Peygamber Efendimiz (s.a.v.) "Benim ummetimin muflisi o kimsedir ki, kıyÂmet gununde namaz, oruc ve zekatla gelir, fakat şuna sovmuş, şuna iftira etmiş, şunun malını yemiş, bunun kanını akıtmış ve şunu dovmuş, bundan dolayı onun iyiliklerinden, anılan adamların her birine verilir. Uzerinde olan haklar odenmeden iyilikleri tukenirse, hak sahiplerinin gunahları o kimseye yukletilir. Sonra o kimse cehenneme atılır." buyurdu.Bilhassa gunumuzde borclanmaktan korkulmadığı icin hemen hemen herkes borclanmayı adet haline getirmiştir. Halbuki borclu kimse o almış olduğu miktarı odemekle mukelleftir.

Borclanan kimse almış olduğu nesneyi odemek icin hayli sıkıntılara duşer, huzurunu kaybeder, kendisinde rûhi ezginlikler gorulur, hatta sıhhatinden bile olur. Bazan odeyebilir, karşılığını temin edemez ise, odeyemez. Mahcûb duşer, itibarını gaip eder.

Ebû Hureyre radıyallahu anhden, Rasûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem:

– Bir kimse kardeşinin haysiyetine yahut malına haksız olarak saldırmış ise, altın, gumuş bulunmayan gunden (kıyametten) once onunla helÂllaşsın. Aksi halde yaptığı zulum nispetinde, onun iyi amellerinden alınıp, hak sahibine verilir. İyiliği yoksa, hak sahibinin gunahından alınıp haksızlık eden adama yukletilir, buyurdu. (BuhÂrî ’den secmeler, MezÂlim, 10)

Bir seferinde de buyurmuştur ki:

– Biliyor musunuz, muflis kimdir? Oradakiler

– Bizce muflis, parası ve malı olmayan kimsedir, dediler.

Bunun uzerine Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şoyle buyurdu:

– Benim ummetimin muflisi o kimsedir ki, kıyÂmet gununde namaz, oruc ve zekatla gelir, fakat şuna sovmuş, şuna iftira etmiş, şunun malını yemiş, bunun kanını akıtmış ve şunu dovmuş, bundan dolayı onun iyiliklerinden, anılan adamların her birine verilir. Uzerinde olan haklar odenmeden iyilikleri tukenirse, hak sahiplerinin gunahları o kimseye yukletilir. Sonra o kimse cehenneme atılır. (Riyazu ’s-SÂlihin, c. 1, 266, 267)

Kaynak: SÂdık DÂnÂ, Altınoluk Dergisi, 372. Sayı
İslam ve İhsan