
Edebiyat tarihinin tozlu sayfalarına baktığımız zaman pek cok yazarın hatıralarıyla karşılaşmamız mumkundur. Onların kurduğu ilişki uzerinden yaşadıkları donemi, urettikleri eserleri, yarattıkları karakterleri ve ruh hallerini anlamak, aslında gecmiş zamanın yeniden yaşanmasını sağlamaktır. Bu haliyle edebiyat, yaşayan ve surekli nefes alan bir canlı gibi yaşamımızda durmaktadır.
Turk edebiyatının en onemli kalemlerinden Orhan Veli ve Sabahattin Ali de yolları kesişen, arkadaşlık kuran ve birlikte pek cok anıyı paylaşan isimlerdendir.
Orhan Veli Eserlerine Ulaşmak İcin Tıkla!
Orhan Veli, sevgilisi Nahit Hanım ’a yazdığı bir mektupta Sabahattin Ali ’yle aralarında gecen bir konuşmadan duyduğu rahatsızlığı anlatır Orhan Veli ’yle Sabahattin Ali, Galata Balık Pazarı ’nda bir meyhaneye girerler. Zaman zaman ziyaret ettikleri mekÂnda calışan bir kadın vardır ve bazı muşterilere daha yakın davranmaktadır. Mektupta kadından “hafifmeşrep” olarak bahseden şair, Sabahattin Ali ’nin kadını Nahit Hanım ’a benzetmesi uzerine bir hayli bozulur Ustelik bu benzerlik fiziksel değil, davranışsal bir benzerliktir. Orhan Veli bunun uzerine daha cok sinirlenir ancak belli etmemeye calışır Sabahattin Ali Eserlerine Ulaşmak İcin Tıkla!
Bunun uzerine Sabahattin Ali, “Sen Nahit Hanım ’ı tanır mısın?” diye sorar. “Oldukca tanırım” cevabını alan Sabahattin Ali konuşmasını surdurur Orhan Veli ’nin Nahit Hanım ’ı tanımadığını, tanısa da sadece kendisine gosterdiği cephelerini tanıyabileceğini, insanların sekiz ayrı cephesinin olduğunu soyler Yazarın bu duşuncesini sacma bulmayan Orhan Veli, gerekli de bulmaz fakat bir hayli rahatsız olur “Bu fikrini izaha kalkışırken hatırladığı insan herhalde sen olmamalıydın. Ustelik oyle bir kadına bakarak hatırlamamalıydı.”
Orhan Veli, mektubunun sonlarında daha onceleri kimseden buna benzer sozler duymadığını ozellikle belirtir ve ne yapmak gerektiğine dair Nahit Hanım ’a bir soru sorar: “Ne yapmak lazım, katlanmak mı?” “Senin hakkında senin soylediklerine ve benim bildiklerim uymayan sozleri hep boyle başkalarından duyuyorum. Duymasam daha mı iyi olacak bilmem. Fakat herhalde duymak da beni rahatsız ediyor. Haksız mıyım? Yahut sen haklı mısın? Bu hususta neler duşunduğunu bilmek isterim. Ustelik eskiden, yani cok eskiden buna benzer laflar pek işitmezdim. Herhalde hayatımızda bir değişiklik var ki boyle şeyler işitiyoruz. Ne yapmak lazım, katlanmak mı? Ne tavsiye ediyorsun?”
Orhan Veli Eserlerine Ulaşmak İcin Tıkla!
Kaynak: 1