“Ya ama en iyi dizi Breaking Bad değil miydi yaa” diyerek ağladığınızı gorebiliyoruz. Hemen cevaplıyoruz: İzlediğiniz hicbir yabancı dizi değildi.
Tamam, şunu kabul edelim: Herkese hitap eden bir dizi değil(di) bu. Yakışıklı ve kaslı erkekler, guzel kadınlar, seks, gizemli olaylar, bilimkurgu, aksiyon yok. Sadece gercekler var.
Yani anlayacağınız, The Wire dizisi tam anlamıyla reality junkie ’lere gore bir dizi. “The king stay the king!” İzleyin yo!
HBO faktoru
Hocam asıl sebeplere gecmeden once, bu dizi bir HBO dizisi. Adamların ekranlarımıza taşıdığı dizilerden pay bicin: Game Of Thrones, Boardwalk Empire, Six Feet Under, Oz, The Sopranos…
İyi-kotu / kotu-iyi karakterler
Dizide salt iyi ve salt kotu karakterler yok. Gundelik hayatın akışında kotu olan iyiler ve iyi olan kotuler var dizide. Filmdeki “kotu” bir karakteri hayranlık icinde izlerken bulabiliyorsunuz kendinizi.
Orseleyici gercekcilik
Hocam sizin bu yazıyı okuduğunuz ne kadar gercekse, bu dizi de o kadar gercek. Bir bolumu izleyip bitirdikten sonra biliyorsunuz ki, Baltimore ’daki koşelerde, sokaklarda az sonra birisi oldurulecek.
Başrol oyuncusu yok
Evet, yeminle yok. Siz bakmayın McNulty karakterinin başroldeymiş gibi olduğuna, alakası yok. IMDB ’den cast ’e bakarak “Hımm kim oynuyormuş acaba?” derseniz yanılırsınız.
Bildiğin sokak dili ile konuşuyorlar
Diziyi izlemeye başlamadan once ve izleme surecinde surekli yorumları okudum. Yorumlarda gorduğum başlıca cumlelerden biri “Abi zehir gibi İngilizcemle hicbir .ok anlamadım” oldu. İngilizce bilen arkadaşlar eğer orijinal dilinden izleyeceklerse diziyi www.urbandictionary.com sitesine ihtiyac duyabilirler.
Senarist etkisi
Senarist David Simon, Baltimore Sun gazetesinde 10 yıldan fazla calışmış bir gazeteci. Senaryonun sağlamlığı da bundan ileri geliyor. Olanı biteni cok iyi bilen biri tarafından yaratılmış yani.
Cezasını bulmayan kotu karakterler
Evet, maalesef oyle. Eğer alışılmış Holivud kulturunden dışarı cıkmak istemiyorsanız uzak durmanızı oneririz.
Senaryoda kopukluk yok
Senaristin eski bir Baltimore gazetecisi olması yetmiyor tabii. Oluşturduğu senaryo o kadar sağlam ki “Abi şimdi ne alaka yaa” diyemiyorsunuz. Neden-sonuc ilişkisi tavan yapmış durumda.
Oyunculuklara şapka cıkartılır
Tek kelimeyle muhteşem. Hicbir rol, oyunculardan hicbirinin uzerinde kostum gibi durmuyor. Ulan sanki herif gercek hayatta da o işi yapıyormuş gibi ya, daha ne diyelim! (Bir sonraki maddede konuyu biraz daha net anlayacaksınız)
Zaten onun hayatı
Dedik ya, sanki gercekten o işi yapıyor diye. Dizideki Snoop lakaplı lezbiyen arkadaş gercekte ne ise onu oynamış. Daha doğrusu oynamamış. Snoop Baltimore ’un arka sokaklarında uyuşturucu satarken, bizim ekip orada dizi cekmeye başlamış. Cunku Snoop gercekten uyuşturucu satıcısı ve cinayetten dolayı mahkûmiyeti olan bir arkadaşımız.
Gundelik hayat tadında bir akış
Hocam dizinin hic acelesi yok. Olaylar oyle 15-20 dakika icinde gercekleşmiyor. Adamların şebekeyi cokertmek icin girişimde bulunmaya başlamaları sadece 8 bolum suruyor.
Kahramanlar ve kahramanlıklar yok
Dı Vayır ’da hic kimse kahraman değil. Hani başrol yok demiştik ya, kahraman da yok. Hic kimseyi idealize etmiyor, baş tacı yapmıyor. Tamam, kabul, Omar Little ’a herkes abayı yakmış durumda ama o kadar olur canım.
Kotuleri teker teker yok eden polisleri ya da asarım keserim tarzı mafya babalarını bekliyorsanız, beklentinizi hemen “sıfırlayalım”, cunku yok.
Kimse vazgecilmez değil
Evet, 8. Bolumu izleyip “Bu herif olurse dizi biter abi” diyorsunuz, herif 9. Bolumde oluyor. Herkesin vazgecilebilitesi var yani.
Seyirciyi cıldırtmaya calışmıyor
“Abi oyle bir yerde bitirelim ki bolumu onumuzdeki haftaya kadar intiharın eşiğine gelsinler” gibi bir derdi yok dizinin. Dizi 39. dakikaya gelmiş ekşın namına daha tık yok, 40. dakikada acımasızca bitiveriyor. Bir sonraki bolum de aynı sıradanlıkla başlıyor, cunku hayat boyle.
Artistik silah cekmeler falan yok
Yok hocam, bu da yok. Oyle silahı cekip, kurbanının gozlerinin icine anlamlı anlamlı bakıp, birisinin gelip o kurbanı kurtarması beklentisi yok bu dizide. Şu şekilde oluyor: TAK!
Burokrasi her yerde
“Hocam Baltimore ’da burokrasi ne gezer” demeyin. Şebekeyi cokertmek icin polisin aşması gereken burokratik engelleri birebir onunuze seriyor dizi. Butce ayırmak, adam ayarlamak, fazla mesaiye kalan polislere paralarını odemek, gerekli techizatın temin edilmesi gibi işler icin bir yığın engelin aşılması gerekiyor.
Politikacılar bildiğiniz gibi
Ve elbette -sozum ona her “modern” toplumda ve kulturde olduğu gibi- insanların hayatlarının, politikacıların cıkarlarına kurban edilmesi var. Hem de en sertinden, en acımasızından orneklerle. Evet, can sıkıcı…
IMDB puanı
Tamam, elbette IMDB puanı her şey demek değildir. Biz de zaten o yuzden listenin en sonuna ekledik. Ama yine de bilmenizde yarar var. 124.756 kullanıcının puanlamasıyla oluşan ortalaması 9.4 şu anda.