En buyuk edep, CenÂb-ı Hakk ’ın zÂtına karşı tÂzîm gostermektir. Bunun da en guzel tezÂhuru, ibÂdetlerde kendini gosterir.Allah dostları:

“İbÂdet, insanı cennete goturur; ibÂdette edep ve tÂzîm ise AllÂh ’a goturur, Hakk ’a dost eyler.” demişlerdir.

AMELDE EDEP NEDİR?

Enes bin MÂlik ise:

“Amelde edep, onun kabulune işarettir.” buyurmuştur.

Hızır (a.s.) de şu duÂyı yapmayı tavsiye etmiştir:

“AllÂh ’ım! Sana kulluk yapmam husûsunda bana guzel edep ihsÂn eyle.”Hak dostları butun bu bÂtınî edep hÂllerine ilÂveten, dÂim huzûr-i ilÂhîde bulunma şuuru ile yaşadıkları icin, zÂhirî edebe de son derece îtin gostermişlerdir. Bu ise, ibÂdetteki huşû ve edep hÂlini ibÂdet dışında da muhÂfaza etmek şeklinde ifÂde edilebilir. Nitekim CenÂb-ı Hak buyurur:

“Onlar namazlarında devamlıdırlar.” (el-MeÂric, 23)

“Onlar namazlarını muhÂfaza ederler.” (el-MeÂric, 34)

Hazret-i MevlÂnÂ, bu Âyetlere işÃ‚rî mÂn vererek şoyle der:

“Kul, namazdaki hÂlini namazdan sonra da muhÂfaza eder. Boylece butun bir omrunu, edep, huşû; dilini ve kalbini muhÂfaza icerisinde gecirir. Bu, gercek Âşıkların, yani Hak dostlarının hÂlidir...”

Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Hak Dostlarının Ornek AhlÂkından 1, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan