
Halid bin Velid ’in (r.a.) Mute Savaşı ’ndaki askeri dehası İslam ordusunun az kayıp vererek iyi bir netice almasını sağladı. İşte Halid bin Velid ’in (r.a.) kumandanlık dirayeti ve savaş taktiği...Hazret-i HÂlid bin Velîd akşam olup ordular saflarına cekilinceye kadar harbi mu­kemmel bir şekilde idÂre etti. Geceleyin de harp tertibÂtını tamÂmen değiştirdi. Sağ kol­dakileri sola, sol koldakileri sağa, arkadakileri one, ondekileri arkaya aldı. Ertesi gun duşman, bu değişik harp taktiği karşısında şaşkınlığa uğradı. Karşılarında yeni sîmÂlar gorunce, Muslumanlara takviye kuvvet geldiğini zannederek bir hayli tereddut gecirdi. AllÂh ’ın kılıcı Hazret-i HÂlid de bu tereddutu gÂyet guzel değerlendirerek şiddetli bir taarruzda bulundu. Boyle bir hu­cûmu beklemeyen duşman, uzerlerine gelen îman seli karşısında dayanamadı. Bozulma emÂreleri gostermeye başladı. Sonunda ihtiyÂten geri cekilmek zorunda kaldı.
O gun elinde tam do­kuz kılıc parcalanan Hazret-i HÂlid[1], bu fırsatı da değerlendirerek kendisi de duşmana his­settirmeden orduyu geri cekti. Bu siyÂsî manevra, onun askerî dehÂsını percinleyen ikinci bir hareket oldu. Boylece iki ordu yenişemeden savaşı bırakmış olarak geri cekilmişlerdi. Hazret-i HÂlid, fazla bir zÂyiat verdirmeden orduyu Medîne ’ye getirdi. Yedi gun suren savaşta şehît olanların sayısı on dorttu. Duşmandan oldurulenler ise pek coktu. Musluman ordusu, yanlarında az cok ganîmet de getirmişti. (VÂkıdî, II, 764, 768; İbn-i Sa ’d, III, 407)
PEYGAMBERİMİZ BİZZAT KARŞILADI Peygamber Efendimiz Muslumanlara:
“–Toplanınız ve kardeşlerinizi karşılayınız!” buyurunca, cok sıcak bir gun olmasına rağmen, butun Muslumanlar toplandı. AllÂh Rasûlu de hayvanına binip mucÂhidleri karşılamaya cıktı. Cocuklar arkalarından gelince Varlık Nûru Efendimiz:
“–Cocukları da binitlerinize alınız! CÂfer ’in oğlunu bana veriniz!” buyurdu. AbdullÂh ’ı alıp onune bindirdi. (Ahmed, V, 299; İbn-i Kesîr, el-BidÂye, IV, 244)
AllÂh Resûlu, Hazret-i HÂlid ’in bu başarısını takdir bu­yurdu. Medîne ’ye donen muhÂripleri -meseleyi tam bilmedikleri icin- “kacaklar” diye tavsîf edenlere de bizzat AllÂh Resûlu:
“–Onlar AllÂh yolunda savaştan kacanlar değildir, tekrar tekrar hucûm edip carpışa­cak olanlardır!” diye cevap verdiler. (İbn-i HişÃ‚m, III, 438; VÂkıdî, II, 765)
NİCE AZ TOPLULUKLAR ALLAH ’IN İZNİYLE COKLARA GALİP GELMİŞTİR Cunku bu savaşta, sayıca cok az bir ordu ile buyuk bir kuvvete tam bir gozdağı ve­rilmişti. AllÂh ’ın bildirdiği şu yuce hakîkat yaşanmıştı:
“…Nice az sayıda bir birlik, AllÂh ’ın izniyle nice cok sayıdaki birliği yenmiştir. (Elbette ki) AllÂh, sabredenlerle berÂberdir.” (el-Bakara, 249)
MUSLUMANLARIN HIRİSTİYANLARLA YAPTIĞI İLK SAVAŞ Mûte Harbi, ehl-i kitÂbdan olan Hıristiyanlarla yapılan ilk İslÂm harbi oldu. Uc bin kişilik bir îman şerÂresi, yuz bin veya iki yuz bin kişilik bir bÂtıl gucu bertarÂf etmeye muvaffak oldu.
Dipnot:
[1] HÂlid bin Velîd Hazretleri şoyle demiştir:
“Yemin ederim ki, Mûte Harbi gunu elimde dokuz kılıc kırıldı. SÂdece Yemen işi, ağzı enli bir kılıc dayandı.” (BuhÂrî, MeğÂzî, 44)
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Hz. Muhammed Mustafa 2, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan