
Omer Faruk Karabucak Efendi ile vefat etmeden once yapılan uzun soyleşiden Sami Efendi Hazretleri'nin Bediuzzaman Hazretleri ile olan hatıralarını ve Esad Erbilî Hazretleri'nin Bediuzzaman'a tavsiyelerini sizler icin alıntılıyoruz.Sami Efendi ’mizle birlikte mahrem bir mecliste oturuyorduk. Abdulkadir isimli heyecanlı bir kardeşimiz vardı. O gun Sami Efendi ’ye aklına ne geldiyse sormuştu. Efendim kıyamet ne zaman kopacak, Hitler yaşıyor mu gibi…
Sami Efendi Hazretleri de o gun musamaha ile soruların hepsine tek tek cevaplar verdi. Sorulardan biri de şuydu: “Said-i Nursî ’yi tanır mısınız?” Sami Efendi şunları anlatmıştı:
GENC BİR KİMSE GELECEK, ONU BENİM YANIMA AL
“KelÂmî dergahında bulunduğum sırada Pir Efendimiz cağırdı ve bana “Evladım Sami, başında kulahı, ustunde kısa kollu bir abası, belinde kuşağı, kuşağın uzerinde cembiyesi, ayağında kısa konclu cizmesi olan genc bir kimse gelecek, onu benim yanıma al” buyurdular. O şahıs gelince alıp Esad Efendi ’nin yanına cıkardım.
GELEN GENC KİMDİ?
Gelen şahıs gittikten sonra dergahtakiler merak ile Esad Efendi ’ye “Efendim bu zat kimdir?” diye sordular. O da “Bu genc Said-i Kurdi ’dir. Allah kendisine Kuran-ı Kerim ’in tefsir ilmini vehbî olarak vermiştir. İstanbul ’da zahir ulema ile goruşup munazaralar yaptıktan sonra bir de tarikat ehlini ziyaret edeyim duşuncesi ile Meclis-i Meşayih Reisi olduğumuz icin bizi ziyarete gelmiştir” dedi.”
ESAD ERBİLÎ HAZRETLERİ, SAİD-İ NURSİ HAZRETLERİ'NE NE SOYLEDİ?
Sami Efendi şoyle devam etti; “Said-i Nursi yeni hazırladığı bir eseri matbaaya vermeden Pir Efendi ’mize sunma ve tashihini isteme duşuncesinde imiş. Dergaha yaklaşınca risaleyi unuttuğunu fark etmiş. Bunu Esad Efendi ’mize soyledi. Efendimiz “Evladım tekrar getirmenize gerek yok. O eserin 152 ve 153. sayfasındaki şu ibareyi şu şekilde ifade ederseniz daha guzel olur buyurdular”
ESAD EFENDİ, SAİD-İ NURSÎ'YE KADİRİ ZİKRİ TÂLİM EDİYOR
Said-i Nursi bu hadise uzerine maneviyat ilmi demek ki farklı bir ilimdir diyor ve Esad Efendi ’ye “Efendim bana Kadiri tarikatından zikir verir misiniz?” talebinde bulunuyor. Ders veya virt olarak değil de zikir olarak kendisine tavsiyede bulunuluyor.
Kaynak: Altınoluk Dergisi, Ekim 2015, 356. Sayı
İslam ve İhsan