Soylenir ki modern komedinin en buyuk donum noktası BBC kanalında yayınlanacak bir skec programı icin, bir grup komedyenin Monty Python adıylan bir araya gelmesi ile gercekleşti. Dunya capında une ulaşmış komedyenlerin buyuk coğunluğunun roportajlarında, biyografilerinde Monty Python ’dan alınan ilhamın izlerine rastlıyoruz. Peki kim bu adamlar? Etkileri South Park ’tan, The Simpsons ’a, Saturday Night Live ’dan, ZAZ ekibine, televizyonda ve beyaz perdede yayınlanan pek cok programda gorulebilen, filmlerine ve skeclerine uzerinden 40 yıl gecse de hala kahkahalarla gulunen bu sıradışı adamların hikayesine gelin biraz daha yakından bakalım.
1.Oxford ve Cambridge ortak yapımı Ekibin Oxford ekolune mensup uyeleri Terry Jones ve Michael Palin, universitenin komedi kulubu The Oxford Revue ’de derslerinden arta kalan zamanlarında uretimlerine başlamışken, Graham Chapman, Eric Idle ve John Cleese ise Cambridge Universite ’sine bağlı Cambridge Footlights Revue ’de yıl sonu gosterilerine cıkıyordu. Yeteneklerini, İngiliz tv sektorune pek cok yazar ve oyuncu yetiştiren bu kuluplerde parlatma fırsatı yakalayan bu genc mizahşor takımı, zaman icerisinde irili, ufaklı televizyon ve radyo işlerinde para kazanmaya başladı. Tanışıklıkları da bu programlar sayesinde gercekleşti.
2. Yetenekli adamlar birbirini bir şekilde bulur ’un en doğru tezahuru 1969 yılında bir kanal gorevlisi BBC ’de yayınlanacak bir skec programı icin bir ekip kurmakla gorevlendirildi. Cambridge Universitesi tayfası Cleese, Idle ve Chapman David Frost ’un programı The Frost Report ’ta yazarlık yapıyordu. Monty Python ekibinin Oxford kolu olan Palin ve Jones ise Do Just Adjust Your Set programındaydı. Bir araya gelindi ve program icin birlikte calışma kararı alındı. Cleese ’in New York ’ta bir turnede tanıştığı Terry Gilliam ’ın da programın gorsel ve animasyon işlerini ustlenmesiyle Monty Python ekibi son şeklini alarak, sahalara indi. Programın adı “Monty Python ’s Flying Circus” oldu.
3. Bilinen neredeyse tum kalıplara balyozla girişilir Monty Python ’s Flying Circus ’ı İngiltere ’de kısa surede ses getirmeye başladı. Ortada neredeyse tum komedi kalıplarının ve yerleşik haldeki skec klişelerinin darmadağın edildiği bir şov vardı. Ucan Sirk, yuksek tempolu, enteresan skec gecişleri, bitmek bilmeyen enerjisi ile İngiliz kulturunu, gundelik hayatın burlesk unsurlarını işliyor ve batı medeniyetinin falsolarını muazzam hicvediyordu. 4 yıl boyunca devam eden programın şohreti kısa surede ulke sınırları aşarak okyanusun diğer tarafına, Amerika ’ya ulaştı.
4. İlginc skec finalleri Skecler birbilerine yer yer alakasız gecişlerle, yer yer de T. Gilliam ’ın ozgun animasyonlarıyla bağlanıyordu. Skeclerin bir “punchline” ile yani vurucu bir final repliğiyle sona ermesi klişesi de Flying Circus yaratıcılığından nasibi aldı. Skecler bazen bir oyuncunun “-Evet bu skecin burada bitmesinin zamanı geldi…” diyerek, bazen de skecin sonuna bir sonraki bolumden bir karakter getirterek, ya da başrolun uzerine 16 tonluk karton ağırlıklar duşurerek bitebiliyordu.
5. Eşi benzeri olmayan, yenilikci bir mizah anlayışı
Program yayınlandığı 5 sene boyunca, gunumuzde bile niş sayılabilecek bir komedi tarzına ev sahipliği yaptı. Tersinlemeleri, ironisi, slapstick ve dead-pan humoru, absurd karakteri ile tadından yenmeyen bir mizahın onculu oldu Monty Python ’s Flying Circus.
Filozofların futbol macı nasıl olurdu sorusuna yanıt veren Philosphers ’s Football, coğu kişiye gore Monty Python antolojisinin 1 numarası Dead Parrot, Che Guevara, Lenin, Mao ve Karl Marx ’ın aynı bilgi yarışmasında bir araya getirip, Che ’ye 2. turda “Coventry City Lig Kupası ’nı en son hangi tarihte aldı?” sorusunu soracak kadar fantastik Communist Quiz Show skeci bunlardan sadece bazılarıydı…
Flying Circus ’un nasıl enteresan işler yapan bir program olduğunu sadece şu Almanya – Yunanistan filozoflarının futbol macında bir araya geldiği efsane skece bakarak dahi anlayabiliriz aslında.
6. Pitonlar beyaz perdede Monty Python ’s Flying Circus ’ın bu başarısının bir Amerika macerasının kapısını aralaması elbette kacınılmazdı. Amerikan seyircisi ile tanışma 1. Ve 2. sezondaki skeclerinden oluşan “And Now For Something Completely Different” filmi ile 1971 ’de gercekleşti. Ustune ekipten Holy Grail gibi bir başyapıt ortaya cıkınca tum dikkatler Monty Python ekibine cevrildi.
7. Beyaz perdede surreal, kara mizah salvoları 1974 ’te Kral Artur mitinden hareketle yazılan Monty Python ’s Holy Grail hem eleştirmen bazında hem de ticari olarak başarılı oldu. Kral Artur ’un hikayesine satirik ve oldukca eğlenceli bir perspektifle yaklaşılan filmde, ekip televizyon programlarında kusursuzlaştırdığı pek cok komedi tekniğimi ustalıkla kullandı. Yayınlandığı donemde bir kısım eleştirmen tarafından film tatsız ve yavan bir mizah uygulamakla eleştirse de, coğu kişi icin film yenilikci, hayal gucunu okşayan ve zeka dolu bir film olarak kabul edildi.
8. Live At The Hollywood Bowl ve Meaning of Life
Ekibin iyi skeclerinin kolajlandığı, Los Angeles ’taki Hollywood Bowl sahnesinde canlı seyirciyle cekilen Live At The Hollywood Bowl 1982 ’de, yaratıcılığın, deneyselliğin sınırlarını zorlayan ve aynı zamanda pitonların son sinema filmi niteliğindeki Meaning of Life, 1983 ’te seyircisiyle buluştu.
10. Ucan Sirk ’in yere inişi John Cleese programa katacak yeni ve orijinal bir şeyinin kalmadığını gerekce gostererek Flying Circus ’un 3. Sezonunun ardından ekipten ayrıldı. Bu ayrılıkta Chapman ’ın alkolle olan problemleri ve zorlu bir calışma arkadaşı profili cizmesi kadar, Cleese ’in solo projelerini hayata gecirmek istemesinin de etkisi soz konusuydu elbette.
11. Altın cağın sonu Bu olağanustu verimli donemin ardından dağılan Monty Python uyeleri, ceşitli canlı performanslar ve The Contractual Obligation Album icin bir araya gelmeye devam etse de, zaman icerisinde ağırlıklı olarak bireysel projelerine yoğunlaştı. Bu ve benzeri calışmaları eleştirmen tayfasının coğunlukla ovgusune mazhar olmayı başarsa da, genel kanı elemanların takım halinde en iyi meyvelerini verdikleri yonunde oldu.
Ayrı gecen 40 yılın ardından, gectiğimiz yıl son bir turne icin yeniden bir araya gelen ekip klasik skecleriyle hayranlarına unutulmaz dakikalar yaşattı. İlk gosterinin biletleri satışa cıkışısın ardından sadece 40 saniyede tukendi.
12. Son olarak dilerseniz buyutecimizi bu ruya takımın oyunculara yaklaştıralım: John Cleese: Graham Chapman ile birlikte Monty Python ekibinin kurucularından. Dead Parrot, Ministry of Silly Walks gibi unutulmaz skeclerde imzası olan Cleese, dead pan mizahı yeryuzunde en iyi uygulayan oyunculardan biri olarak kabul ediliyor ve gelmiş gecmiş en iyi komedyenler listelerinde kendisine ust sıralarda yer buluyor. Cleese ’in Monty Python ’dan macerasından sonra giriştiği solo tv projesi Fawlty Towers ve başrolunde yıldızlaştığı “A Fish Called Wanda” ile de ortalığın tozunu attırdığını belirtelim.
Graham Chapman Yakalandığı kanser hastalığı yuzunden 48 yaşında vefat eden Graham Chapman, ekibin diğer kurucusuydu ve cekilen 3 Monty Python filminin 2 ’sinde(Life of Brian ve Holy Grail) başrol oynamayı başaran isim olmuştu. Donemin eşcinsellere yonelik devlet ve toplum baskısına karşın, eşcinsel kimliğini her zaman cesurca ortaya koydu. Cambridge ’de aldığı tıp eğitimine karşın hicbir zaman doktorluk yapmadı ve kariyerine başarılı bir yazar&oyuncu olarak devam etti.
Chapman ’ın olumu sonrası duzenlenen anma toreninden de mutlaka bahsetmemiz gerek. John Cleese ’in tarihe gecen, inanılmaz konuşması icin de sizleri şoyle alalım. Bir cenaze toreninde izleyenleri bu kadar guldurmek cok kişiye nasip olmaz herhalde.
Eric Idle Monty Python ’dan aldığı mirası Spamalot ’ta devam ettirdi. Bu proje sebebiyle John Cleese ile bir anlaşmazlık yaşamış olsa da, ilerleyen yıllarda ikili arasındaki buzlar eridi. Monty Python ’ın hit şarkılarının neredeyse tamamı Eric Idle tarafından bestelendi. “Penis Song”, “Always Look On The Bright Side of Life” gibi unutulmazları muzik dunyasına kazandırmasıyla bilinir. Bunun yanında skec yazımındaki kendine has tarzı ile pitonlar arasında her zaman ozel bir yeri oldu.
Terry Jones The Meaning of Life ve The Holy Grail ’in Terry Gilliam ile, Life of Brian ’ı ise tek başına yonetmiştir. Oxford yıllarından Michael Palin ile birlikte pek cok şovda başarılı işler yapmış olsa da, yeteneklerini maksimum kapasitede ile kullandığı yer Monty Python olmuştur. Monty Python mutfağının kahramanlarından olduğu kadar oyunculuk marifetleriyle de ekibe onemli katkıda bulunmuş bir isim.
Michael Palin Oyunculuk enerjisi ve kadın rollerinde akıllara zarar performansıyla ile ekibin aktorluk bazında en parlak isimlerinden biri oldu her zaman. A Fish Called Wanda ’da da harikalar yaratan Palin, ilerleyen yıllarda kendisine farklı bir rota cizerek, kariyerine gezi belgeselcisi olarak devam etti. Yapılan oylama sonucu en yakışıklı Monty Python uyesi unvanına sahip oldu.
Terry Gilliam Monty Python ekibine gorsel ve animasyon sorumlusu olarak dahil olsa da, sonrasında muazzam bir kariyer yaptı. Flying Circus ’ta ilerleyen bolumlerde oyunculuk yapan Gilliam yonetmen olarak Python filmlerinde kendisine yer buldu. Monty Python yolculuğunun ardından yonetmenlik mesleğine ağırlık verdi The Fisher King, Brazil, Fear and Loathing In Las Vegas ve 12 Monkeys gibi hit filmlere imza attı.