Harut ve Marut kimlerdir? Yeryuzune indirilen Harut ve Marut meleklerinin gorevleri nelerdir? Harut ve Marut kıssası kısaca.HÂrût ve MÂrût, Kur ’Ân-ı Kerîm ’de adları gecen ve insanlara sihir oğrettiklerine inanılan iki melektir.
Arapca asıllı olmayan HÂrût ve MÂrût kelimeleri (Mevhûb b. Ahmed el-CevÂlîkī, s. 629) Kur ’an ’da bir Âyette gecer (el-Bakara 2/102). Bazı hadislerde nakledilen, tarih ve tefsir kitaplarında ayrıntılı bicimde yer alan HÂrût-MÂrût kıssası farklı isimlerle İslÂm ’dan onceki dinlerde de gorulur.
Kur ’Ân-ı Kerîm ’de HÂrût ve MÂrût ’un zikredildiği Âyet, Hz. Suleyman Aleyhisselam ’a atılan iftiralarla HÂrût ve MÂrût ’un sihir oğretişi hakkında iki ana konuya ait bilgi verir. Mufessirler, bu Âyetin sihir oğretmenin ve oğrenmenin sakıncalarını vurguladığı konusunda ittifak etmişlerdir. HÂrût ve MÂrût ’la ilgili Âyette yer alan yegÂne bilgi, onların BÂbil ’de bulundukları ve gunah olduğu konusunda uyarıda bulunarak insanlara sihir oğrettikleri şeklindedir.
HARUT VE MARUT KISSASI Ahmed b. Hanbel ’in el-Musned ’inde (II, 134) Abdullah b. Omer ’den nakledilen bir hadise gore Hz. Âdem Aleyhisselam Allah tarafından yeryuzune indirildiğinde melekler Allah ’a, “Bizler hamdinle seni tesbih ve takdis edip dururken yeryuzunde fesat cıkaracak, orada kan dokecek insanı mı halife kılıyorsun” derler. Allah da onlara, “Sizin bilemeyeceğinizi herhalde ben bilirim” der. (el-Bakara 2/30) Melekler, kendilerinin Âdemoğlundan daha itaatkÂr olduklarını soyleyince de Allah yeryuzune gondermek uzere aralarından iki melek secmelerini ister. HÂrût ve MÂrût secilerek yeryuzune indirilir. Zuhre cok guzel bir kadın sûretinde karşılarına cıkınca melekler ona sahip olmak isterler. Kadın da Allah ’a ortak koşmaları şartıyla tekliflerini kabul eder. Melekler bunu reddederler. Bunun uzerine kadın bir cocuk getirir ve onu oldurmelerini ister; melekler bunu da kabul etmez. Daha sonra kadın icki getirir ve bunu icerlerse tekliflerini kabul edeceğini soyler. Melekler ickiyi icip sarhoş olunca kadınla zina edip cocuğu oldururler. Ayıldıklarında kadın, daha once kabul etmedikleri her şeyi sarhoş olunca yaptıklarını onlara hatırlatır. Meleklerden dunya veya Âhiret azabından birini secmeleri istenince dunya azabını secerler. İbn Kesîr, sened zincirindeki Mûs b. Cubeyr sebebiyle bu hadisin “garîb” olduğunu ve Abdullah b. Omer ’in bu rivayeti K‘b el-AhbÂr ’dan naklettiğini belirtir. (Tefsîru ’l-ḲurʾÂn, I, 198-199). Hz. Ali ’nin Resûlullah ’tan rivayet ettiği nakledilen, “Allah Zuhre ’ye lÂnet etti; cunku Zuhre, HÂrût ve MÂrût adlı iki meleği fitneye sevketti” hadisi de sahih değildir. (a.g.e., I, 200) Yine Hz. Ali ’ye isnat edilen bir rivayette, iki meleğin imtihanına vesile olan kadına Araplar ’ın Zuhre, Acemler ’in Enahîd dedikleri, kadının onlara semaya cıkıp yeryuzune inmelerinin sırrını sorduğu, boylece ism-i a‘zam duasını oğrenip semaya cıktığı ve yıldıza donuştuğu nakledilir (Suyûtî, s. 58). İbn Abbas ’tan gelen benzer bir rivayette de denenmek uzere yeryuzune gonderilen iki melekten bahsedilir. Bu iki melek Enahîd adlı cok guzel bir kadın tarafından baştan cıkarılır ve melekler bu denemede başarısız olurlar. Kadın Zuhre yıldızına donuşturulur. Daha sonra Hz. Suleyman iki meleği dunya veya Âhiret azabını secmekte serbest bırakır, onlar da dunya azabını secerler. (İbn Kesîr, I, 202; Suyûtî, s. 59)
İbn Kesîr, bu rivayetlerin hepsinin uydurma olduğunu ve gercekte K‘b el-AhbÂr ’dan kaynaklandığını belirtir. Sened yonunden değerlendirilen bu rivayetler zayıf bulunmuştur. (İyÂde b. Eyyûb el-Kebîsî, XXVII/3, s. 12-28) Ebu ’l-Ferec İbnu ’l-Cevzî de gerek Hz. Muhammed ’e gerekse Hz. Ali ’ye atfedilen rivayetlerin tamamen uydurma olduğunu ifade eder. İbn Cerîr et-Taberî, Muhammed b. Ahmed el-Kurtubî, Fahreddin er-RÂzî, Kādî İyÂz, İbn Hazm, Ebû Bekir İbnu ’l-Arabî gibi onde gelen mufessirler bu rivayetleri şupheli bulur.
Ote yandan kıraat Âlimleri arasında, Âyette gecen ve mutevÂtir kıraatlerde “melekeyn” (iki melek) şeklinde okunan kelimeyi farklı telaffuz edenler de vardır. İbn Abbas, Hasan-ı Basrî, Ebu ’l-Esved ed-Duelî ve DahhÂk b. MuzÂhim kelimeyi “melikeyn” (iki melik, iki kral) şeklinde okuyarak HÂrût ve MÂrût ’u insan kabul etmişlerdir. İbn Hazm ise bunların melek değil iki şeytan veya cinden iki kabile olduğunu soyleyerek farklı bir yorum yapmıştır. Ebû Bekir el-Esamm ’a gore onlar kucuk gunah işlemişlerdir. (DİA, XI, 354)
Kaynak: DİA


İslam ve İhsan