Guzelce giyinmenin goze ve gonle hoş gelmeyen cirkinliklerden, maddî manevî hastalıklardan insanı koruduğunu, duşmandan sakınmanın, kotu bakışlara hedef olmaktan kurtulmanın vasıtası olduğu belirtilir. Bu anlamda Peygamber Efendimiz (s.a.v.) giyim kuşamda bazı renkleri daha cok tercih etmiş, hem kendisi elbiselerini bu renklerden secmiş hem de ashÂb-ı kirÂma tavsiye etmiştir. Beyaz, tercih ettiği renklerin başında gelir.GİYİNMEKLE İLGİLİ AYETLER “Ey Âdem oğulları! Size ayıp yerlerinizi ortecek giysi, suslenecek elbise yarattık. Takv elbisesi, işte o daha hayırlıdır.” (A ’raf sûresi (7), 26) CenÂb-ı Hak, Âdem ile Havva ’yı cennetten yer yuzune cıplak olarak indirdi. Her doğan cocuk da dunyaya cıplak olarak gelir. Allah TeÂlÂ, insanlara giyinip kuşanıp suslenecek elbiseler ihsan etti. Boylece insanlar elbise sayesinde hem soğuk ve sıcaktan hem de cıplaklığın getireceği kotuluklerden korunmaya, başkalarının gormesi cÂiz olmayan yerlerini ortmeye, hatta suslenmeye imkÂn buldular.
Giyinmek, insanlık tarihinin başlangıcından itibaren medenî olmanın bir gereği sayıldı. Âyet-i kerîmedeki “takv elbisesi”nden maksat, Allah ’a karşı saygı ve sevgi duyma, hay hissine sahip olma, maddî, mÂnevî her ceşit ayıp ve cirkinlikten korunma halidir. Bu duygulara sahip olanlar hicbir imkÂn bulamasalar dahi, ortulmesi zaruri olan yerlerini mutlaka orterler. Fakat takv duygusuna sahip olmayanlar, Allah ’ın emir ve yasaklarına gerektiği şekil ve olcude saygı gostermeyenler ne kadar giyinseler bile gunahlara dalmaktan kurtulamazlar. Allah ’a saygılı olanlar elbisenin ayıpları ve ortulmesi emredilen yerleri kapatmanın aracı olduğunu bilirler.
Guzelce giyinmenin goze ve gonle hoş gelmeyen cirkinliklerden, maddî manevî hastalıklardan insanı koruduğunu, duşmandan sakınmanın, kotu bakışlara hedef olmaktan kurtulmanın vasıtası olduğunu da idrak ederler. Onlar, giyinip kapanmanın şehvetin uyanmasını veya nefretin ayaklanmasını onlediğini duşunme gucune sahiptirler. Butun ilÂhî dinler bu hedefleri gercekleştirmek icin inananlara ortunmeyi emreder. Peygamberleri ve onlarla birlikte dinleri insanlara gonderen CenÂb-ı Hak, elbiseyi kibrin, gururun, şehvetin ve servetin, başkalarına ustunluk taslamanın vasıtası olarak kullanmayı da ayıplar ve yasaklar. Anılan yanlışlara duşmemek ise takv ehli iyi bir mu ’min olmak sayesinde gercekleşebilir. İşte bu sebeple, Âyet-i kerîmede vucudumuza giymemiz gereken elbise ile kalbimize giydirmemiz gereken takv elbisesi bir arada anılmıştır.
“Sizi sıcaktan koruyacak elbiseler ve savaşta koruyacak zırhlar yarattı.” (Nahl sûresi (l6), 81) Elbisenin yaratılışındaki hikmetlerden biri de, insanı sıcak ve soğuktan korumasıdır. CenÂb-ı Hak, Âyet-i kerîmede elbisenin sıcaktan koruma ozelliğini belirterek, dolayısıyla soğuktan koruma ozelliğini de kastetmiştir. Cunku soğuktan korunmak sıcaktan korunmaktan daha onceliklidir. Fakat sıcak bir iklimde yaşayan insanlar icin sıcaktan korunmak daha onemlidir.
Savaş, insanın hayatını tehdit eden unsurların başında gelir. Bu sebeple savaşta kişinin canını koruması ve bunun icin gerekli tedbirleri alması onemli gorevleri arasında yer alır. Allah TeÂlÂ, savaş anında duşmanın silahlarına karşı korunmaları icin insanlara zırh, kalkan veya bugunun silahlarına karşı korunmak uzere geliştirilmiş ceşitli vasıtalar ihsan etmiştir. Bunların keşif ve icadını nasip eden Cenab-ı Hak ’tır. Muslumanlar, duşmana karşı yapacakları cihadda bu yondeki en ileri teknolojiyi geliştirip kullanmak zorundadırlar. Aksi takdirde, duşmana karşı tedbirsiz hareket etmiş olurlar ki, bu dinimizde cÂiz gorulmemiştir. Soğuktan ve sıcaktan korunmak nasıl bir zaruretse, savaş anında duşmandan korunmak da aynı şekilde bir zarurettir.
PEYGAMBERİMİZ HANGİ RENK ELBİSE GİYERDİ? İbni AbbÂs radıyallahu anhum ’dan rivayet edildiğine gore, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:
“Beyaz renk elbiseler giyiniz; cunku elbiselerinizin hayırlısı beyaz olanlardır. Olulerinizi de beyaz kefene sarınız.” [1] Semure radıyallahu anh ’den rivayet edildiğine gore, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:
“Beyaz renk elbise giyiniz. Cunku beyaz daha temiz ve daha hoş gorunumludur. Olulerinizi de beyaz kefene sarınız.” [2] Butun ilÂhî dinler gibi İslÂm ’ın da elbise ile ortunme ve giyinmeyi emredip kişiyi maddî ve mÂnevî acıdan dış cevreye karşı korumayı hedeflediğini yukarıda Âyetleri acıklarken belirtmeye calıştık. Bunun yanında dinimizin her konuda olduğu gibi, giyim kuşamda da en iyiyi ve en guzeli aradığı, maddî ve manevî temizlikle birlikte estetiğe buyuk onem verdiği gozardı edilemez. Peygamber Efendimiz bazan ashÂbın erkek ve kadınlarının giysi diktikleri kumaşların cinsine, elbiselerin şekline ve rengine, giyim kuşam tarzına mudahale ederdi. Boyle hareket etmesinin sebebi, toplumu birtakım yanlış yonelişlerden, cirkin davranışlardan, gayri muslimlere benzemekten sakındırmak, zevk-i selîme uygun olmayan gorunumlerden korumak ve bunların yaygınlık kazanmasını onlemekti.
"DUZGUN BİR KIYAFET İYİ BİR TAVSİYE MEKTUBUDUR" Peygamber Efendimiz giyim kuşamda bazı renkleri daha cok tercih etmiş, hem kendisi elbiselerini bu renklerden secmiş hem de ashÂb-ı kirÂma tavsiye etmiştir. Beyaz, tercih ettiği renklerin başında gelir. Bu tercihin sebebi, beyaz rengin hadîs-i şerîfte de belirtildiği gibi daha temiz ve daha hoş bir gorunumde olmasıdır.
Musluman, dış gorunuşuyle de başkalarına ornek olmalıdır. “Duzgun bir kıyafet iyi bir tavsiye mektubudur” sozu ne kadar yerindedir. Beyaz renk, ic temizliğine, hilekÂrlık, insanları aldatma, duşmanlık hissi ve kotu ahlÂkın her ceşidinden uzak durmaya bir işaret sayılır. Beyaz, bir bakıma fıtratı, insanın butun gunahlardan arınmış olarak yaratılışını temsil eder. Zira İslÂm dini, hıristiyanlığın aksine, doğan her cocuğun tertemiz, butun kotuluklerden, cirkinliklerden uzak bir şekilde dunyaya geldiğini kabul eder. Oysa hıristiyanlar, doğan her cocuğun gunahkÂr olarak doğduğu bÂtıl inancına sahiptirler.
Beyaz renk, uzerindeki her ceşit kiri ve pisi başka renklerin hepsinden daha cok ve daha cabuk belli edip gosterdiği icin, daha sık yıkama ve giysi değiştirme ihtiyacı hissettirir. Bu ise temizliğin surekli olmasını sağlar. Cunku elbisesi kirlenen insan, onu cıkarıp değiştirirken kendi vucudunun da kirlendiğini duşunerek yıkanma ihtiyacı hisseder; boylece beden temizliğini sağlamış ve sıhhatine dikkat etmiş olur. Beden temizliğinin insanı ic temizliğine yani gonul ve kalp temizliğine sevkedeceği umulur. Bu sebeple dinimiz, dış dunyamızın temizliği kadar belki ondan daha cok ve daha onemle ic dunyamızın temizliğiyle ilgilenir ve her ikisini birlikte geliştirmemizi ister. Kur ’Ân-ı Kerîm: “Sadece Rabbini buyuk tanı elbiseni tertemiz tut” [Muddessir sûresi (74), 3-4] buyurarak bunu vurgular.
Beyaz elbise giymek, kibir, gurur ve kendini beğenmişlikten uzak durmanın, alcak gonullu ve tevÂzu sahibi olmanın da bir belirtisi sayılır. Cunku beyaz rengin gosterişli ve başkalarını kıskandırıcı bir yonu yoktur. Renklerin, insanın rûhî yapısı ve kişiliğiyle ilgisi olduğu modern bilimin de kabul ettiği bir gercektir. Suc ve sucluyu inceleyen bir bilim dalı olan kriminoloji, kişilerin hangi renklerden hoşlandığını, hangi tip ve renk elbiseler giydiğini de araştırır. Cunku bunlar, kişilik hakkında ipucu veren unsurlardır.
Beyaz renkli kefenin tavsiye edilmiş olması, İslÂm fıtratı uzere tertemiz doğan insanın, yine bu fıtrat uzere tevhîd inancıyla Allah ’a kavuşmasını temenni anlamı taşımaktadır. Olen kimse meleklerle ilk defa bu temiz elbise ile karşılaşmış olur. Ote yandan hac esnasında Arafat ’ta butun hacıların beyaz ihrama girmesi, kıyamet gunu dirilişten sonra Allah ’ın huzurunda aynı giysiler icinde toplanılacağının Âdeta temsîlî bir anlatımıdır.
Coğu kere Âlimlerin ders meclislerinde, imamların cemaatin huzurunda, mÂnevî liderlerin halkın arasında beyaz elbise giymeleri, Peygamberimiz ’in bu tavsiyesi sebebiyle olsa gerektir.
Peygamber Efendimiz ’in sadece beyaz giymeyi emretmediğini, ancak beyazı ozenle tavsiye ettiğini, başka renkleri de hem giydiğini hem giyilmesini meşrû gorduğunu daha sonra gelen hadislerden oğreneceğiz.
HADİSLERDEN OĞRENDİKLERİMİZ 1- Peygamberimiz beyaz elbise giymiş ve beyaz giyilmesini tavsiye etmiştir.
2- Beyaz renk dış temizliği yansıtması yanında ic temizliğinin de belirtisi sayılır.
3- Musluman dış gorunumuyle başkalarına itimat telkin etmelidir.
4- Elbise, temizlik ve zerÂfeti yansıttığı kadar tevÂzu ve vakarı da yansıtmalıdır.
5- Resûl-i Ekrem kefenlerin beyaz renkli olmasını tavsiye etmiştir.
6- Ozellikle sıcak iklim kuşağında bulunan ulkelerde ve yaz mevsiminde beyaz elbiseler giymek sıhhî acıdan da buyuk onem arzeder.
DİPNOTLAR
[1] Ebû DÂvûd, Tıb 14, LibÂs 1;Tirmizî, CenÂiz 18, Edeb 46. Ayrıca bk. NesÂî, Ce nÂiz 38, Zînet 97; İbni MÂce, CenÂiz 12, LibÂs 5.
[2] NesÂî, CenÂiz 38, Zînet 97; HÂkim, Mustedrek IV,185. Ayrıca bk.Tirmizî, Edeb 46; İbni MÂce, LibÂs 5.
Kaynak: Riyazus Salihin, Hadis-i Şerif Tercumesi, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan