Uslubu oldukca insan ruhunun derinliklerine işleyen bir yapıya sahip olan Dazai, aslında eserlerinde gosterdiği karanlık yonleri kendi hayatında da cokca yaşamış ve belkide yazarak kendini bu umutsuz durumdan cıkarmaya calışmış.
Hayatı intihar girişimleriyle dolu olan yazarımız, sonunda bu girişiminde maalesef ki başarılı olarak bir yaz gunu 3 Temmuz 1948 yılında, metresiyle beraber yağmur nedeniyle taşan Tamagawa kanalına atlayarak intihar etmiş. Gelin bu intihar takıntısı olan yazarın hayatını sizlere anlatalım.
Asıl adı Shūji Tsushima olan yazarımız, aslında zengin ve ayrıcalıklı bir hayatın icine doğmuş. Osamu Dazai ve ailesi Aristokrat bir aileye sahip olan Dazai, 19 Haziran 1909'da hizmetcilerle dolu bir konakta, gecmiş şartlarına gore epey iyi standartlara sahip bir ailenin icinde yetişmiş. Oldukca kalabalık bir aileye sahipti, 11 kardeşi vardı ancak onca kalabalığın icinde maalesef ki yalnız bir cocukluk gecirmişti. Zamanının coğunu evdeki hizmetcilerle geciriyor, Dazai'ye onlar bakıyordu. Babasının siyasi meseleler yuzunden meşgul, annesi ise surekli olarak hastaydı. Onun icin, anne-baba bağına sahip olmadığı kacınılmaz bir gercekti.
Ergenlik doneminden beri yazıya ilgisi olan Dazai, daha o zamanlardan geleceği parlak bir yazar olma yolunda ilk adımlarını atmış.
Ailesinin aristokrat olmasından oturu dayanılmaz bir baskıya sahip olan Dazai, butun bu baskıları hice sayarak ergenlik doneminden beri yazı yazmaya başlamıştı. Kendisinde ergenlik doneminde de buyuk bir potansiyel olduğu epeyce aşikÂr olacak ki bu potansiyelini kullanarak edebiyat dergilerine katılıp kendi şiirlerini yazmaya başladı. Yayınladığı şiirler cokta başarılı olmuştu.
Seckin bir aileye sahip olmanın tum zorluklarını omuzlarında taşıyarak ailesinin Siyaset Bilimi okuması baskısına uzunca bir sure katlandı ancak bu baskılara boyun eğmeyerek kendi sevdiği işi yapma doğrultusunda ilerleyerek Fransız Dili ve Edebiyatı bolumunu kazanmıştı. Ailesi bu durumu cok icerlemiş olacak ki, Dazai'yi universite yıllarında Komunist Parti'ye uye olduğu gerekcesiyle evlatlıktan reddetti. Boylelikle yazarlık seruvenine yarı buruk bir şekilde ilk adımını atmıştı.
Butun baskılara rağmen gulmeyi ve guldurmeyi hic bırakmadı.
Bu durumu zamanında kendisi şoyle ifade etmiş: “Ne yolla olursa olsun, guldurmeliyim; oyle yaparsam, onların dediği ‘yaşantı ’nın dışında kalsam bile onemsemezler; her durumda, o insanların gozune batmamalıyım; ben hicim, ruzgarım, havayım” gibi duşunceler icimde birikirdi. Şaklabanlıklarımla ailemi hep guldurmuş, ailemden daha cok, daha anlaşılmaz ve korkutucu gelen hizmetcilerimize bile var gucumle şaklabanlık hizmeti sunmuştum.”
Cocukluğunda bile fotoğraflarda tek gulumseyenin kendisi olduğunu gorduğumuzde, boylesine gulmeyi ve guldurmeyi seven bir insanın nasıl oldu da karanlığın icine bu denli duştu diye duşunmeden edemedik. Ailesinin siyasi imajının zedelenmemesi icin yaptığı baskıları ve sert tepkileri bu şekilde geciştirmeye calışmak, yaşadığı ruhsal bunalımın kısa bir ozeti niteliğinde.
Her şey en sevdiği yazar olan Ryūnosuke Akutagawa'nın intihar etmesiyle başladı...
Universite hayatına oldukca iyi bir başlangıc yapmış olan Osamu, bir gun en sevdiği yazarın kendi canına kıymasıyla beraber onu sonu gelmez bir keder buhranına surukledi. Kafasında surekli intihar duşunceleri volta atıyor bu sonu gelmez depresif duşuncelerin icerisinden cıkamıyordu. Hatta oyle ki, normalde derslerinde epey başarılı olan yazarımız, bu olaydan sonra notlarını kısa bir sure icerisinde duşurmesine neden olmuştu.
Pek tabii insan, hayatının zor bir doneminden gectiğinde akılalmaz bağımlılıklara tutunabiliyor... Osamu da maalesef ki kendini ickilere ve kadınlara vermişti. Bu depresyonun sonucu olarak ilk kez intihara teşebbus eden Dazai, uyku haplarını icerekintihar etmeye calışmış ancak bu girişiminde başarısız olmuştu. Aldığı haplar yetersiz dozda olduğu icin hayata tutunmayı kısa bir sure de olsa başarmıştı.
Universiteden mezun oldu, evlenmek istedi, bir kez daha evlatlıktan reddedildi. Shimeko Tanabe ve Oyama Hatsuyo 1930 yılında zar zorda olsa bolumunden mezun olmayı başaran Dazai, daha sonra eğitim hayatına Fransız Edebiyatı okuyarak devam etti. Bu surecte ruh sağlığı sorunları yine baş gostermeye başlayıncakotu kararlar vermesine neden oldu ve eğitimini bırakmak zorunda kalmıştı.
İlk kotu kararı Japon bir geyşa (Japon kulturunde erkek muşterilere hizmet eden kadın) olan Oyama Hatsuyo ile evlenme isteğioldu. Ailesi bu duruma şiddetle karşı cıkmıştı, aristokrat bir ailenin cocuğu olarak bu evliliğin ailesinin imajını zedeleyeceğini duşunen aile buyukleri Dazai'yi tekrardan evlatlıktan reddetmişlerdi. Bir kez daha evlatlıktan reddedilmenin verdiği acı gercekle yuzleşerek kendisini tekrardan ickiye vermişti. Nitekim, Hatsuyo ile olan ilişkisini geride bırakarak hayatına devam etti.
Tekrar tekrar aileden reddedilmesinin ardından Dazai bu buhranın icinden cıkamadı ve bir kez daha intihara teşebbus etti, o sıralarda barda tanıştığı 19 yaşındaki Shimeko Tanabe'yi kendisiyle beraber intihar etmeye ikna ederek cifte intihar girişiminde bulunmuşlardı. Kadın trajik bir şekilde boğulurken, Dazai birbalıkcı teknesinin yardımıyla tekrardan hayata tutunmayı başarmıştı.
Bu sefer de eşi Hatsuyo ile cifte intihar girişimine kalkıştı. Soldan ikinci Osama Dazai, arkadaki kadın Oyama Hatsuyo Shimeko'nun olumu ardından polisler tarafından sorguya alınan Dazai, daha sonra ailesinin nufuzu sayesinde bu durumdan kurtulmayı başarmıştı. Ailesi onu bir kez daha aileye kabul etmiş, Dazai'ye tekrardan finansal destek sağlamaya ve bu olayların ardından ona yardımcı olmaya calışmışlardı. Olayları atlatmasının ardından Hatsuyo ile evlendi.
Hayatı alkol bağımlılıyla gecen Dazai'nin karın zarı iltihaplanmıştı ve arkadaşlarının desteğiyle hastaneye yatırıldı. Hastanede yattığı donemlerde eşi Hatsuyo'nun onu bir arkadaşıyla aldattığını oğrenmesi uzerine yıkılmıştı. Bu kez de eşi Hatsuyo ile beraber cifte intihar girişimine kalkışarak başarısız olmuşlardı. Bu teşebbusden sonra hayatlarını kesin olarak birbirlerinden ayırdılar.
İntihar denemeleri devam ederken, akıl hocası sayesinde ulkede unlu bir yazar olmuştu.
Gecmiş yıllarda yaşamış olduğu calkantılı hayata biraz ara veren Dazai, saygın bir yazar olan Masuji Ibuse'den akıl hocalığı almış ve onun desteğiyle yazılarını geliştirerek kendisini tanınır bir hale getirmişti. Edebi eserleri yayınlanmaya başlamış, edebiyat dunyasında daha cok tanınır hale gelmişti. Bu sayede yazar statusu daha da sağlamlaşmıştı.
Bu sure zarfında 1933 yılında 'Ressha' adlı eserini yayınlamak icin kendine bir takma ad belirledi ve gunumuzde de edebiyat camiasında bilinen ismiyle 'Osamu Dazai' olarak yazmaya devam etti.
Gelelim son intihar teşebbuslerine... 2 kez daha girişimde bulunmuş.
Tokyo Universitesi'nden mezun olamayacağını anlayan Dazai, kendisini asarak intihara tekrardan bir teşebbuste bulunmuştu ancak bu girişiminde de başarılı olamadı. Oylesine karanlık bir ruh halindeyken bile, dunyaca unlu eserlerini yazıp yayınlamıştı, ustelik verem hastalığıyla mucadele etmesine rağmen.
Daha sonra bir guzellik salonunda calışan Tomie Yamazaki ile tanışarak onun evine taşınmıştı. Dazai, daha once hayatında olan 2 kadın gibi Yamazaki'yi de cifte intihar girişimine surukleyerek, Tamagawa kanalına atlayarak son kez intihar girişiminde bulundu ve maalesef ki başarılı oldu. Sonunda Dazai, uzun yıllardır denediği olum arzusuna kavuşmuştu. Ardında bıraktığı not ise epey uzucuydu: “Doğmuş olduğum icin beni affedin!”
Kendisi, Bungo Stray Dogs adlı animeye ilham oldu..
Unlu manga ve anime serisi olan Bungo Stray Dogs'ta Osamu Dazai adlı karakter, unlu yazardan esinlenilmiş ve bazı referanslar gosterilmiş. Bu resimde acıkca belli oluyor ki, Osamu Dazai'nin aile fotoğrafına gonderme yapılmış.

Mange panelinde tıpkı Osamu Dazai gibi oturan karakterimiz, bu unlu fotoğrafa guzel bir referans yapmış. Ayrıca anime karakteri olan Dazai'nin yeteneğinin adı 'No Longer Human' yani 'Ningen Shikkaku'dur. Bu da unlu yazarın en başarılı eserlerinden biri olarak bilinen No Longer Human (İnsanlığımı Yitirirken) adlı eserine carpıcı bir gonderme yapıldığı gozukuyor.

Ayrıca, Dazai'nin en sevdiği yazar olan Ryūnosuke Akutagawa'nın adı da animede geciyor.
Hayatının buyuk bir bolumunu ruhsal calkantılarla ve depresyonla geciren yazarımıza cok uzulduğumuzu belirtmekle beraber kendisinin kitaplarını sizlere şiddetle oneriyoruz. 'İnsanlığımı Yitirirken' adlı eserini satın almak isterseniz buradan ulaşabilirsiniz.
Daha once yazarımızın kitabını okuyup okumadığınızı merak ediyor, hayatının bu kadar calkantılı ve depresif olması hakkında neler duşunduğunuzu yorumlarda bekliyor olacağız!
Kaynaklar: Mozart Cultures, Royumi, Japan Experience Webtekno'yu Threads'de takip et, haberleri kacırma