
Amelde niyetin onemi nedir? İslam ’da amel-niyet ilişkisinde iyi niyet ve ihlasın onemini anlatan hadisler ve acıklamaları.Ebû Abdullah CÂbir İbni Abdullah el-EnsÂrî -radıyallahu anh- şoyle dedi:
- Bir defasında Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- ile birlikte bir gazvede bulunuyorduk. Buyurdu ki:
- “Hastalıkları yuzunden Medine ’de kalan oyle kimseler var ki, siz bir yolda yuruduğunuz veya bir vÂdiyi gectiğinizde, onlar da sizinle birlikte gibidir.”
Bir başka rivayete gore:
- “Sevap kazanmada size ortak olurlar” buyurdu. (Muslim, İmÂre 159.)
Enes -radıyallahu anh- şoyle dedi:
- Peygamber -sallallahu aleyhi ve sellem- ile Tebuk Gazvesi ’nden donduğumuz sırada şoyle buyurdu:
- “Medine ’de bizden geride kalan oyle kimseler vardır ki, bir dağ yoluna, bir vÂdiye girdiğimizde onlar da bizimle yuruyormuş gibi sevap kazanırlar. Cunku onları birtakım mÂzeretleri alıkoymuştur.” (BuhÂrî, MegÂzî 81, CihÂd 35. Ayrıca bk. Ebû DÂvûd, Cihad 19; İbni MÂce, CihÂd 6.)
Hadislerin Acıklaması Resûl-i Ekrem Efendimiz ’in hicretin 9. yılında yapılan Tebuk Gazvesi ’nden donerken soylediği bu hadîs-i şerîf, niyet ve ihlÂsın onemini belirtmektedir.
Asr-ı SaÂdet ’te bir savaş cıktığı zaman, butun sahÂbîler o savaşa katılmak icin can atardı. Herkes kendi imkÂnlarıyla veya varlıklı Muslumanların yardımlarıyla savaşa hazırlanırlardı. Maddî imkÂnsızlıkları yuzunden savaşa katılamayanlar, buyuk bir sevaptan mahrum kaldıklarını duşunerek uzulur, gozyaşı dokerlerdi. Bu defa da oyle olmuştu. Resûl-i Kibriy ’nın bu son gazvesine gidemeyenler hep İslÂm ordusunu duşunmuşler, savaşa katılan bahtiyarların arasında olmayı hayÂl etmişlerdi.
Her iki hadîs-i şerîfte de, hastalıkları veya başka mÂzeretleri yuzunden savaşa katılamayan bazı Muslumanların, savaşa katılan mucÂhidler gibi sevap kazanacakları ifade buyurulmaktadır. Zira ellerinden gelseydi onlar da savaşa gidecekler, nice eziyetlere katlanacaklar, hatta canlarını Allah yolunda seve seve vereceklerdi.
Nis Sûresi ’nin 95. Âyetinde, butun imkÂnlarını ortaya koyarak Allah yolunda savaşan kimselerle, ozurleri bulunmadığı halde savaşa gitmeyip evlerinde oturanların bir olmadığı soylenmekte, savaşanların otekilerden ustun sayıldığı belirtilmektedir. Bu Âyet-i kerîme, hadisimize ters duşmemektedir. Zira Âyette mÂzeretsiz olarak savaşa gitmeyenlerden, burada ise mÂzereti sebebiyle savaşa gidemediği icin uzulup ağlayan mucÂhid ruhlu yiğitlerden soz edilmektedir. İki grup arasında dağlar kadar fark vardır.
Allah yolunda cihad etmek, şehÂdet şerbetini kana kana icmek arzusuyla yanıp kavrulduğu halde, maddî ve bedenî gucsuzluk yuzunden buna imkÂn bulamayanları, korkaklık, tenbellik veya rahatına duşkunluk gibi sebeplerle savaştan kacanlardan ayıran husus, niyet, samimiyet ve ihlÂstır. İnsanı Allah katında değerli kılan işte bu ozelliklerdir.
Hadislerden Oğrendiklerimiz 1. Allah yolunda savaşan kimsenin attığı her adım, yaptığı her davranış ona sevap kazandırır.
2. Allah katında makbul olan bir işi imkÂnsızlıkları sebebiyle yapamayanlar, onu yapmayı ihlÂs ve samimiyetle arzu ettikleri takdirde, yapmış gibi sevap kazanırlar.
Kaynak: Riyazus-salihin, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan