
Dunya hayatında yaptığı amellerin boşa gittiği kimseler kimlerdir? “Yaptıkları ameller yuzunden en cok zarara uğrayacakları haber verelim mi?” (Kehf 103) kimden bahsiyor? Adem Ergul Beyefendi anlatıyor...
Bir amelin makbuliyeti icin 2 şart vardır:
İmandır. Amelin sahibi mumin olacak. Yaptığı amelin Allah (c.c) rızası icin yapılıyor olmasıdır. İhlastır. AMELLERİ BOŞA GİDENLER İLE İLGİLİ AYETLER (KEHF 103-106) Kehf Suresi 103: Rasûlum! De ki: “Yaptıkları ameller yuzunden en cok zarara uğrayacakları haber verelim mi?”
Kehf Suresi 104: “Onlar, guzel şeyler yaptıklarını zannetmelerine rağmen, dunya hayatında yaptıkları calışmalar boşa giden kimselerdir.”
Kehf Suresi 105: İşte onlar, Rablerinin Âyetlerini ve O ’na kavuşmayı inkÂr etmişler de bu yuzden butun amelleri boşa gitmiştir. Tartılacak şeyleri kalmadığından kıyÂmet gunu onlar icin artık bir terÂzi koymayacak, onlara hicbir kıymet vermeyeceğiz.
Kehf Suresi 106: İşte inkÂr etmeleri, Âyetlerimi ve peygamberlerimi alaya almaları sebebiyle onların cezası cehennemdir!
Ayetlerin Tefsiri Bahsedilen gafiller, dunyada yaşarken iyi işler yaptıklarını sanmaktadırlar, fakat Âhirete vardıklarında o amellerin hepsinin boşa gittiğini ve kendilerine hicbir fayda sağlamayacağını goreceklerdir. Bu, ya kÂfirlerin yaptıkları okul, hastane, su ve yol gibi zÂhiren sadaka-i cÂriye gibi gorunen işlerin ve sıla-i rahim, fakirleri doyurma, kole ÂzÂdı gibi iyi amellerin hazin Âkıbetini haber vermektedir. Ya da aslında kotu olmakla birlikte kÂfirlerin iyi zannettikleri ve sevabına nÂil olmayı umdukları kotu amellerin acı Âkıbetini beyÂn etmektedir. Onlar:
“Gul ister iken sataştı hÂre
Nûr ister iken tutuştu nÂre” (Fuzûlî

Nitekim Allah Resûlu (s.a.s.) şoyle buyurur:
“Kıyamet gununde iriyarı, oldukca şişman bir adam gelecek de sivrisineğin kanadı kadar bir ağırlığı olmayacaktır. Arzu ederseniz: «Tartılacak şeyleri kalmadığından kıyamet gunu onlar icin artık bir terÂzi koymayacak, onlara hicbir kıymet vermeyeceğiz» Âyetini okuyun.” (BuhÂrî, Tefsir 18/6; Muslim, MunÂfikîn 18)
Mahşer gunu terÂzi; hem iyilikleri hem de gunahları olan mu ’minlerin tÂat ve mÂsiyetlerini tartmak, bunlardan hangisinin ağır ve hangisinin hafif geleceğini belirlemek, netice itibariyle bunların affedilip edilmeyecek olanlarını tespit edip kişinin Âkıbeti hakkında karar vermek icin kurulacaktır. Daha kısa bir ifadeyle terÂzi, yalnız tevhid ehli icin ve kemiyet yÂni amellerin miktarını belirleme acısından olacaktır. Kufur ise iyilikleri kemiyet değil, keyfiyet acısından yok edeceği icin kÂfirlerin amellerini tartmak uzere terÂzi kurulmayacaktır.
et-Te ’vîlÂtu ’n-Necmiyye ’de şu izah yapılır: KıyÂmet gununde amellerin tartılması, sahiplerinin sıdk ve ihlÂsına gore olur. Kimin ihlÂsı coksa, tartısının ağırlığı da artar. İhlÂsı olmayan kimselerin amellerinin de bir tartısı ve ağırlığı olmaz. Allah TeÂl şoyle buyurur: “Biz kıyÂmet gunu onların yaptıkları butun amellerin uzerine varıp, hepsini toz duman edeceğiz.” (FurkÂn, 25/23) Boyle heb olup dağılmış bir amelin bir olcusu ve kıymeti olabilir mi? (Bursevî, Rûhu ’l-BeyÂn, V, 361-362) - (Tefsir: Prof. Dr. Omer Celik)
Kaynak: İlamtv - kuranvemeali
İslam ve İhsan