Kanuni Sultan Suleyman'ın Avusturya seferlerinin birinde yaşanan ibretlik hadise...KÂnûnî ’nin Avusturya ’ya yaptığı seferlerin birinde idi. Ordu duşmana doğru ilerlerken, gayr-i muslim koylerinden de geciliyordu. KÂnûnî, mola verdiği bir sırada hris­ti­yan bir koylu, huzûruna geldi ve:

“–Sul­t­nımız! Askerlerinizden biri bağımdan uzum koparmış ve yerine de parasını asmış! Size teşekkur ve tebrîke geldim.” dedi.

Bunun uzerine KÂnûnî Sultan Suleyman Han, der­hÂl o askeri buldurtup seferden menetti. Buna hayret eden hris­ti­yan koyluye de şoyle dedi:

“–Askerin hÂli, zafer ve nusretin ilk adımıdır. Eğer o asker, parayı uzumunu aldığı asmaya bağlamamış olsaydı, bu ordunun adı zÂlimler ordusu olurdu ve o askerin kellesi giderdi. O parayı asmaya bıraktığı icin kellesini kurtardı, ancak sahibinden izinsiz mal aldığı icin seferden men cezÂsına carptırıldı.”ASKER TARLAMI CİĞNEDİ

Bu seferin donuşunde KÂnûnî ’nin karşısına bir ihtiyar kadın cıktı. PÂdişÃ‚hın atının dizginlerini tutarak:

“–Senden dÂvÂcıyım!..” dedi.

Sultan:

“–Beni kime dÂv edeceksin?” diye sordu.

Kadın:

“–Sul­t­nım, seni ilÂhî mahkemede dÂv edeceğim. Cunku askerin bilerek veya bilmeyerek tarlamı ciğnedi. Ekinlerim mahvoldu...” dedi.

Sultan cok uzuldu. Başını onune eğdi. Gozlerinden yaş damlaları dokulmeye başladı. Kadının gonlunu hoş edip helÂlleşti.

SULTANIM, BİZ SENİ UYANIK BİLİRDİK!

KÂnûnî devrinde yaşanan bir başka hÂdise:

İstanbul ahÂlîsinden evi soyulan bir kadın, bundan pÂdişÃ‚hı mes ’ûl tutarak KÂnûnî ’nin halkla goruştuğu bir gun huzûruna cıktı. Hakkını istedi. Sultan, bu talebe sinirlendi:

“–A kadın! Nasıl ve ne derin bir uykuya daldın da evinin soyulduğunu fark etmedin?” dedi.

Bunun uzerine kadın:

“–Sul­t­nım! Biz seni uyanık bilirdik! Bu sebeple evimizde rahat uyuyorduk!..” dedi.

Bu cevap karşısında KÂnûnî, kadına:

“–Haklısın!..” diyerek calınan malların bedelini kendi gelirinden karşıladı.

Kaynak: Abide Şahsiyetleri ve Muesseseleriyle OSMANLI, Osman Nuri Topbaş, Erkam Yayınları, 2013
İslam ve İhsan