
"Şeytana ve KÂfirlere Benzemekten Nehiy" başlığı altında zikredilen bu uc hadis'in ilk ikisi şeytana muhÂlefeti, sonuncusu da Ehl-i kitab'a benzememeyi tavsiye etmektedir. Nevevî merhum ayrıca kÂfirlere veya muşriklere benzememekle ilgili herhangi bir hadis zikretmemiştir. Herhalde Ehl-i kitab'a benzememeyi ongoren hadisi kÂfirlere benzememe konusunda da gecerli ve yeterli gormuş olmalıdır.CÂbir radıyallahu anh' den rivayet edildiğine gore Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:
"Sol elinizle yemeyin. Zira şeytan soluyla yer!"(Muslim, Eşribe 104-106. Ayrıca bk. Ebû DÂvûd, Et'ime 15; Tirmizî, Et'ime 9)
İbni Omer radıyallahu anhumÂ'dan rivayet edildiğine gore Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:
"Hicbiriniz kesinlikle sol eliyle yeyip icmesin. Zira şeytan soluyla yer, soluyla icer."(Muslim, Eşribe 107. Ayrıca bk. Ebû DÂvûd, Et'ime 19; Tirmizî, Et'ime 6; İbni MÂce, Et'ime 8)
Ebû Hureyre radıyallahu anh'den rivayet edildiğine gore Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:
"Yahudi ve Hristiyanlar saclarını hic boyamazlar. Siz onlar gibi yapmayın."(BuhÂrî, Enbiy 50, LibÂs 67. Ayrıca bk. Ebû DÂvûd, Tereccul 18; NesÂî, Zînet 14; İbni MÂce, LibÂs 32)
ŞEYTANA VE KAFİRLERE BENZEMEMEK İCİN DİKKAT!
Biri CÂbir otekisi İbni Omer radıyallahu anhum'den rivayet edilmiş olan ilk iki hadis, -aralarında biraz soyleyiş farkı olmakla beraber- aynı mÂnayı, aynı gerekce ile dile getirmektedir. Sol elinizle bir şey yeyip icmeyin. Cunku şeytan soluyla yer, soluyla icer.
Şeytan, muslumanı doğru yoldan uzaklaştırmak icin calışan şer guclerin baş temsilcisidir. Boyle olunca onun butun hal ve hareketinde doğrudan uzaklaşmışlık ve uzaklaştırıcılık ozelliği vardır. O halde ona hangi hareketinde uyulursa o noktada, doğrudan sapma soz konusu olur. Ona hicbir hareketinde uymamak gerekir ki, onun gibi olma tehlikesinden uzaklaşılabilsin.
İSLAM DIŞI KULTURDE SOL ELLE YEMEK ONERİLİYOR
Gecmişte Âlimler, şeytanın sol eliyle yiyip icmesi sozunden, onun kendi yandaşlarına boyle yapmalarını emreder anlamını cıkarmışlar ve hadisi boyle mÂnalandırmışlar. Gunumuzde İslÂm dışı kultur odaklarının ve bu odakların etkisinde kalmış kimlik ve kişilik bunalımı icinde yaşayan birtakım insanların, yeme - icme ÂdÂbı olarak ozellikle sol el ile yiyip icmeyi onerdikleri, propaganda ettikleri ve hatta yemek servislerini ona gore duzenlettiklerini ve bunda ısrarlı olduklarını goruyoruz. Bu ozel gayretleri gorunce Resûl-i Ekrem Efendimiz'in asırlar oncesinden yaptığı ikaz ve verdiği haberin ne kadar yerinde ve anlamlı olduğunu ve şeytanın cağdaş temsilcileri ile karşı karşıya olduğumuzu anlıyoruz.
Dinî ve kulturel kimliğin korunmasında her milletin ve inanc grubunun elbette kendine has davranış bicimleri, orf ve Âdetleri olacaktır. Bunların en tabiî, en guzel ve en kolay olanları insanın yaratılışına en uygun duşenleridir. Sağ el dururken, sol elle yemek bir carpıklığı, bir bozukluğu ifade etmektedir. Hadisimizin ifadesiyle bu, şeytan gibi davranmaktır. Yaratılıştan solak olanlar, buradaki nehyin muhatabı olmayabilirler. Ne var ki doğuştan solak olanlar bile biraz bilincli hareket ederlerse, sağ elleriyle yeyip icebilirler. Bunun ornekleri coktur. Cunku solaklar da nihayet sağ ellerini hic kullanmıyor değiller. Onemli olan muslumanların, İslÂmın emir ve tavsiyelerine, Hz. Peygamber'in davranış ve onerilerine gore hayatlarını surdurmeyi benimsemiş olmalarıdır. Bu benimsendikten sonra, sunnette insan tabiatını zorlayacak hic bir uygulamanın olmadığını anlamakta kimse gecikmeyecektir. Unutulmamalıdır ki, guzel dinimizin en buyuk ozelliği ve guzelliği insan tabiatıyla uyumudur.
SAĞ ELLE YEMEK TAVSİYE EDİLİYOR
İslÂm bilginleri hadislerin ortaya koyduğu bu nehiy ve yasaklamayı, sağ eli dururken sol eliyle yemek icmek tenzîhen mekruhtur diye değerlendirmişlerdir. Ancak bu değerlendirme sağ elle yememek gibi inadına hareket edenler veya soluyla yemenin cağdaşlık ve medeniyet gostergesi olduğuna inananlar icin değildir. Cunku Peygamber Efendimiz'in "Sağ elinle ye!" tavsiyesine biraz da kibir ve gururla "Yiyemiyorum!" diye cevap veren Busr İbni RÂi'l-ayr'a "Yiyemeyesin!" buyurmuş ve adam bir daha sağ elini ağzına goturememiştir.
Ucuncu hadis, kulturel kimlik ve kişiliğin, başka kultur odaklarından farklı olmayı gerektirdiğini, başkalarına benzememek suretiyle yeni bir kimlik ve toplum inşa edilebileceğini gostermektedir. Bu hadiste Efendimiz, yahudi ve hıristiyanların -en azından o gun yaşayanlarının- ağaran sac ve sakallarını boyamadıklarını bildirmekte ve muslumanların onlar gibi olmamalarını istemektedir. Başka hadislerden oğrendiğimize gore muslumanların siyah haric, diğer boyalarla ve ozellikle kına ile sac ve sakallarını boyamaları istenmektedir.
Kendisine henuz vahiy gelmemiş olan konularda Ehl-i kitap gibi davranmayı ilke edinmiş bulunan Hz. Peygamber'in, Ehl-i kitab'a muhalefeti ongoren butun tavsiye ve talimatları, muslumanların onlardan farklı olması gerektiği konularda kendisinin bilgilendirildiğini gostermektedir. Bu sebeple, bu gibi konuların ne onemi var ki denilemez. Cunku kim hangi noktadan başkalarına benzerse o kimse o yonden benzediği kimselerden olur.
HADİSLERDEN OĞRENDİKLERİMİZ
1- Sağ elle yiyip icmek mustehap, ozursuz olarak sol elle bu işleri yapmak mekruhtur.
2- Şeytan gibi davranmaktan, onun yaptığı gibi yapmaktan kacınmak gerekir.
3- Anne ve babaların cocuklarına sofra ÂdÂbını oğretmeleri lÂzımdır.
4- Yahudî ve hıristiyanlara benzememek, muslumanların ozenle surdurmeleri gereken kimlik ve kişilik gorevleridir.
5- İslÂm, ilke ve uygulama olarak insanın doğasına en uyumlu dindir ve bu uyumun gunluk hayata yansımasını istemektedir.
6- Gunluk hayatını Kur'an ilkelerine ve sunnetteki uygulamalara gore tanzim eden kimse, hayatını Allah'ın istediği şekilde yaşamış olur.
7- Şeytana veya Ehl-i kitab'a benzemekte hic bir hayır ve iyilik yoktur.
Kaynak: Riyazus Salihin, Hadis-i Şerif Tercumesi, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan