Nemrûd ve avÂnesi, O ’nun ateşe mancınıkla atılmasına karar verdiler. Yerdeki ve gokteki melekler, O ’na yardım etmek icin AllÂh ’tan izin istediler. Hz. İbrahim ’e gelerek ısrarla ona yardım etmek istediler. Hz. İbrahim ise onlara “–Dost ile dostun arasına girmeyin! Rabbim ne dilerse ben ona rÂzıyım! Kurtarır ise, lutfundandır. Eğer yakar ise, kusûrumdandır. Sabredici olurum inşÃ‚al­lÂh!” diye mukÂbelede bulundu.İbrÂhîm HalîlullÂh ’ın bu yuce teslîmiyeti ve yalnız Hakk ’a tevekkulu uzerine, O daha ateşin icine duşmeden AllÂh TeÂlÂ, ateşe emretti:

“…Ey ateş! İbrÂhîm ’e serin ve selÂmet ol!” (el-EnbiyÂ, 69)

Bu emirle birlikte İbrÂhîm -aleyhisselÂm- ’ın duştuğu yer bir anda gulistÂna dondu. Orada tatlı bir pınar kaynayıp akmaya başladı. Bir rivÂyete gore, Cennet ’ten bir gomlek indirildi ve Hazret-i İbrÂhîm -aleyhisselÂm- ’a giydirildi. Bu gomlek, daha sonra İshÂk -aleyhisselÂm- ’a, O ’ndan YÂkûb -aleyhisselÂm- ’a, O ’ndan da Yûsuf -aleyhisselÂm- ’a intikÂl etti. YÂkûb -aleyhisselÂm- ’ın gozleri Âm olduğu zaman, Yûsuf -aleyhisselÂm- ’ın gonderip de gozlerinin acılmasına vesîle olan gomlek, işte bu gomlek idi.

"EY ATEŞ SERİN VE SELÂMET OL!"


RivÂyete gore ateşe: “Ey ateş! İbrÂhîm ’e serîn ve selÂmet ol!” emri geldiği zaman, yeryuzunde butun ateşler belli bir muddet serin hÂle gelmiştir.

Bu durum uzerine Nemrûd şaşırdı ve heyecanlandı:

“–Ey İbrÂhîm! Gordum ki senin ilÂhın pek buyukmuş ve kendisinin kudret ve izzeti de seni zarardan koruyacak derecede imiş. Ey İbrÂhîm! Senin Rabbin ne guzel bir Rabdir! Senin ilÂhına şimdi dort bin sığır kurban edeceğim!” dedi.

İbrÂhîm -aleyhisselÂm- da:

“–Sen sapıklıktan donup tevhîde gelmedikten sonra, kurbanlarının hicbir kıymeti yoktur!” dedi.

Ancak Nemrûd:

“–Mulkumu ve saltanatımı fed edemem! Fakat yine de kurban keseceğim!” dedi.

NEMRUD DORT BİN SIĞIR KESTİ

Hakîkaten dort bin sığır kesti. İbrÂhîm -aleyhisselÂm- ile mucÂdelesinden de vazgecti. LÂkin hubb-i riyÂset (baş olma sevdÂsı), kibir, gurur ve inÂdından dolayı îmÂn etmedi, bedbahtlardan oldu. Bir grup putperest ise, bu alenî mûcize karşısında îmÂn edip kurtuluşa erenlerden oldu.

AllÂh TeÂl ’nın yardımıyla Nemrûd ’un ateşinden sağ-sÂlim kurtulan İbrÂhîm -aleyhisselÂm-, îmÂn etmeyenlere azÂb-ı ilÂhîyi hatırlattı:

“Dedi ki: «Siz, sırf aranızdaki duny hayÂtına has muhabbet uğruna AllÂh ’ı bırakıp birtakım putlar edindiniz. Sonra kıyÂmet gunu (gelip cattığında ise) birbiri­nizi tanımamazlıktan gelecek ve birbirinize lÂnet okuyacaksınız. Varacağınız yer cehen­nemdir ve hic yardımcınız da yoktur.” (el-Ankebût, 25)

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Nebiler Silsilesi 1, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan