Mesel artık aklı yeten bir cocuk elini ateşe sokmaz. Onun yakacağını ve kendisine zarar vereceğini bilir. Peki ateşin yakacağını bile bile el uzatır mı?Allah TeÂlÂ; insana sÂir mahlûkattan farklı olarak, akıl ve temyiz kuvveti vermiştir.
Mesel artık aklı yeten bir cocuk elini ateşe sokmaz. Onun yakacağını ve kendisine zarar vereceğini bilir.
LÂkin, cehennem ateşi gayb Âlemindedir. Akıllı kişi; tıpkı onundeki ateşe elini uzatmanın zararını idrÂk ettiği gibi, ebedî hayatta kendisini cehenneme dûcÂr edecek haramlardan, gunahlardan da uzak durmayı bilendir.
Bu kıvama misÂl olması bakımından şu kıssa cok mÂnidardır:
İstanbul ’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmed Han, umûmî bir af îlÂn etmiş ve Bizanslı mahkûmları serbest bırakmıştı. Bunlar arasında iki filozof papaz vardı.
Fatih, onlara cezalarının sebebini sordu. Onlar da şoyle dediler:
“–Biz, Bizans ’ın en ileri gelen papazları idik. Kralın zulmunden, işkencelerinden, yaptığı rezÂlet ve sefÂhatten dolayı kendisini îkaz ettik. Âkıbetinin kotu, yıkılışının yakın olduğunu ve devletinin cokeceğini soyledik. O da, bu îkazımıza kızarak bizi zindana attı.”
Bu ifadeler, Fatih ’in dikkatini cekti. Papazlara, Osmanlı Devleti hakkındaki duşuncelerini sordu. Onlar da, ancak bir muddet sonra kanaatlerini bildireceklerini ifade ettiler.
Papazlar, ellerindeki beratla her yere girip cıktılar. Carşıda, mahkemede, her yerde muhabbet dolu bir kardeşlik, comertlik ve takvÂya şÃ‚hit oldular.
Papazlar, butun bunları gezip gordukten sonra, hava kararırken kızlarını bir medreseye gonderdiler. Kızlar, kendilerine oğretildiği uzere, kapıyı acan genclere;
“–Hava karardı, yolumuzu kaybettik. Bizi bu gece misafir eder misiniz?.. Caresiziz…” dediler.
Talebeler; duşunup taşındılar, nihayet kendi odalarını bu iki kıza verdikten sonra, araya bir perde gerip mangal başında sabahladılar. Sabahleyin de kızları yolcu ettiler.
Papazlar, merakla gecenin nasıl gectiğini kızlarına sordular. Onlar da, olan hÂdiseyi şoyle anlattılar:
“–Kendi yerlerini bize terk ettiler. Kendileri odanın ucuna cekildiler. Ortadaki mangal ateşini ellerine alıp bırakıyorlar, birbirlerine dehşetle;
«Rabbimiz bizleri cehennem azÂbından korusun!.. Bizleri, Ânı istikbÂlle değiştiren ahmaklardan eylemesin!..» diyorlardı.
Bizlere donup bakmıyorlardı bile…”
Papazlar, bu guzel ve istikametli hÂller devam ettikce, Osmanlı ’ya zeval gelmeyeceğini bildirdiler.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yuzakı Dergisi, Yıl: 2020 Ay: Ağustos, Sayı: 186
İslam ve İhsan