
MîmÂrlık tarihinde en geniş ve o yukseklikte basık kubbeye yalnız Selimiye sÂhiptir. Onun, yukseklik, ışık duzeni ve mekÂn genişliği bakımından yeryuzundeki tum eserlerin uzerinde olduğu ÂşikÂrdır.
CenÂb-ı Hak buyuruyor:
“Allah'ın mescitlerini ancak Allah'a ve ahiret gunune iman eden, namazı dosdoğru kılan, zekÂtı veren ve Allah'tan başkasından korkmayan kimseler imar eder. İşte doğru yola ermişlerden olmaları umulanlar bunlardır.” (Tevbe, 18) Rasûlullah (sav) buyuruyor:
"Kim Allah'ın rızasını talep ederek bir mescid inşa ederse, Allah ona cennette bir ev inşa eder.” (BuhÂrî, Salat 65; Muslim, Mesacid 25, (533))
MİMARİ DEHANIN ŞAHESERLERİ
MîmÂrlık tarihinde en geniş ve o yukseklikte basık kubbeye yalnız Selimiye sÂhiptir. Onun, yukseklik, ışık duzeni ve mekÂn genişliği bakımından yeryuzundeki tum eserlerin uzerinde olduğu ÂşikÂrdır. Muhtelif eserlerinden de anlaşıldığı uzere Sinan, her bir eserinde yeni bir tarz peşinde koşmuştur. Dolayısıyla Osmanlı klasik donem mîmÂrîsinde inkişÃ‚f eden tek merkezli kubbe tipi, onun elinde duny mîmÂrlık tÂrihinde erişilemez derecede ustun bir estetik mÂn kazanmıştır. Onun eserlerinde kubbe, dış yapıda olduğu kadar ic yapıda da muthiş bir kompozisyona sahiptir. Bu sırra her eserinde dikkat eden Koca Sinan, Selimiye kubbesinde ayrıca buyukluğe de dikkat etmiş ve şoyle demiştir:
“Hıristiyanların mîmÂr gecinenlerinin: «Muslumanlara galebemiz var; Ayasofya ’nın kubbesi gibi bir kubbe devlet-i İslÂmiyye ’de inşÃ‚ olunamamıştır!» dediklerini duymuştum. Bu sozler, nice bir zaman şu fakirin gonlunde bir acı ukde olup kalmıştı. NihÂyet Rabbimin izniyle Selimiye ’nin kubbesini Ayasofya ’dan altı zîr yuksek, dort zîr geniş bin eylemekle kefere-i fecerenin mîmÂr gecinenlerine galebe calmış olduk…” (Osman Nuri Topbaş, Abide Şahsiyetleri ve Muesseseleriyle Osmanlı, Erkam Yay.)
Kaynak: www.2g1d.com
İslam ve İhsan