Merhum Mahmud SÂmi Ramazanoğlu -kuddise sirruh- Efendimizin vefatının sene-i devriyyesi munÂsebetiyle, onun kıymetli sohbet ve nasihatlerinden birkac tanesini, siz değerli okuyucularımla paylaşmış olalım. Zira îman ve tefvîz takviyesi bakımından, bu nasihatleri sık sık tekrarlar, Âdeta ezberletirlerdi.Peygamber Efendimiz -sallÂllÂhu aleyhi ve sellem- bir gun amcasının oğlu Abdullah ibni Abbas -radıyallÂhu anhumÂ- ’ya şoyle buyurmuştur:

“-Evlat! Sana birkac soz soyleyeyim, onları iyi belleyesin. AllÂh ’ı, yani onun emir ve nehyini gozetesin ki, onu karşında bulasın! Bir şey istediğin vakit, Allah ’tan iste!. Yardım dilediğin vakit, Allah ’tan dile. Geniş zamanında AllÂh ’a kendini sevdir ki, O da sıkıntı zamanında seni sevsin, tanısın!.. Bilmiş ol ki, nusret-i ilÂhiyye sabır ile; kalbin sıkıntısı da gam u guss ile beraberdir. Her guclukle beraber bir kolaylık vardır.” (Bkz: Ahmed bin Hanbel, Musned, I, 307)

Peygamber Efendimiz, burada bir cocuğun nasıl terbiye edileceğine guzel bir ornek vermiş olduğu gibi, kulların AllÂh ’a olan sevgi, bağlılık ve itaatlerinin ne şekilde olması gerektiğini de ummetine oğretmiştir.

KALBİ TEMİZ TUTMANIN ONEMİ

Muhterem Ustad Hazretleri, asık yuzlu, bed huylu, devamlı hayatından şikÂyetci kimselerden hoşlanmazdı. Bu memnuniyetsizliğini de yuz hatlarından belli ederdi. Hayata karşı karamsar olmak, her şeyden şikÂyet etmek, devamlı sûrette insanların kusurlarını anlatıp durmak; insanın kendisindeki eksik ve hataları gormemesindendir. Bu sıfatta olan kimselerle, maslahat îcabı gerektiği kadar ulfet edip en kısa zamanda yanlarından uzaklaşmak gerekir. Cunku gaflet, kalpten kalbe akseder.

Kalp, insanın duygu, duşunce ve hareketlerinin merkezidir. İnsan, kalbini ne kadar temiz tutar, onu kotu duygu ve duşuncelerden ne kadar korursa, sozleri ve davranışları da o kadar guzel ve makbul olur. Bunun icin nefsin tezkiyesi ve kalbin tasfiyesi gerekir. Kalp saflaştıkca “selîm” bir hÂle donuşur.

KALB-İ SELİM SAHİBİ OLMANIN UC VASFI

Merhum Mahmud SÂmi Hazretleri ’nin sıkca tekrar ettiği bir husus da kalb-i selîm sahibi olmanın gerektiğidir. Kalb-i selîm sahibi kimselerde uc vasıf tecellî eder:

1- Kalb-i selîm sahipleri, hicbir mu ’minin kalbini kırmazlar.

2- Hicbir mu ’minden kırılmaz, incinmezler.

3- Yapmış olduğu kulluğa karşı CenÂb-ı Hak ’tan mukÂfÂt beklemezler. İnsanlara karşı yapmış oldukları iyiliklerden dolayı da bir karşılık ve teşekkur beklentisine girmezler.

KALBİN 5 KISMI

Yine buyururlardı ki:

“Kalp, beş kısımdır.

Olu kalp: Dinsizlerin, kÂfirlerin kalbidir.

Hasta kalp: Dunya sevgisi ile dopdolu olan kalptir.

GÂfil kalp: Dunya ve ukb arasında dolaşan, istikrarsız kalptir.

Uyanık kalp: Zikirle meşgul olan kalptir.

Diri kalp: EnbiyÂnın, sahabenin, kibÂr-ı evliyÂullÂhın kalp hÂlleridir.”

Rabbimiz, kendi nazargÂhı olan kalplerimizi, her turlu mÂsiv ve dunya muhabbetlerinden, nefsimizin ve şeytanın şerrinden muhafaza eylesin. Kalb-i selîme vÂsıl olan, dÂimî kendinde ve uyanık bulunan kullarından eylesin. Âmin.

Kaynak: Zahide Topcu, Şebnem Dergisi, 144.Sayı
İslam ve İhsan