James Naismith Biyografisi James Naismith, basketbol sporunun ve Amerikan Futbolu kaskının mucitidir. James Naismith, 6 Kasım 1861 tarihinde Almonte, Mississippi Mills, Kanada ’da madencilik sektorunde calışan bir İskocya'lı gocmenin buyuk oğlu olarak doğmuştur. Her iki ebeveyni de tifo ateşinden olunce kucuk yaşta oksuz kalan James Naismith, teyzesi ve amcasıyla uzun yıllar yaşadı ve Almonte yakınlarındaki Bennies Corners'da ilkokula gitti. Yaşadığı bolgedeki Almonte Lisesi'nden 1883 yılında mezun oldu. 1883 yılında Montreal'daki McGill University'de universite eğitimine başladı. Universitede iken zayıf sayılabilecek yapısına rağmen, okulunu Kanada futbolu, futbol ve jimnastikte temsil eden oyuncu olarak gorev yaptı. Universiteden beden eğitimi alanında lisans derecesi ile 1888 yılında mezun oldu ve 1890 yılında yuksek lisans ile akademik derece aldıktan sonra aynı yıl yıl Amerika Birleşik Devletleri, Massachusetts'teki Springfield'a taşındı.
1891 yılında ABD'nin Massachusetts eyaleti Springfield şehirinde bulunan YMCA (Young Men's Christian Association / Genc Hristiyan Erkekler Birliği), International Training School'da beden eğitimi oğretmeni olarak goreve başladı. Burada ders verirken basketbol oyununu tasarladı.
Oğrenciler spor salonunda yuruyuş, jimnastik ve aletlerle calışma gibi imkanlara sahip olsalar da, bunları sıcak mevsimlerde yaptıkları sporlar kadar heyecan verici bulmuyorlardı.
Calıştığı okulun beden eğitimi başkanı, Massachusetts ’de Sert gecen kış gunlerinde sporcuları formda tutacak bir aktivite, bir salon oyunu yaratması icin James Naismith ’e gorev vererek 14 gun sure verdi. Fazla yer kaplamadan atletlerinin formda kalmasına yardımcı olabilecek, fazla sert olmadan ve tum oyuncular icin adil olmasını talep etti.
James Naismith'e yeni bir oyun bulma girişiminde uc ana duşunce rehberlik etti. İlk olarak, o zamanların en populer oyunlarını (ragbi, lakros, futbol, hokey ve beyzbol) analiz etti. Naismith bir topun tehlikelerini fark etti ve buyuk, yumuşak futbol topunun en guvenlisi olduğu sonucuna vardı. İkinci olarak, fiziksel temasların coğunun topla koşarken, top surerken veya topa vururken meydana geldiğini gordu ve pas vermenin tek yasal secenek olduğuna karar verdi. Son olarak Naismith, kalenin acılış duzlemi zemine paralel olacak şekilde oyuncunun başlarının yukarısına yerleştirerek kaleyi savunulamaz hale getirerek vucut temasını daha da azalttı.
Bu amacla Naismith, bir kapıcıdan bir cift kutu bulmasını istedi, ancak kapıcı onun yerine ona şeftali sepetleri getirdi. Naismith bu yeni oyunu "Basket Ball" olarak adlandırdı ve duşuncelerini 13 temel kuralda bir araya getirdi. İlk "Basket Ball" oyunu Aralık 1891'de oynandı. Naismith, spor salonunun iki ucunda bulunan balkonların alt rayına birer sepet astı. Sepetten topu alması ve oyuna geri sokması icinse, balkonlara birer kişi yerleştirdi. Topun yeniden salona duşmesi icin sepetlerin diplerinin kesilmesi, birkac yıl sonra gercekleşti.
James Naismith, oyunun "13 Temel Kuralı" nı yazdı. “Bir oyuncu topla koşamaz”, “Omuz atma, tutma, vurma, itme veya acma” ve “Zaman iki on beş dakikalık yarı olacaktır” gibi kurallar dahil edildi. Dersten once spor salonundaki bulten panosunda 13 kuralı yayınladı, boylece cocuklar onları okuyabilir ve nasıl oynanacaklarını anlayabilirdi. İlk başta, cocuklar kuralları tam olarak anlamadı ve oyun spor salonunun merkezinde buyuk bir kavgaya donuştu. Zamanla, ancak, cocuklar kuralları anlamaya başladı. En onemlisi, cok fazla faul yaparlarsa veya birisini incitmeye calışırlarsa, oyundan ayrılmak zorunda kalacaklarını oğrendiler.
Naismith, bu yeni spora Basket Ball ismini verdi ve 21 Aralık 1891 tarihinde, Springfield spor salonunun dışına 13 temel kuralı astı.
Oyunun amacı, topu rakibinizin kalesine sokmaktır. Bu, topun, aşağıdaki koşullar ve kurallar dahilinde, bir veya iki elle sahanın herhangi bir yerinden atılmasıyla yapılabilir.
• Top, bir veya iki elle herhangi bir yone fırlatılabilir.
• Top, bir veya iki elle herhangi bir yone doğru vurulabilir.
• Oyuncu topla beraber koşamaz. Oyuncu topu yakaladığı yerden pasını vermelidir.
• Top bir elde veya iki elin arasında durmalıdır. Kollar ve vucut topu tutmaya yardımcı olmamalıdır.
• Rakibe omuz atmak, tutmak, cekmek, celme takmak, duşurmek ya da itmek yasaktır. Bu kuralın herhangi bir oyuncu tarafından ilk ihlali, faul sayılır. İkinci ve sonrası, gol atılana kadar oyuncuyu oyundan diskalifiye eder veya eğer kişi sakatlanmaya yonelik acık bir kasıtta bulunuyorsa, oyunun tamamından ihrac edilir. Bu, oyuncunun yerine yedek oyuncu oyuna dahil olamaz.
• Topa yumruk atmak fauldur.
• Takımlardan biri ust uste uc faul yaparsa, karşı takımın hanesine 1 gol yazılır.
• Eğer top, savunmanın mudahalesi olmadan sepete havadan veya yerden sektirilerek atılırsa, gol sayılır.
• Eğer top sepetin kenarındaysa ve savunma sepeti oynatırsa, bu top yine gol değeri kazanır.
• Eğer top oyun alanının dışına cıkarsa, topa ilk dokunan kişi tarafından oyun alanına atılacaktır.
• Anlaşmazlık durumunda, hakem tarafından doğrudan sahaya atılacaktır. Atıcının iceri girmesine beş saniye izin verilecektir. Eğer atıcı topu daha fazla tutarsa, top rakibe gececektir. Eğer bir takım oyunu kasıtlı olarak yavaşlatmaya calışıyorsa, hakem o takıma faul verir.
• Hakem, oyuncuların hareketlerini ve faullerini yakından takip eder. Eğer bir takım ust uste uc faul aldıysa, hakem bu durumu baş hakeme bildirir. Hakemin oyuncuyu oyundan atma yetkisi vardır.
• Baş hakem topun ne zaman sahanın dışında olduğunu, topun hangi takımda olması gerektiğini ve mac suresini kontrol eder. Baş hakem ayrıca golun gecerli olup olmadığına da karar verir ve skoru tutar.
• Mac suresi aralarında beş dakikalık dinlenme ile 15 dakikalık iki yarı olacaktır.
• Bu sure icinde en cok gol atan taraf, kazanan ilan edilecektir. Beraberlik durumunda, oyun kaptanlarının mutabakatı ile başka bir gol yapılana kadar oyun surdurulebilir.

İlk zamanlarda bir futbol topuyla, dokuz kişilik takımlar halinde oynanan basketbol, o kadar populer bir hale geldi ki; gazeteciler oyunun icadından yalnızca bir yıl sonra basketbol hakkında yazmaya başlamışlardı.
Naismith daha sonraki yaşamında basketbolun dunyanın en populer sporlarından biri haline geldiğini gordu. 1935 yılında basketbol, Olimpiyatların resmi bir sporu oldu. Naismith, Olimpiyat madalyalarını kazanan takımlara dağıttı. Ayrıca 1937'de Ulusal Universitelerarası Basketbol Birliğinin kurulmasına yardım etti.
Uzun yıllar Amerika ’da spor eğitmenliği yapan James Naismith, basketbolu Mayas Kabilesi'nin Tlahiotenie oyunundan esinlediği duşunulmektedir. Kristof Colomb, Amerika ’yı keşfetmeden once Guney Amerika yerlilerinden “Mayas” kabilesi arasında basketbola cok benzeyen “Tlahiotenie” adında bir oyun oynandığı ve bu oyunun Mayas kabilesinin, milli oyunu olduğu belirtilmiştir.
Mayas kabilesi ile ilgili gunumuze gelen kalıntılardan elde edilen bilgilere gore bu oyun basketbol sporundan biraz daha farklı bir tarzda ve daha cok fiziki guce dayalı oynanmaktadır. Bugunku basketbol oyun alanının en az 5 kat buyukluğundeki bir sahada mermerden yapılmış duvarlar uzerine yerden yaklaşık 4 metre yukseklikte ve yere paralel değil de dik olarak sabitlenmiş ve yarım metre capındaki cemberlerle oynanan Tlahiotenie, bugunku basketbol sporundan daha zor şartlarda yapılıyordu.
James Naismith, Amerika Birleşik Devletleri ’nin Massachusetts eyaletinde Springfield Genc Erkekler Hristiyan Birliği (YMCA) Eğitim Okulu ’nda beden eğitimi oğretmenliği yaparken uzun yıllardır hayalinde yaşattığı bu sportif oyunun 1891 yılında son şeklini vermiştir ve basketbol sporunun babası olarak kabul edilmektedir.
Atlet ve beyzbolculara kış antrenmanı yaptırmak icin geliştirilen bu oyundaki amac, topun tahtadan yapılmış olan sepetlere sokulmasıdır. İlk başlarda duvara monte edilen pota bir şeftali sepetidir. Oyunun asıl hedefini duvarlara asılı sepetler oluşturduğundan James Naismith tarafından bu oyuna “Sepet Topu ’ ’ anlamına gelen “Basketbol ’ ’ adı verilmiştir.
Basketbolun Avrupa ’daki ilk denemesi, 1893 yılında Paris ’in Trevise sokağındaki eski bir cimnastik salonunda yapılmıştır. Daha sonraları, ozellikle Birinci Dunya Savaşı sırasında, basketbolun Avrupa ’da yayılmasında Amerikalı askerlerin buyuk etkisi olmuştur.
Uzakdoğu ’da da 1913 yılından itibaren karşılaşmalar yapılmaya başlanmıştır. Uluslararası Amator Basketbol Federasyonu (FIBA), uluslararası karşılaşmaları yonetmek amacıyla, 20 Haziran 1932 ’de İsvicre ’nin Cenevre şehrinde, İsvicre, Yunanistan, İtalya, Portekiz, Arjantin, Romanya ve Cekoslavakya Basketbol Federasyonları ’nın işbirliği ile oluşturulmuştur.
James Naismith, Amerika Birleşik Devletleri'ne taşındıktan sonra 1891 yılında orijinal basketbol kural kitabını yazdı ve Kansas Universitesi basketbol programını kurdu. James Naismith, basketbolun 1904 yılında Olimpik bir gosteri sporu oladuğunu ve Berlin'deki 1936 Yaz Olimpiyatları'nda resmi bir etkinlik olarak benimsendiğini ve ayrıca 1938 yılındaki National Invitation Tournament (NIT) ve 1939 yılındaki NCAA Turnuvası ’nı (NCAA : National Collegiate Athletic Association/ Amerikan Kolej Sporları Kurumu) gorecek kadar yaşadı.
James Naismith, 1898 yılında ABD'nin Kolorado eyÂletinin başkenti Denver'da tıp eğitimi alarak doktor diploması aldı. Sonra 1898 yılında, Kansas ’a taşındı Kansas Universitesi'ne geldi ve Kansas Jayhawks'ın atletik (Kansas Universitesi'ni temsil eden atletik takımları) direktoru ve kocu oldu. ABD ’nin ilk kolej basketbol kocu oldu.
I. Dunya Savaşı sırasında İlk Kansas Piyadeleri icin papaz olarak gorev yaptı.
James Naismith, 4 Mayıs 1925 tarihinde Amerikan vatandaşlığını aldı.
Evlilikleri :
1. eşi: Maude Evelyn Sherman (e. 1894–1937), Helen Carolyn, Maude Ann, James Sherman, John Edwin, Margaret Mason adlarında cocukları oldu.
2. eşi: Florence B. Kincaid (e. 1939–1939)
James Naismith, 28 Kasım 1939 tarihinde Lawrence, Kansas, ABD ’de 78 yaşında olmuştur.
Kanada, Ontario'daki Almonte şehirinde bir heykeli vardır.
Kitapları :
1911 - A Modern College
1918 - Sağlıklı Yaşamın Ozu