
Muslumanın, dinî hukumlerden bilmesi gereken şeylerden bir tanesi de hayatta olculu olmayı ve yaşayışta, israftan kacınıp, iktisadî davranmayı oğrenmesidir.Rasûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- efendimiz, borctan Allahu TeÂl ’ya sığınırlardı.
Allahu TeÂlÂ, Kur ’Ân-ı Kerim ’de buyuruyor:
“– Yiyiniz, iciniz, fakat israf etmeyiniz. Cunku Allah musrifleri sevmez.” (A ’raf, 31)
Diğer bir Âyet-i kerîmede de buyuruyor:
“Elindekini sacıp savurma. Sacıp savuranlar, şuphesiz şeytanlarla kardeş olmuş olurlar...” (İsrÂ, 26/27)
Allahu TeÂlÂ, Kur ’Ân-ı Kerim ’de, mu ’minlerin harcamalarını isterken, butun mallarını değil, mallarının bir kısmını harcamalarını istemiştir. Kazancının bir kısmını harcayan bir kişi de pek az bir ihtimalle fakir olur. İşte boyle itidalinden dolayı muslumanın borclanmaya ihtiyacı kalmaz. Rasûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- de borcu muslumana mekruh kılmıştır. Zira, hur ve sağlam insanın nazarında borc, gece ve gunduz ağır bir yuk, acı bir minnettir.
Rasûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem- borctan Allahu TeÂl ’ya sığınır ve şoyle buyururlardı:
“Allahım borca boğulmaktan ve erkeklerin kahrından sana sığınırım.” (Ebû DÂvûd)
Başka bir hadislerinde de şoyle buyurmuşlardır: “Borctan ve kufurden Allah ’a sığınırım.” (NesÂi, HÂkim)
Meclislerinde hazır bulunanlardan birisi:
– Ya Rasûlallah! Borcu kufurle eşit mi tutuyorsun? diye sorunca Rasûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-: “Evet” diye cevap vermişlerdir.
Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- cok zamanlar şoyle dua ederdi: “Allahım, gunahtan ve borctan sana sığınırım.”
– Ya Rasûlallah! Borctan cok korkuyorsun, dediler.
“İnsan borclandığı takdirde, konuşursa yalan soyler, soz verirse de sozunde durmaz” (BuhÂrî

Boylece Rasûl-i Ekrem -sallallahu aleyhi ve sellem-, borcun ahlÂk uzerindeki tehlikesini, belirtmiş oluyorlar.
Yine borclu olarak olmek akibetinden insanları korkutmak icin, borclu olarak olenlerin cenaze namazını kılmazlardı. Hatta bazan elde ettikleri ganimetlerden, bu turlu borcları oderlerdi.
Bir hadis-i şeriflerinde -sallallahu aleyhi ve sellem- efendimiz şoyle buyurmuşlardır: “Şehidin borctan başka her şeyi affedilir.” (Muslim)
Bu hukumlerin ışığında Musluman, şiddetli bir ihtiyacı olmadan borca yaklaşmaz. Borclandığı vakit de onu odemeye gayretli olur.
Bir başka hadis-i şerifte şoyle buyurulmaktadır:
– İnsanların mallarını odemek niyetiyle borclanan kimsenin borcunu odemede Allah yardımcı olur. Odememek niyetiyle alanı da Allah helak eder.” (BuhÂrî

Gene buyuruyorlar ki:
– “Borclu kabrinde mahpustur.” (Camiu ’s-sağir)
Diğer bir hadis-i şerifte buyuruluyor ki: “Borclu olarak vefat edenlerin, elleri kabirlerinde, omuzlarına bağlanır. Borclarını odemekten başka hic bir şey ellerini acadr maz.” (MunÂvi)
“Sizin en guzideniz, şu kimsedir ki, uzerindeki olan borcu, alacaklıyı incitmeden if eder.” (MenÂvi)
Kaynak: Âile SaÂdeti, SÂdık DÂnÂ, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan