Marlon Brando Biyografisi 1924 Doğumlu unlu Amerika'lı oyuncu. Hollywood'a method oyunculuğunu tanıtmış ve yarattığı asi genc ekolu ile donemine damgasını vurmuştur. Gencliğinde olduğu kadar olgunluk doneminde de başarılı rollere imza atmıştır. Bunlardan en cok yankı uyandıranı "Godfather" filmindeki Don Vito Corleone karakteridir. 8 kere Oscar'a aday olan unlu oyuncu iki kez "En İyi Erkek Oyuncu Oscarı"nı almaya hak kazanmıştır.


3 Nisan 1924 yılında Omaha, Nebraska'da doğdu. 1935 yılında annesi ile babasının ayrılmasından dolayı annesi ve uc kardeşi ile Santa Ana, Kaliforniya'ya yerleşti. İki yıl sonra annesi ile babasının birleşmesi ile Illinois'e taşındılar. Alman asıllı olan oyuncunun annesi ve kız kardeşi de oyunculuk ile ilgileniyordu. Brando'nun sahneye ilgisi buradan gelmekteydi. Marlon Brando'nun hareketli bir cocukluk donemi oldu. Bir yıl kadar Libertyville Lisesi'nde okuduktan sonra 16 yaşındayken Minnesota'daki Shattuck Askeri Okulu'na gonderildi. Buradaki katı kurallara karşı gelerek okuldan izinsiz kactığı icin cezanlandırıldı ve okula devam etmeme kararı aldı. Bir sure babasının yanında calıştıktan sonra babasının karşı gelmesine rağmen New York'da yaşayan kız kardeşininin yanına gitti. Buradaki Sosyal Araştırma Enstitusu'ndeki Erwin Piscator yonetimindeki drama worksa Sanat Tiyatrosu'nda Stanislavski ile calışmış olan Stella Adler'ın oğrencisi oldu. Stanislavski methodunu oğrenerek bununla calışmaya başladı. Kullandığı bu method, oyuncunun duygusal olarak kendini rolle butunleştirmesiydi. Uzun bir hazırlanma suresi gerektirebilen bu sistemde, oyuncu gerektiğinde karaktere yakınlaşabilmek icin onun gibi yaşamaya başlayabilirdi.
Kullandığı method oyunculuk Sayville Tiyatrosu'nda kast dışında kalmasına neden olmuştu ancak kısa sure sonra keşfedildi. 1944 yılında Gerhart Hauptman'nın "Hannele" adlı oyununda rol aldı. Ardından Broadway'de "I Remember Mama" adlı oyunda cıkışını yaptı. Eleştirmenler Broadway'in umut vadeden genc yeteneği olarak adlandırdılar. Maxwell Anderson'un "Truckline Café", George Bernard Shaw'ın "Candida", Ben Hecht'in "A Flag Is Born" adlı oyunlarında oynadı. 1950 yılında "The Men" adlı filmde canlandıracağı rol icin, bir ay hastanede kalarak gazilerle beraber tekerlekli sandalyede dolaşarak hazırlandı. 2. Dunya Savaşı'nı konu alan bu filmden etkilenerek radikal Yahudi hareketlerine destek verdi. 1951 yılında Tennessee Williams'ın yazdığı Elia Kazan'nın yonetmenliğini yaptığı "A Streetcar Named Desire" adlı filmde canlandırdığı asi genc "Stanley Kowalski" roluyle buyuk başarı kazandı.
Ardından John Steinbeck'in kitabından senaryolaştırılan, Elia Kazan'nın yonetmenliğini yaptığı "Viva Zapata!" adlı filmde Anthony Quinn ile birlikte rol aldı. Bu filmdeki başarısı ile 1952'de Cannes Film Festivali'nde "En İyi Aktor" ve İngiliz Flm Akademisi'nden ise "En İyi Yabancı Aktor" dallarında odul aldı. 1953 yılında Joseph Mankiewicz filmi "Jul Sezar"da Marcus Antonius rolunde oynadı. Bu uc filme ust uste uc kez "En İyi Erkek Oyuncu" Oscar'ına aday oldu ama kazanamadı. 1954 yılında ise adının efsaneler arasına yazdırdığı "On The Waterfront" adlı filmde rol aldı. Elia Kazan'nın yonettiği filmde "Terry Malloy" karakteriyle ozleştirildi. Bu filmdeki roluyle 1955 yılıda "En İyi Erkek Oyuncu" Oscar'ını kazandı. Bircok oyuncuya ornek olacak bir oyunculuk performansı sergiliyordu. "Rebel Without A Cause" adlı filmde James Dean, Brando'nun karakterlerinden esinlenerek oynadığını belirtmişti. Yeni bir ekolun yaratıcısı oldu.
1955 yılında kendi yapım şirketini kurdu. 1961 yılında "One-Eyed Jack" adlı filmde Stanley Kubrick ile birlikte calıştı. Ancak anlaşmazlıklar sonucu Kubrick filmi yarım bırakınca filmin devamını kendisi yonetti ve tek yonetmenlik calışması bu film oldu. 1966 yılında Charlie Chaplin'nin yonettiği "A Countess From Hong Kong"da yer aldı. Oyunculuk kariyerinde yer aldığı tek komedi bu film oldu. Ardından 1967 yılında "Reflection in A Golden Eye", 1969 yılında da "Burn!" adlı filmlerde rol aldı.
1972 yılında "The Godfather" adlı filmde un İkinci Oscar'ını bu filmdeki oyunculuğu ile aldı. Ancak Amerikan yonetinimin Kızılderililere yaptıklarını protesto etmek amacıyla torene katılmadı ve yerine genc bir Kızılderili kızı gonderdi. 1973 Bernardo Bertolucci'nin "Last Tango in Paris" adlı filminde oynadı. Ardından 1979'da Francis Ford Coppola'nın yonetmenliğini yaptığı "Apocalypse Now" ve 1978'de "Superman" adlı filmlerde rol aldı.
Uzun bir sure ara verdikten sonra 1995 yılında Johnny Depp ve Faye Dunaway ile birlikte "Don Juan DeMarco" adlı filmde rol aldı. Bu filmde aldığı aşırı kilolarla dikkat cekti. 1994 yılında "Songs My Mother Taught Me" adlı otobiyografik kitabını yayımladı. 2001 yılında ise "The Score" adlı filmde Robert De Niro ve Edward Norton ile birlikte yer aldı. Hayatı boyunca ailevi sorunlar yaşadı. Annesi bir alkolikti, kızı 1995'te intihar etti ve oğlu kız kardeşinin sevgilisini oldurmekten cinayetle yargılandı. 1 Temmuz 2004'de Los Angeles'taki bir hastanede akciğer yetmezliğinden oldu.