara kuşların goğune fırlatmıştı aşkını: “Dunya ’da Ne Kadar” şiiriyle…
Dunyada ne kadar kuş varsa
bir fazlası senin soluğunda
bana bir ninni soyle
savurup atsın yorgunlukları
ormanın savaşını bağışla
bağışla kuytunun sessizliğini
gozlerimin arkasında catlayan
tohumun coşkusunu anla
ucurumlardan orulmuştur cunku
sıradağları yaratan sevda
11. Cemal Sureya ise Ulku Tamer Şiiri hakkında fevkalade guzel tespitlerde bulunur…
“Nuh ’un gemisi gibiydi Ulku Tamer ’in ilk şiirleri: kalabalık, şenlikli, her turlu imgenin erkeğini ve dişisini barındıran, terzilerle, dulgerlerle, tilkilerle, kirpilerle, sansarlarla ve her şeyle dolu. hayatın, olumun ve her şeyin amatoruydu ulku tamer bu şiirlerde… baştan itibaren ikinci yeni ’nin onemli gelişme halkalarından biri de o oldu… en soyut anlatımını bile cok yalın bir dille yapan bir şairdir o… kısa şiirlerinin coğu karnaval bileti gibidir, sevincle doludur; uzunları ise hemen her zaman tirajik oğelerle calışır.”