
Edebiyatın klasik olarak nitelendirdiği eserler, aslında pek cok şeyin zeminini oluşturur. Başta hikÂye olmak uzere hikÂyeye hayat veren insan ve onun doğası, bu zeminin etrafında ve tam ortasındadır. Edebiyatı edebiyat yapan en onemli gerekcelerden biri de budur. Cunku klasik olan bir eser, aslında tarihe de kendi birikimiyle katkı sağlar. Bu katkının soz konusu metinler arasındaki yeri, doğal aktarımın sağlanması ve anlaşılmasıyla mumkundur.
İtalyan romancı Calvino, yaşadığı donem itibarıyla eserlerini en doğru cizgi uzerinden vermeye calışmış, bunu doğru şekillerde ifade etmiştir. Donem tanıklığı ve buna bağlı olarak kaleme aldığı eserler, onun bu başarısının ve kalıcılığının en onemli kanıtıdır. Klasik eserlerin dunya edebiyatındaki onemine vurgu yapan tanımları, her donem okunması ve oğrenilmesi gereken bilgiler arasında yer almaktadır.
1. “Klasikler, haklarında asla ‘okuyorum ’ sozunu değil, genellikle ‘yeniden okuyorum ’ sozunu işittiğimiz kitaplardır”
2. “Bir klasiği her yeniden okuma, ilk okuma gibi bir keşif okumasıdır”
3. “Okumuş ve sevmiş olanlar icin zenginlik anlamına gelen, ama zevkine varabileceği daha iyi koşullarda ilk kez okuma şansını bulanlar icin de o denli zenginlik demek olan kitaplara klasik denir”
4. “Bir klasik, surekli olarak kendisi hakkında bir eleştirel soylemler butununu tahrik eden, ama hep onları silkeleyip uzerinden atan bir yapıttır”
5. “Klasikler, haklarında duyduklarımızla ne kadar bildiğimize inanıyorsak, gercekten okuduğumuzda o kadar yeni, beklenmedik, benzersiz bulduğumuz kitaplardır”
6. “Eski cağların tılsımları gibi, evrenin eşdeğeri bicimini alan bir kitaba klasik denir”
7. “Senin klasiğin, kayıtsız kalamayacağın ve onunla bağlantılı olarak, hatta onunla karşıtlık icinde kendini tanımlamanı sağlayan yapıttır”
8. “Bir klasik, oteki klasiklerden once gelen bir kitaptır; ama once otekileri, sonra da bu kitabı okuyan kişi, hemen onun soy kutuğu icindeki yerini fark eder”
9. “Guncelliği arka plandaki gurultu konumuna atma eğilimi gosteren, ama aynı zamanda bu arka plandaki gurultu olmadan yapamayan şey, klasiktir”
10. “En uyumsuz guncelliğin egemen olduğu yerde bile, arka plandaki gurultu gibi varlığını surduren şey, klasiktir”
11. “Okumuş ve sevmiş olanlar icin zenginlik anlamına gelen, ama zevkine varabileceği daha iyi koşullarda ilk kez okuma şansını bulanlar icin de o denli zenginlik demek olan kitaplara klasik denir”
12. “Bir klasik, soyleyecekleri asla tukenmeyen bir kitaptır”
13. “Klasikler, bizim okumamızdan onceki okumaların izini uzerlerinde taşıyarak ve gectikleri kultur ya da kulturlerde (ya da daha yalın bir dille, dil ya da gorenekte) bıraktıkları izi peşlerinden surukleyerek bize ulaşan kitaplardır”
14. “Klasikler, gerek unutulmazlıklarıyla varlıklarını duyurduklarında, gerek kolektif ya da bireysel bilincdışı kılığına burunup belleğin katmanları arasında gizlendiklerinde, ozel bir etki gosteren kitaplardır”